11. Bölüm

101 7 82
                                    

Okuldan çıktığımda hava epey bir kararmıştı. Dönem sınavlarımız henüz bitmemişti ve evde de uygun bir ortam olmadığı için okulda çalışmaya karar vermiştim. Saat sekizi gösterirken eve çok da geç varmamak için okuldan çıkmıştım. Otobüse bineceğim durağa ilerlerken son gördüğüm şey bir karartıydı. Bana çarpan arabanın sesini.bile duymamıştım ki ondan kaçayım...

GÜNÜMÜZ

"Sonra da işte bacaklarımdan 2, kolumdan 3 ameliyat oldum.Hafızamı da sanırım kaybetmişim ama kimse bana buna dsir bilgi vermedi. 2 ay ayağa bile kalkamadım."

"Dayın mı baktı sana?"

"Aslında yengem daha çok baktı ama sanki zorla ilgileniyormuş gibi. O an beni istese kapı önüne koyabilirdi ama acıyıp baktı galiba."

Boran vücudumdaki ameliyat izlerine bakıyordu. Bakışı biraz acır gibi olsa da bu bakışa alışık olduğumdan sadece onun tepkilerini izledim.

Karnıma pansuman yapmadan önce ona her şeyi anlatmak istemiştim. Hastanedeyken onun işi çıktığından çok konuşmamamıştık.

Büyük ellerinde bandaj küçücük kalıyordu. Tişörtümü üstümden çıkardığında aramızda tuhaf bir enerji olmuştu ama ona göre her şey normaldi. O sadece yaramla ilgilenirken onu izlemiştim. Elleri, parmakları, yüzü, kirpikleri... işini yaparken ne kadar güzellerdi.

Yarama tentürdiyot sürdüğünde soğuk jel ile yerimde hareketlendim. Hareket etmemem için beni yatağa bastırdığında dudaklarımı birbirine bastırmıştım. İşini bitirdiğinde kendimi tutamayıp onun yanağına bir öpücük bıraktığımda tepkisini merak edip yüzünü inceliyordum.

Ani davranışımı beklemiyor olsa da yaptığımdan memnun bir hali vardı. Yerden tişörtümü alıp bana dolaptan yeni bir tanesini çıkarıp giydirmişti. Şu an bana bir bebek gibi davranması hoşuma gidiyordu.

"Lisedeyken de ilk öpen sen olmuştun ama o zaman daha cesurdun."

Yüzüme doğru eğilip kulağıma fısıldamıştı. Boynumda hissettiğim sıcak nefesi beni ürkütsü de kokusu bana eski Boran'ı hatırlatmıştı.

"Bir gün hatırlatırım sana nasıl öpüştüğümüzü."

Göz kırpıp yanımdan ayrıldığında tuttuğum nefesi verdim. Odadan sırıtarak çıktığında başımı utançtan yastığa gömmüştüm.

Ne o? Beni kendiyle evlenmeye zorunlu bırakan adama mı aşık oluyordum?

          **********************

" Evet, evli insanlar gibi beni de 7 ay sonunda bir yemeğe çıkarman bayağı romantik oldu Boran."

Etraftaki sakin kalabalığa bakıyordum. Herkes kendi çiftiyle sakin bir halde takılıyordu. Boran'la uyumlu olan kıyafetlerime baktım. Gerçekten yakışıyorduk.

"Buradan sonra seni başka yere götüreceğim. Belki bazı şeyleri hatırlamanda yardımcı olur."

Bana sırıtarak göz kırptığında ayakkabım ile ayağına basmıştım. Topuklularım canını fazla yakmış olacak ki acı bir inilti çıkmıştı ağzından.

Yemeklerimiz bittiğinde sonunda restoranttan ayrılabilmiştik. Arabaya bindiğimizde fazlasıyla heyecanlıydım, öyleki elini tutarken avuç içim terlemişti.

"O değilde, hiç mi fark etmedin o adamın sana aşık olduğunu?"

"Kim o?" Boran bir eliyle direksiyonu çevirirken bana ciddi bir şekilde bakarken kahkaha atmıştım.

"Yahu Can işte! Adam beni kaçırdı be sana olan aşkından."

"Sus lütfen, arada hatırladıkça ben de gülüyorum ama sonrası pek komik şeyler değildi."

"Öyle de, yine de ne bileyim bu maymun kılıklı herifin sana aşık olacağını?"

"En azından sana değildi. Ya sana aşık olup bir de kaçırmış olsaydı?"

"En kötü öperdi."

"En iyi öperdi."

Dedikleriyle iğrenircesine ona bakıp önüme geri döndüm. Acaba onun gibi birine de aşık olan var mıydı?(baş harfi dilanaz)

Birden Boran'ın telefonunun çalmasıyla odağımı ona çevirmiştim. Yüz ifadesi düştüğünde ise kötü bir şey olduğunu anlamıştım. Arabayı geldiğimiz yoldan geri çevirirken kaşlarımı çattım. Nereye gidiyorduk?

" Boran, nereye?"

"Küçük bir işimiz var karıcığım. Sonra seni çok mutlu edeceğim."

Dedikleriyle utandığımı belli etmek istemeyerek sessiz kalmıştım. Yaklaşık on dakika sonra karanlık bir ara sokağa girdiğimizde gözlerimi kıstım. Burası neresiydi böyle?

Boran arabadan indiğinde ben de onunla beraber indim. Beni geri arabaya bindirip inmemem için tembihlemişti. Mecburen onun dediğine uymuştum ama birkaç dakika sonra duyduğum silah sesleri ile gözlerimi sımsıkı kapatıp olduğum yerde çökmüştüm.

Boran hâlâ yanjma gelmediğinde arabadan inip koşarak içeri girdiği mekana girmiştim. Boran'ın üstü kanlıydı ama yerde ölmüş bir şekilde yatan 5 adam vardı. Boran arkasını döndüğünde ifadesizce gözlerime bakıyordu.

Ona bir şey olmadığını görünce koşarak yanına koşup ona sarıldım. Ben doktordum ve asıl görevim olarak yerde yatanlara bakmalıydım ama Boran'la beraber yaşamaya başladığımdan beri o ne yaparsa haklı modundaydım.

Boran'ın boynundan ayrıldığımda göz yaşlarımın boynunu ıslatmış olduğunu gördüm. Elini yanaklarıma sürüp göz yaşımı sildi ve yanağıma uzun ama yumuşak bir öpücük bırakmıştı. Elimi tutup mekandan çıkmış ve arabaya binmiştik ama o arabayı çalıştırmamıştı. Birkaç dakika dümdüz ifadeyle yolu izlerken elini tutmuştum.

"O ikisi benim dostumdu, kardeşimdi..."

O konuştukça elini daha çok sıkıyordum sanki ben buradayım dercesine.

"Yetişemedim, geldiğimde Can'ın adamları çoktan onları öldürmüştü. Dayanamadım ve çektim tetiği ama her şey bitmişti bile."

Boran'ın gözü kararmıştı. Onu ilk defa bu kadar sinirli görüyordum. Bir şey demeden onu bekledim. Arabayı yine çalıştırdığında geldiğimiz yolu izlemeye başladık. İkimizden de çıt çıkmıyordu. Doğrusu konuşmaya korkuyor gibiydim biraz.

Bir spor salonunun önünde durduğumuzda sessizce onu takip etmeye başladım. Bu kırmızı-mavi renkler bana tanıdık geliyordu ama nereden olduğunu hatırlayamamıştım.

İçeri girdiğimizde kocaman basketbol sahasının kenarında sadece bir bank vardı. İkimiz beraber oraya oturduğumuzda ben etrafı inceliyordum. Bu renkler, bu bank sanki tanıdık gelmişti ama nereden ve nasıl hiç hatırlamıyordum.

"Beni ilk kez burada öptün Itır."

Boran konuştuğunda başımı ona çevirdim. Belli ki bazı şeyleri hatırlamam için beni buraya getirmişti.

"Beni daha annem eliyle sevmezken, sen o dudaklarla beni öpmüştün. O gün ilk kez gerçek sevgi ne onu hissetmiştim."

Boran bu sefer bana dönmüş ve konuşmaya devam etmiştim.

"O gün seninle evlenmeyi kafama koydum. Sen mükemmel biriydin ve ben seni bulmuşken bir daha asla bırakamazdım. Benimdin, benim olmalıydın."

Ellerimi tuttuğunda bakışlarımızı ellerimize indirdim. Dedikleri beni utandırıyordu.

"O gün o davetli listesinde ismini görünce çok sevindim. Sana kendimi göstermeme rağmen beni hatırlamadığında bir sorun olduğunu anlamıştım. Geri kalan her şeyi ise ben planladım. O yaralı adamları da, mecburi evliliğimizds bir plandı. Tekrar benim ol diye yaptum her şeyi."

"İyi ki yapmışsın Boran..."

Uzun bir sessizlikten sonra dudaklarımın üzerinde hissettiğim dudaklarla gözlerimi kapattım ve tüm ipleri Boran'a bıraktım...





İclo bebek bu sefer cidden yolda(fallopi tüpünde 😉😉😉😉🤭🤭🤭)

MAFYAmmm😈😈😈Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin