TESÂDÜF'ÜM

BÖLÜMM 5

Kendimi ne kadar sıksam da sadece yarım saat uyuyabilmiştim.Yatakta da biraz oyalandıktan sonra saat beş buçuk falandı.Daha çok erken olmasına rağmen hazırlandım.Sonbahar ayındaydık.Elbiselik bir hava değildi.

Daha geçen gün elbise giyiyordun?

İç sesime hak verdim ama çektiğim boğaz ağrısı yüzünden elbiseye ara verdim.Beyaz uzun kollu bir beyaz kazak altıma soluk mavi bir bol,kot pantolon giydim.Ayakkabı olarak kararsız kalmıştım aslında.
Topukludan son anda vazgeçmiştim.Onun yerine siyah deri kısa botumu giydim.Arka topuk kısmı biraz uzun olduğu için boyumu biraz daha büyük yapıyordu.

Makyaj masasına geçip normal ten makyajımı yapıp kırmızı rujumu sürdüm.Saçım kat kat olduğu için hiç bozmadım.Sadece birkaç bakım yağı sürüp siyah deri trençkotumu giydim.Siyah ve kulp kısmı zincirli olan bir çanta aldım.Parmağıma  papatyalı,yıldızlı yüzükler takarken boynuma ise kirazlı bir kolye taktım.Parfümümü de sıkarak kapıdan çıktım.

(Temsili saçımız bu olsunn)

Dışarısı tam aymamıştı ama karanlıkta değildi.Önce sahile doğru yürüdüm.Sahilin çevresinde bulunan cafeye geçip kendime sade ve sert bir kahve aldım.Sahildeki banklardan birine oturdum.

Çantamdan kulaklıklarımı çıkardım.Bir şarkı açtım.Şarkı o kadar güzel.O kadar anlamlıydı ki.Bir kısmı beni de anlagıyordu sanki.Telefonumu çıkartıp instagrama bir gönderi paylaştım.Paylaşımıma ise dinlediğim şarkının en güzel sözlerini koydum.

Hiçbir şey istemedim.
Ne yatak,ne oda,ne de ev.
Sen de bırak her şey,sadece beni sev!!

Dizlerimde dizlerin,boynunda ellerim .
Boğulur gibi yeniden her gece her gece.
Doğalım mı sevgilim?
Doğalım mı sevgilim?

Kalben/Sadece

Bir yandan kahvemi içiyordum bir yandan da internette dolaşıyordum.Bir piskolok arıyordum.Eski rüyaları tekrar tekrar görmeye başlamıştım.Uyku düzenimde kalmamıştı.Saat yediye geliyordu.İnternetten bulduğum adrese doğru ilerlemeye koyuldum.

Sahile aralarında 15 dakika falan vardı.Kliniğin içine girdiğimde daha yeni yeni açıldığını gördüm.Masanın yanında bulunan sekreter çocuğa doğru yürüyüp randevu almak istediğimi söyledim.

"Tabikide hemen kimlerin müsait olduğuna bakmalıyım." bilgisayara eğildi.Bir müddet sonra "Sizi Furkan Bey'e yönlendirebilirim.Kabul ediyor musunuz?" çocuğun bu tatlı tavrına gülümseyerek sıkıntı olmadığını söyledim."Tamamdır.İlk randevu tarihinizi almamı ister misiniz peki?"

Randevu haftasını beklemek istemiyordum.Hemen şimdi konuşmak istiyordum."Acaba hemen şuan görüşebilir miyim?Randevu haftası falan beklemek istemiyorum."çocuk gülerek bunun olabileceğini ama önce Furkan Bey'i bilgilendirmesi gerektiğini söyledi.

Bekleme yerindeki koltuklardan birisine oturup kafamı geriye attım.Hemen telefonumu çıkartıp Barış Bey'le olan sohbetimize girdim ve mesaj yazdım.

Ben:Barış Bey günaydın öncelikle.Bugün holdinge geç geleceğimi haber vermek istedim.Rahatsız ettiysem kusura bakmayın lütfen.(7:36)

Bariş Beyy💅:Rahatsız etmedin.Neden geç geliyormuşsun?(7:38)

Ben:Piskoloktayım da ondan gelemeyeceğim.En fazla sekiz buçukta orada olmaya çalışırım.(7:38)