1.6

56 3 0
                                    

Bu kurgu tamamen hayal ürünüdür lakin yazarın gerçek hayata dayalı hissettiği duygulardan oluşturulmuştur.

Pınar Aksoy

O rezil günün ardından neredeyse iki hafta geçmişti. Asır iki haftadan beri oldukça tuhaftı, bu aralar üstüme daha da düşüyordu. Sanki bana bir şeyi açıklamak istiyordu ama açıklamaktan korkar gibi bir hali vardı. Her zaman ona karşı hareketlerim de çok emin olmuştum lakin şimdi nasıl davranmam gerektiğime şaşırıyordum. Bu aralar benden bir adım daha önde, benim için her şeyi hallediyordu. O günden sonra Asır Kılıç'ta çok şey değişmişti. Hâlâ aynı Asır'dı, hâlâ sıcaklığına aşık olduğum adamdı lakin Asır normale göre üstüme daha çok düşüyor, garipti.

Bugün Asır ile sözleştiğimiz gibi film izlemeye gidecektik. Ama ne yazık ki davetsiz küçük bir misafirimiz vardı ve bundan Asır'ın haberi yoktu. Daha benim de yeni haberim olmuştu ve şu an ikimiz evde baş başaydık. Ben ona bakıyordum o bana bakıyordu. 

''Ne yapacağız seninle bakayım?'' dedim karşımdaki davetsiz misafire. Misafir kollarını açıp üstüme atladığında kahkahalara boğulmuştum

''Haaam yapıcaaz!'' dedi Ayça üstüme atlayıp beni koltuğa yatırırken. Evet, küçük misafir Ayçaydı. Abimlerin annemlerle işi olduğu için Ayça'yı bana emanet etmişlerdi, ben de itiraz edememiştim.

''O zaman bu misafiri haaam yapalım!'' dedim Ayça'yı gıdıklamaya başlamışken. Ayça'nın gülme sesi odayı doldururken ben onu gıdıklamaya devam etmiştim. 

''Hadi, koş Asır abi gelmeden hazırlanalım.'' dedim Ayça'yı koltuktan kaldırırken. Ayça sevimlice başını salladı ve  beni onaylayıp, koltuktan indi. 

Ardından pıtı pıtı annesinin onun için hazırladığı giysi çantasına doğru yürüdü. Bir süre çantanın içine bakış attı ardından hemen çantanın içine daldı. Sonunda aradığını bulmuş olmalı ki heyecanlı bir çığlık attı. Gülerek onu izlerken o çantasından beyaz, üzerinde mavi çiçeklerle dolu olan bir elbise çıkardı. Ve en sevdiği tokasını çıkarıp bana döndü.

''Haya bak!'' dedi heyecanlı bir çığlık atıp, elindekilerini bana göstererek. Gülerek ona doğru ilerledim ve önüne diz çöktüm.

''Ay, ne güzelmiş onlar. Onları mı giymek istiyorsun sen bakayım?'' dedim onun gibi heyecanlı bir şekilde konuşarak. Ayça başını sallayıp beni onayladığında kıkırdadım

''Gel giymene yardımcı olayım.'' dedim elindekilerini alırken. 

Ayça'nın pijamasını çıkarmasına yardımcı olup elbiseyi başından aşağı geçirdim. Bana uyarak kollarını elbisenin kollarına geçirdi. O bana sevimli şekilde bakarken yanaklarını sıkmaktan kendimi alamadım. Hemen elbisenin fermuarını da çektim. Ayça etrafında dönüp bana baktı.

''Nasıl olmuş?'' diye sordu peltek bir sesle. Gülümseyerek ona baktım.

''Çok şirin oldun bebeğim. Hadi gel saçlarını da yapalım.'' dedim. Ayça bana uyarak saçlarını rahatça yapmam için önüme oturdu. 

Kalp Kırıntıları |Yarı Texting|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin