17 Eylül 2009
Bu defteri neden şu anda dolduruyorum pek bir fikrim yok, sanırsam konuşacak kimsem olmadığı için. İçimi dökmek istiyorum ama yazacak enerjiyi kendimde bulamıyor gibiyim. Babamdan gerçekten nefret ediyorum ve bir gün ondan daha güçlü olup onu öldüreceğimi de biliyorum. Evet, bunu kesinlikle yapacağım. Şimdi seni saklamam herek çünkü birazdan babam gelip bu yazdıklarımı görebilir.
19 Eylül 2009
Bugün lisenin ikinci yılının başlangıcıydı. İnsanlar defalarca yumruk yemiş yüzüme iğrenerek bakıyordu. Lise de zaten bir arkadaşım olmadığı için tek boş, en azından benim öyle sandığım, olan en arkaya sıraya oturmuş ve kafamı sıraya gömmüştüm. Yanımda hissettiğim hareketlilik ile kafamı kaldırdığımda bir kız gördüm. Geçen sene bizim sınıfta değildi bu kız, sanırsam yeni gelmişti. Yüzümü gördüğünde hafif şaşırmış olsa da bana tebessüm etmişti. Bana tebessüm etmişti. Yüzüme iğrenerek bakan annemden sonra ilk kez bana bir gülümsemişti. Yüzüne mal gibi baktığımdan üzülmüş olmalı ki önüne döndüğünde ben de kendi önüme dönmüştüm.
24 Eylül 2009
Adının Itır olduğunu öğrendiğim kız okulda popüler olmuştu. Çok güzel bir kızdı bakan ona haytan kalırdı. Pek iletişimimiz yoktu ama evden getirdiği yemeklerden bana da ikram ediyordu. Çok lezzetliydi, özellikle kendim yaptım dedikleri daha da güzeldi.
17 Ekim 2009
Okulun voleybol takımına katılmış. Çok güzel oynuyordu. Ayrıca kolumdaki morluğun sebebini sormuştu ama sadece vurdum diyebildim. İnanmadığını biliyordum, yüzümdeki morluğu görmiştü daha önce.
3 Kasım 2009
Bugün maçı vardı, ben de ona motivasyon olsun diye bir çikolata aldığımda bana sarılmıştı. Kolları boynuma dolandığında şaşkınlıkta biraz donakalmış, çekileceği zaman ise ellerimi beline bağlayıp daha çok sarılmıştım. Kokusu vanilya gibiydi, artık en sevdiğim koku oydu. Maçı 3-1 kazandığında gülümseyerek bana bakıyordu. Maç çıkışı o kendi arkadaşlarıyla kutlamaya gittiğinde ben de eve gitmiştim. Kapıyı uzun uzun çalmıştım ama annem henüz kapıya bakmamıştı. Evde olmadığını düşünerek beklemeye başlayacaktım ki kapıyı eli bıçaklı babam açtığında hafifçe sendelemiştim. Babam bana ifadesizce bakıyordu. Eve korkarak girdiğimde annem yerde baygın ve kanlı bir şekilde yatıyordu. Babam elime telefonu aldığımı gördüğümde bana bir yumruk atmıştı. Geriye doğru sendelediğimde hatırladığım tek şey elime bulaşan kan lekeleriydi.
9 Kasım 2009
Annemin cenazesinden eve tek döndüğümde yerdeki halıları uzun uzun inceledim. Babam hapisin yolunu tutmuştu ve ben de reşit olduğum için evde tek başımaydım. Kapı çalmaya başladığında açmaya tenezzül etmemiştim. Uzun bir süre geçtikten sonra 'Boran' sesini duyduğumda ayağa kalkmıştım, Itır'dı bu. Kapıyı açtığımda kollarını bana sarmıştı. O bana sarıldığında dizlerimin daha fazla beni taşıyamayacığını anlayıp yere çökmüştüm. Gözlerimden yaşlar onun omzuna akarken o ensemdeki saçları okşuyordu. Ne kadar süre öyle kaldık bilmiyorum ama o gece karşılıklı koltuklarda beraber uyumuştuk. Sabah kalktığımda o çoktan evden gitmişti ama mutfak masasında bana hazırlamayı unutmadığı bir kahvaltı tabağı da vardı. O gün anlamıştım ki Itır benim her şeyim olacaktı.
14 Kasım 2009
Itır bugün okula gelmemişti. Hasta olmuştur diye düşündüm. Benim için normal geçiyor gibiydi zaman, herkesin o iğrenç bakışları hariç.
23 Kasım 2009
Itır hâlâ okula gelmiyordu. Okuldan da kimsenin haberi yoktu. Bu kadar popüler kız olup nasıl kimsenin haberi yoktu bilmiyorum. Okul çıkışı rehberlikçi Derya hoca beni odasına çağırdı. Yanına gittiğimde ise benim bir psikolojik danışmanlık almamı söylemişti. Benim bir psikolğa değil Itır'a ihtiyacım vardı. Dediklerini pek umursamadan okuldan çıkıp eve geçmiştim. Kapıda birkaç yabancı adam gördüğümde babamın alacaklıları olduğunu hemen anlamıştım. Hızlıca oradan kaçmaya çalışırken beni yakalamış ve parayı istemeye başlamışlardı. Tek param annemden bana kalan biraz harçlıktı. Param olmadığını anladıklarında beni evire çevire dövüp patronlarına götürmüşlerdi. Bundan sonra okula gitmeyecek ve bu 'dayı' denilen adamla kalacaktım. Beni yetiştirecekti.
Günümüz
Annemin ölümünün ardından 10 yıl geçmişti. Itır'la tanışalı da 10 yıl olmuştu. O babasını hiç adam akıllı tanımadı ama ben yıllarca onun dayaklarıyla büyüdüm. Yedirdi, içirdi ama dövdü de beni. Adam etti belki ama kendi kızının değerini hiç bilmedi. Itır beni şu an neden hatırlamıyor bilmiyorum ama bu benim için önemli değil. Beni şu an hatırlamasa bile beni 10 yıl önceki Boran olarak yine sevecek...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAFYAmmm😈😈😈
FanfictionBen küçük, zararsız bir kızdım. Ta ki hayatımı değiştiren o adam ile tanışana kadar...