19.Bölüm

152 5 1
                                    

Elleri bacaklarıma temas ederken titredim... Böyle mi olacaktı? O da bu zamana kadar diğer erkekler gibi sadece yatmanın peşinde miydi?
Elleri birden ayaklarımın üstünde duran çıkardığım pantolonumu kavradı.
Pantolonu yavaşça yukarıya doğru çekti ve onu bana geri giydirdi.
Ayağa geri kalktığında gözlerimin içine baktı.
"Sana hiçbir şeye zorunda değilsin derken ciddiydim Derin. Ben senin geçmişinle falan ilgilenmiyorum, ama bana yalan söylemen beni hayal kırıklığına uğrattı." dedi.
Yutkundum ve derin bir nefes alıp gözlerimdeki yaşları sildim.
Rahatlamıştım.
"Ben sana hiçbir zaman yalan söylemedim." dedim sesim titriyerek.
Gözlerimin içine baktı, şaşkındı.
Yavaşça arkamı döndüm ve yatak odama doğru ilerledim ve içeri girip kapıyı arkamdan kapattım...
**********************
Olan biten her şeyi düşünmekten uyuyamamıştım tüm gece, yatakta dört dönüp durmuştum. Kendi odamda, keni yatağımda bile değildim. Daha yeni tanıdığım bir yabancının evindeydim, ona nasıl bu kadar kolay güvenmiştim, onunla olmak için kıvranıyordum adeta...
Peki ya o? Benim hakkımda ne düşünüyordu acaba? Kullanıp atmak isteseydi yapardı değil mi? Ona bu şansı vermiştim dün gece. Yavaşça ayağa kalktım. Yatağa kıyafetlerimle öylece uzanıvermiştim belki de bu yüzden de uyumakta zorlanıyordum. Üzerime giyecek rahat bir şeyler bakındım. Sonunda çantama tıkıştırdığım bol oversize bir tişörtümü buldum ve giydim. Üzerinde bir müzik grubunun resmi olan bu gri tişörtü yıllar önce bir butikten satın almıştım ve eskidiği için yatarken giyiyordum.
Yıllar önce, evet... Bir zamanlar ailesiyle yaşayan sıradan genç bir kızdım işte...Ne ara bu hale gelmiştim? Acılarımı öyle derinlere gömmüştüm ki her aklıma geldiğinde yaptığım şeyi yapmak için odadan mutfağa fırladım, içki içmek...
Bulduğum ilk şey olan viskiyi bardağa koyduğum gibi kafama diktim. Boğazımı yakan içki beynimi kısa sürede uyuşturmaya başlamıştı bile... Bir, iki, üç ve dört saymayı bıraktığımda çoktan kafam güzeldi.
Kendimi mutfak tezgahına çökmüş sarhoş bir şekilde sayıklerken bulmuştum.
Beynim uyuşmuştu, peki ya kalbim? Kalbimi, duygularımı...arzularımı bastıramıyordum...
*********************
Başımın fena zonklamasıyla acı içinde kıvranarak kafamı tuttum. Yatak her zamankinden çok daha sertti ve bilindik bir koku geliyordu burnuma...
Bir saniye...Gözlerimi açtım ve olduğum yer karşısında şok içinde kaldım.
Kaan'ın çıplak gövdesinde yatıyordum, onun kollarının arasında, onun yatağındaydım... Kaan...uyuyordu...
Biz dün gece onunla? Hatırlamıyordum.
Sessizce kalkmaya yeltendim ama kalkar kalkmaz gözleri açıldı ve "Günaydın alkolik." dedi. Gözlerimi kıstım, dün gece içmiştim.
"Dün gece biz seviştik mi?Ben...hiçbir şey hatırlamıyorum. Üstümde tişörtüm var ama..." dedim geveleyerek.
Güldü...güldüğü nadir anlardandı.
Yatakta doğruldu ve bana doğru baktı.
"Gerçekten hatırlamıyor musun?" dedi şakayla karışık bir ciddiyetle.
"Hayır..." dedim gerilerek.
Ondan derhal bir açıklama bekliyordum.
"Evet seviştik, çok güzeldi." dedi.
kalbim o an durmuştu sanki.
Gözlerim dolacak gibi oldu... Çok geçmeden duygusallığım yerini sinire ve sinirde yerini öfkeye bıraktı.
"Sarhoş ve bilinci yerinde olmayan bir kızı mı siktin cidden? Sana onca söylediklerimden sonra! Görmek mi istedin, ilkim misin diye? Mutlu musun şimdi Kaan, sende tüm erkekler gibi kullanıp atmanın peşindeymişsin! Aldın ilkimi mutlu musun?" dedim bağırarak.
Çok öfkeliydim.
Gözleri şaşkınlıkla açıldı.
"Seni kim yaraladı bu kadar Derin? Beni başkalarıyla karıştırma ve ağzımdan çıkanlara itimat et. İstemediğin hiçbir şey, hiçbir zaman olmadı, olmayacakta. Sana, bunu yapmayacağımı kaç kere söyledim üç mü beş mi? Sakinleş ve kendine gel. Sadece şakaydı." dedi.
Sanki dakiklardır nefesimi tutuyormuşum gibi derin bir nefes verdim ve rahatladım. Gözlerinin içine baktım.
Konuşmaya devam etti.
"Dün gece çok sarhoştun, merdivenlerden zar zor çıkıp odama girdin. Ben yatakta uzanmış uyumak üzereyken birden kendini kollarımın arasına attın ve gitmeni söylesemde beni dinlemedin ve burada uyumak istediğini söyledin." dedi ve ayağa kalktı.
Üstünde yalnızca kareli bir pijama altı vardı.
Olanları hatırlamaya başlıyordum... yutmundum.
"Şakan hiç komik değildi!" dedim kendimi savunurmuşçasına.
"Ne yapayım, asabiyim bugün ilk defa tüm gece yatağı bir kadınla paylaştım." dedi ve banyoya doğru ilerledi.

Kafam hâlâ zonklarken olan biteni düşündüm, onun kollarına neden gitmiştim ki? Hele ki durumumuz karmakarışıkken... yataktan kalktım ve aşağıya doğru yöneldim.
Çantamdan bir ağrı kesici aldım ve bir bardak suyla hemen içtim.
Elimi yüzümü yıkadım ve saçıma bir çeki düzen verdim. O sırada Kaan aşağı kata indi ve her zamanki asaletiyle siyah takımını giyinmişti.
"Daha iyi misin?" dedi.
Kafamı evet anlamında salladım. Ona karşı biraz mahçup hissetmiştim,sonuçta onu yapmadığı bir şeyle itham etmiştim. Ama o da kaşınmıştı!
"Konuşmamız lazım artık." dedim. Daha fazla belirsizliğe tahammül edemeyerek.
"Tamam konuşalım." dedi kahve makinesinin tuşuna basarken.
"Eğer bir ilişkimiz olmayacaksa ben burada daha fazla kalmak istemiyorum. Çünkü bu çok tuhaf olur. Senin evinde kalmak...seninle kalmak çok farklı benim için." dedim bir çırpıda.
Cesaretime şaşırmış ama takdir etmiş gibiydi kahvesini yudumlarken.
"Şunu anlaman gerek, benim hayatım tehlikelerle dolu ve bunun bir örneği senin başında şu an. Eğer dışarda seninle görülürsem husumetim olan herkes senin peşine düşer. Okulunu bitiremezsin, normal bir hayatın olamaz. Bunu sana yapmak istemiyorum.Şimdi bile başında yeteri kadar bela var." dedi.
Derin bir nefes aldım.
"Eğer tek sorun buysa çözümü basit, dışarda beraber görünmek zorunda değiliz. Bence tek sorun şu an şu "Sen beni istiyor musun?"" dedim gerilerek.
Ben mutfak tezgahının bir köşesindeydim o diğerinde.
Yüzünde ciddi bir ifade belirdi.
Elindeki kahveyi tezgaha bıraktı ve bana doğru gelmeye başladı.
Beni tezgahla arasına aldı ve gözlerimin içine bakarken bedenlerimizi birbirine bastırdı. Dudağıma eğildi ve dudaklarını dudaklarına bir kez bastırdı. Dudaklarımızı ayırdı ve fısıldadı "Senin için deliriyorum." dedi...

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 30 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

TEHLİKEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin