korkuyorum °•yoonmin•°

7

Kucağından inip odaya çıkmıştım. Yatağa yüz üstü uzanıp bu güne kadar olanları düşünmüştüm.

Kemerle saatlerce dövdü
Tekmeledi
Odaya kapatıp dövdü
Parmağımı kesti
İki kolumu kırdı

Daha ne yapabilirsin ki hani? Yapabiliceği herşeyi yaptı zaten şimdi bi de odaya geldi şimdi nolucak acaba?

"güzelim... Noldu morelin bozuk gibi hayırdır?"
"bozuk gibi? Zaten bozuk senin yüzünden! Keşke sadece morelimi bozsan psikolijimi de bozdun!"
"çok bağırıyorsun... Gel buraya biraz seveyim bebeğimi..."

Yanıma gelip oturmuştu. Eli ile kalçamın tam acıyan kısmına vurmuştu.

"ahh! Vurma!"
"ama niye? Çok eğlenceli oluyor... Bakalım ne kadar kızarmış..."
"ne?"

Pijamamı hafif aşağıya indirip kalçamı açmıştı. Elini itip geri kapatmaya çalışmıştım.

"yoongi! Ne yapıyorsun?! Sapık mısın?!"
"bu sapıklık olmuyor sen benim eşimsin istediğim gibi bakarım"
"kapatır mısın?!"
"bekle kızarmış mı ona bakıcam"
"ya sanane benim popomun kızarmasından! Kızartmasaydın!"

Aynı yere tekrar vurmuştu. Bi de sıkıyor ruh hastası kesin hasta bu!

Yan tarafta ki kremi alıp sürmüştü.

"ya çekil!... Yoongi dur!"
"susar mısın jimin? Motorun soğsun sus ya!... Heh artık ağrımaz da acımaz da"
"elini çek artık!"

Yatakta dikleşip üstümü düzeltip hafif yan oturmuştum.

"sal beni artık! Kendin delisin diye beni de delirtme delirmek için çok gencim!"
"ben mi deliyim?"
"evet?... Ay sen bi de cidden şaşırdın mı?"
"ha sana deliyim orası ayrı mevzu"
"normal de delisin! Lan hangi insan eşim dediği kişinin parmağını kesip iki kolunu kırıp tekme, tokat, kemer ve sayamadığım daha fazla dövüş sanatını kullanır?! Deneme tahtasına çevirdin beni! Her gün farklı bişey ile geliyorsun, her gün farklı dövüş sanatı üstümde deniyorsun acıma duygun yok biliyorum ama bu kadar belli etme be!"

Tepkisiz beni dinliyordu.

"ne alaka? Ben sana hiç vurdum mu? Ayrıca benim vurduğum yerde gül biter bi kere!"
"yoongi sarhoş falan mısın?"
"senin o güzel kokun beni sarhoş etti..."
"dengesiz! Yemin ederim dengesizsin!"
"gel öpeyim seni"
"ehh uzak dur be!"

Beni kolumdan çekip öpmüştü. Kesinlikle sarhoş! Yoksa böyle cıvık davranmaz hep ciddi ve soğuktu.

"yoongi bi duş al istersen..."
"niye? Kötü mü kokuyorum?"
"hayır... Sarohşun ya iyi gelir ayıltır su seni"
"lan sarhoş değilim! Ne alaka!?"
"heh tamam şimdi inandım bağırınca... Ben aşağıya inicem..."

Yataktan kalkıp bahçeye inmiştim. Niye bu kadar çok koruma var?

Başımda duran koruma ile konuşsam nolur?

"hey baksana."
"buyrun jimin bey"
"canım sıkıldı biraz konuş mal gibi sadece başımdasın!"
"ne konuşmak istiyorsunuz ki?"
"kaç kişisiniz?"
"depolardakilerle birlikte 3000 korumayız"
"yuh! Niye bu kadar çoksunuz? Hani ne gerek var ki? Çok fazlasınız"
"kaç kişi olmamızı isterdiniz ki?"
"200 bilemedin 300 yeter 3000 çok!"
"haha efendim o imkansız depolardaki mallara ya da size zarar gelirse yoongi bey bizi öldürür"
"abartma o kadar da kötü biri değil benim eşim"
"siz bilirsiniz"
"niye yüzüme bakmıyorsunuz?"
"siz yoongi beyin eşisiniz biz patronumuzun eşine bakamayız"
"çok saçma"
"kıkırtı sesiniz geliyor... Sizi güldürebildiğime sevindim"
"jimin!... Ne konuşuyorsunuz?!"
"e efen-"
"kes sesini! Sen ne hakla benim eşimle konuşursun!?"
"yoongi kızm-"
"sen hiç konuşma!... Gelin buraya! Bu korumayı götürün tüm işkenceleri yapın cesedini parçalanmış görücem!... Sen yürü!"