Kara Kedi ve Beyaz Kedi birbirlerini tırmalamaktan nefes nefese kalmış bir halde etraflarında dönüyorlardı. Bu kedi dövüşü ikisi için de çok çirkinleşecekti.
"Berabere diyelim, Noir. Sen benim gibi vahşi ya da yabani değilsin. Pençelerinden kan damlamasını hissetmek istemiyor musun?" Cat Blanc kendini beğenmiş bir ifadeyle konuştu.
"Ben senin gibi bir katil değilim," diye cevap verdi Kara Kedi.
"Ama olacaksın. Kediler avlarını öldürür." Cat Blanc onun etrafında volta attı.
"Eğer yardım edebilirsem, hayır!" Kara Kedi ona doğru hamle yaptı.
Ama beyaz kedi onu karnından vurdu, "AAAGH!!!" Kara Kedi acıyı dindirmek için karnını tuttu.
"Yeter! Çok safsın kardeşim. Uğur Böceği'nin seni aptal olarak görmesine şaşmamalı." Blanc farenin üzerine atladı ve onu öldürmek için pençeleriyle onu deldi, "Onu uzun zaman önce zorla öpebilirdin" dedi ve ölü fareyi ısırdı ve beslenmek için etini yırttı.
"Blanc! Beni kışkırtma!" Kara Kedi uyardı.
"Yoksa ne olur? Beni kataklize mi edersin? Ben tufanla ölemem, Adrien. Bir keresinde kendi üzerimde denedim ama asla işe yaramadı. O kelebek canavarı bana sınırsız yıkım verecek kadar aptalmış." Ölü fareyi elinde ezdi.
"Seni felakete uğratmayacağım, prensesimin kâbusunun yok olup gitmesini sağlayacağım! Ve sen bu dünyaya ait değilsin!" Kara Kedi parmaklarını çatlattı.
"Gerçekten mi? Dünyada yalnızlık çeken yalnız bir kedicik mi? Sen acı çekmenin ne demek olduğunu bilmiyorsun!" Blanc tısladı ve gitmek için çatıya doğru bir duvar atlayışı yaptı.
Kara Kedi ters ters bakar ve otele geri döner. Marinette'i kontrol etmek için odasına girdi. Marinette'in iyi olduğunu görünce rahat bir nefes aldı ama hâlâ stresliydi.
"Prenses, iyi misiniz?" Onun yanına oturdu.
"Evet" diye mırıldandı Marinette.
"Beyaz meslektaşımın zihni gördüğüm kadarıyla kötüye gidiyor," dedim.
"O adamı yenmenin bir yolu var mı?" Marinette sordu.
"Cataclysm işe yaramaz ama akumasını almak bir şey olabilir. Keşke Uğur Böceği müsait olsaydı" dedi Kara Kedi. Uğur Böceği akumanın onun çanında olduğunu hatırlıyordu ama bunda da olup olmadığını bilmiyordu.
"Hayır, o bir kabus Kara Kedi. Kabuslar ölemez" dedi Marinette.
"Onun yok olması için bir şeyler düşünmen gerekecek. Benim kâbusuma yaptığım gibi. Uğur Böceği'nin beni asla öldürmeye çalışmayacağını biliyordum ve akumatize olmayacağımı bilmelisin," dedi Kara Kedi.
"Korkumu kontrol altına almaya çalıştım ama o bir hayalet gibi çok korkutucu kedicik." Marinette kedi peluşuna sarıldı.
"Güçlü ol Marinette. Yardımına ihtiyacım var ve sen ne kadar olumlu düşünürsen, kabus bastırılana kadar o da o kadar zayıflar" dedi Kara Kedi.
"Deneyebilirim. Ama onun zayıflığını biliyor musun? Kabuslarımda hiç yoktu" diye sordu Marinette.
"Şey, kanaması olduğunu söyleyebilirim," dedi Kara Kedi, "Ama çabuk iyileşiyor. O insan bile değil" diye ekledi.
"İşte bu bir sorun kedicik. Durdurulamaz gibi görünüyor," diye iç geçirir Marinette.
"Korktuğunu biliyorum prenses. Ben de korkuyorum. Onunla dövüştüğümde aynada kendimin şeytani bir versiyonunu görür gibiydim. Beyaz kedilerin iyi şans getirdiğini sanırdım ama o hayvani davranışları olan vahşi bir kedi. Sanki kendi dünyasında çok acı çekmiş ve bu da onu delilikle çarpıtmış gibi" dedi Kara Kedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
White Fear TÜRKÇE ÇEVİRİ KİTAP
FanfictionTÜRKÇE ÇEVİRİ KİTAP Kitabın yazarı GothNebula Marinette, en büyük korkusu olan Cat Blanc'ın zihninde oynadığı oyunlar yüzünden uykusuzluk çekmektedir ve onu rahatlatabilecek birinin yardımına ihtiyacı vardır.
