7. BÖLÜM
"Ölüm ve yaşam"☆
"Yapamam ben bunu" Doktor elinin altında yatan hastaya baktı. "Yap artık şunu!" Başında duran adam bağırarak konuşmaya başladı.
"Anlamıyorsunuz, yapsam bile en fazla 1 yıl yaşar bu"
"Kaç yıl yaşaması önemli değil. Fiyatı değerli olsun yeter"
Doktor sonunda ikna olmuş bir şekilde işine devam etti.
‡★‡
Ölüm ve yaşam.
Birini öldürmek kolaydır. Fakat öldürdükten sonraki an en zorudur. En iyi katiller bile ilk cinayetlerini zorlukla üstelenmiştir. Böylelikle cinayet sayısı çoğaldıkça acılarıda azalmıştır. Sonunda bir seri katile dönüşürler.
Bu bir seçim meselesi.
Kimisi zorla bu işlere bulaşır kimisi ise kendi isteği ile.
Az önce elimde tuttuğum silahtan bir mermi buradan birisine isabet etti. Yere vurmam gerekirken birisinin hayatını mahv etmiştim. Namlunun ucundaki kişinin kim olduğundan bihaberdim.
Belki de değildim.
Önce Denize baktım iyiydi. Asya iyiydi. Muzaffer iyiydi. Yusuf iyiydi. Son olarak Su iyiydi. Gökhana ise zorla baktım. Oda iyiydi.
Peki kim vurulmuştu?
Acı dolu sesin sahibi önündeki düşmandan çıkmıştı. Yusuf adamın arkasında ona saldırmak için duruyordu. Fakat ben ondan önce davranarak onu vurmuştum.
Doğruyu söylemek gerekirse hedefim benim yer değildi oydu. Fakat yapa bileceğimden emin değildim. İlk silah tutuşumdu bu. Hedef olarak o adamı almıştım fakat bunu hiç kimse bilmiyordu. Ve sanırım ilk defa hedefi tutturmuştum.
Adamı kalbinden biraz daha aşağıdan vurmuştum. Bence ölmemişti. Bu iyi bir şeydi benim için. Çünkü birinin ölümünü üstelenecek kadar sorumluk sahibi biri değildim. Aksine korkak biriyim ben.
Herkes ise bana şaşkın gözlerle bakıyordu. "Vay, yenge neden daha önce böyle yeteneklerin olduğundan bahsetmedin?" Muzaffer konuştu. "Cidden iyi bir atıştı Güneş!" Asya bana bakarak gülümsedi. Deniz ise sadece gurur dolu bakışlarla bana bakıyordu.
"Bence önce bizi çözün" Gökhan'ın konuşması ile onların varlığını hatırladık. Önce Gökhan'ı sonra ağlamaktan dağılmış olan Su'yu çözdük. "İyi misin?" Diye sordu Deniz Su'ya. Su sadece başını salladı.
"Nasıl çıkacağız?" Diye sordum. "Bu testi de geçtiniz minik farelerim. Çıkış yolunu bulmağı ise sizin zeka seviyenize bırakıyorum" Francis'in dedikleri ile gözlerimi devirdim.
"Minik farelerim ne ya Allah aşkına. Daha yaratıcı bir isim bulamadın mı?" Diye isyan ettim.
Sanki tek derdimiz bu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SON GÜN
AzioneDİKKAT! BU KİTAP 152 GÜN KİTABININ DEVAMIDIR! ÖNCE 152 GÜNÜ OKUYUP SONRA BUNU OKUMANİZ TAVSİYE EDİLİR AMA YİNEDE BU HİKAYEYİ 152 GÜNÜ OKUMADANDA OKUYA BİLİRSİNİZ. ★ Son gün... Bugün tam 152 gün tamam oldu ve biz ikimizde kaybettik. Biz 152 günün ar...