Kara & Gök

Özel Bölüm

Süprizzz, size özel bölümle geldimm! İlk olarak İparın birinci sınıfa yeni başladığı zamanları Asrın tarafından okuyacağız, daha sonra Oğuz ve İlaydanın arasını bozan şeyi öğreneceksiniz...
Arada böyle eskiden bir kaç sahneyi Asrın tarafından yazacağım, belki bir özel bölüm olarak. Yada bölüme başlamadan küçük bir kesit yazabilirimm,
İyi okumalarr! ❤️

Bölüm şarkısı:
Galata - Halil Sezai (Asrının sahnesi)
Bak bana - Sena Şener (Oğuz & İlayda)

_____

Asrından'

Şu anda yatakhanede uzanıyordum, okulda üçüncü yılımdı. Oğuzla birlikte çalışıp Hava Harp Okulunu kazanmıştık, beraber üç yılı devirmiştik. Mezun olmamıza bir sene kalmıştı, seneye mezun olduktan sonra pilotaj eğitimine başlamak için yeniden sağlık kontrolüne girecektik. Hayalim f16 pilotu olmak değildi. Annemin baskısı üzerine Hava Harp Okulunu yazmıştım, hayalim Kara Harp Okulu olsada. Yine hayatıma müdahale etmesine izin vermiştim. Bu benim hatamdı.

Aslında okuduğum bu süreçte hep pişmanlık duygusuyla savaşıyordum, ta ki onu görene kadar.

Üçüncü sınıf harbiyeli olarak başlayan yeni süreçte hazırlık sınıfından yeni gelen öğrencilerin arasında İlaydada vardı, ve çok iyi anlaştığı kız. İpar.

İyi bir kızdı, bir kaç aydır onu gözetliyordum. Hafta sonları spor salonundan, hafta içi kütüphaneden çıkmıyordu. Çalışkandı, bilgisayar mühendisliği kolay değildi.

Gözümün neden sadece ona takıldığını bilmiyordum, sonuçta pek çok kız yoktu harbiyede. O yüzden olduğunu umuyordum en azından...

"Asrın, İlayda arkadaşını bizimle tanıştırmak istiyor, yarın sabah erkenden dışarıda buluşalım dedi. Eğitimlerden sonra olmazmış, gidelim mi?" Dedi Oğuz

Hiç düşünmeden kabul ettim, ama bunu Oğuza belli etmedim. Yanlış anlayacaktı.

"Olur, çok durmam. Uykum önemli." Dedim umursamıyormuş gibi

"Aman iyi. Sen durma zaten"

"Çok konuşma Oğuz, siktirtme belanı."

"Seni nöbetçi subaya şikayet edeyimde gör."

"Sende o göt varsa git şikayet et" dedim meydan okurcasına, kimse öyle bişeye tenezzül bile etmezdi.

"Bir kerede haksız ol, neyse ben spor salonuna gidiyorum, eğer Harbiyeli İpar Gök'ü izlemek istersen. Sende gel."  Dedi imalı bir şekilde
O bu saatte spor salonunda değil, kütüphanede olurdu.

Elime gelen ilk şeyi kafasına attım,

"Ah! Oğlum sen mal mısın! Ders kitabımı attın lan mal! Al yırtıldı! Hoca benim canıma okuyacak!" Dedi inleyerek,

"Çok ve boş konuşmanın bedeli."

"Daha fazla burda duramayacağım."

Oğuz yatakhaneden çıktıktan sonra hiç canım istemesede zorla ayağa kalkıp kitaplara göz attım, havacılık ve uzay mühendisliği seçtiğim için dibine kadar pişmandım. Kütüphanede önemli bir kitabı unuttuğumu fark ettim, üşensemde aklıma onunda orda olabileceği geldi ve koşar adımlarla yatakhaneden çıktım.

Kütüphane bom boştu, ve onu gördüm. Dalmış bir şekilde deli gibi çalışıyordu,
O kadar dalmıştı ki beni bile fark etmedi. Daha fazla burda durmayıp kitabımı aldım ve hemen çıktım.