Kara & Gök

36. Bölüm

Helöö, ben geldimm! Harika bir bölümle karşınızdayımm! Öncelikle bir konudan bahsetmek istiyorum, Wattpade erişim engeli gelmeden önce bölümlere bir çok yorum geliyordu ve aslında bir şekilde aramızda bir bağ oluşmuştu. Şu anda oyların düşmesini anlıyorum, ama fazla yorum gelmemesi beni üzüyor açıkçası:(
Hala bir çözüm bulunmadı engelin kalkması için, bundan sonrada bulunmaz diye düşünüyorum. Artık yapacak bişey yok maalesef...

(Sınır: 83 oy 50 yorum.)

Bölüm şarkısı:
Aşk Nerden Nereye - Gripin

_________

"Çocuklar, inanması zor ama gerçek! Terör örgütü PKK diye bişey yok artık! Hepsini kökünden söküp attık! Bu çok büyük bir başarı, hepiniz çok emek verdiniz, fedakarlıklar yaptınız ama MİT timimizin yaptığı fedakarlıklar sayesinde buralara gelebildik. Ne kadar şu an sevinsekte şunu bilin, Amerika durmayacaktır. Yeni bir örgütün kurulması an meselesi, size bir ay izin veriyoruz. Bu bir ayda ailelerinizle vakit geçirin, kafanızı toplayın. Size gelecek olursakta," dedi albay Asrınların oturduğu tarafa dönüp,

"Aileleriniz sizin nerede olduğunuzu, yasadığınızı bilmiyor, kavuşma zamanınız geldi. Bu üstün başarınız için size ödüllerimiz olacak, sizlere başarı rözeti takılacak, kendi kuvvetleriniz içerisinde kendi timinizi, filonuzu kurabilme şansı bulacaksınız. Dediğim gibi, bu bir ayda kafanızı toplayıp işinizin başına dönün, artık sizde kuvvetlerinize döneceksiniz. Kurmaylığın kararıyla bir daha özel görevlere çıkmayacaksınız."

Herkesin gözünde, gurur aynı zamandada hüzün vardı. Lale Yüzbaşının yaptığı fedakarlıklar ayrıydı, konuşma biter bitmez koşar adımlarla toplantı odasından çıkıp gözden kaybolmuştu.

Hançerler, ikinci ailem. Asrınla sarıldığımızı görmüşlerdi, onlara bir açıklama borçluydum.

"Komutanım, siz?" Dedi Ayberk aklımı okumuş gibi Asrın ve bana bakarak.

"Asrın, benim erkek arkadaşım." Dedim.

"Lan!"

"Noluyor amına koyim!"

"Sen gel ablanı erkek sinekten bile koru, elin adamı yıllar sonra gelsin sevgilisi olarak!"

Bu tepkilere şükretsem iyiydi, daha beter tepkilerde verebilirlerdi.

"Ben komutanınızı sizden daha önceden tanıyorum. Yıllar sonra gelmiş olabilirim, ama yeni gelmedim." Dedi Asrın ciddi bir sesle.

"Lan saygısızlar! Kalın beyinliler! Kadın üç yıl sevdiğinden ayrı kalmış anlayamadınız mı!"
Diye fısıldadı Adnan bizimkilere doğru.

"Bu kadar dram yeter! Kalkın gidin hasret gideriyorsanız giderin askeri sınırlar içinde özel hayatınızla ilgili konuşmayın!"
Alperenden gereken konuşma geldiğine göre herkes dağılabilirdi.

"Komutanım, bence sizinde hasret gidermeniz gereken birisi var. Ona gitmeyi unutma." Dedim Alperene imalı bir şekilde,

"Gözüm görmesin seni uzun bir süre!" Diye bağırdı arkamdan, Asrınla beraber toplantı odasından çıkıp onu yalnız bıraktık.

"Bana her şeyi anlat artık Barın, bu geçen üç yılın her bir gününü, saatini!"

"Gel şuraya oturalım." Dedi Asrın dışarıda bulunan bankları işaret edip, beraber o tarafa doğru ilerleyip oturduk.

"Benim asıl hayalim Kara Harp Okulunda okumaktı. Milli savunma Üniversitesini kazandığımda annem son dakika tercihlerimi değiştirdi, karayı çıkardı. Bunu öğrendiğimde ona karşı bir gram sevgi hissetmedim, zaten annelik yapmışlığı yoktu ama onu o gün sildim. Ne yaptımsa tercihlerimi değiştiremedim, Oğuzda havayı kazanmıştı, hava, kara, deniz farketmez dedim. Yinede istediğini yaptım. Mezun olduktan sonra alım vardi mitte, Kara, Deniz ve Hava subaylarından alım yapıyorlardı. Geride kimsem yoktu Kayra hariç, bende bir anlık hevesle kabul ettim. Eğitimleri aldım, orada tanıştık Alperenle. Eğitimimizi o verdi."