13.Bölüm

608 46 16
                                    

Bu kurguda ki hiç bir olay Türkiye hükümeti ve yönetmeliği ile ilgili değildir tamamen kurmacadır.



Meriç

"Evet ceyhun bey yarın ki işi gerçekleştirelim bizde gidelim."
"Tamam acele etmeyin yarın polis kontrolü varmış yarın olmayacak onun için sizi çağırdım buraya. "
"Ne demek olmıyacak "diye selim söze girdi.
"Duydunuz işte yarın polis kontrolü ve olmaz başımı belaya sokamam ben ."
"Tamam o zaman öbür gün bi işi ne olursa olsun bitirin ."
"Tamam o iş bende siz merak etmeyin."
"Tamam."
"Neyse ben gideyim bunun için geldim zaten."
"Tamam öbür gün görüşmek üzere."dedi Selim.
Adam kafasını sallayıp gitti.
Bizde onun gittiğini emin olduktan sonra diğer ekip masaya geldi.

Melis

İnci bana yaklaşıp "ne oldu yarın bitiyor mu?"
"Yok bitmiyor öbür gün olacak yarın polis kontrolü varmış."
"Vay be adam polis kontrolü ne zaman olacak onu bile bilmiyor."
"Evet maalesef."
Biz tekrar önümüze döndük.
Yemeklerimizi yedikten sonra otele gitmek için kalktık.
Arabaya binerken Aslı Meriç'e elini uzatarak imalı bir bakış ardından "öbür gün görüşmek dileği ile Meriç bey."
Meriç tam elini tutacağı anda ani bir refleksle kadının eline ben yapıştım.
"İyi günler Aslı hanım. iyi günler.

Arabaya bindikten sonra Meriç'in ve diğer ekibin yüzünde pişkin pişkin bir gülüş vardı. Bu durumdan en memnun olanda Meriç'ti.
"Ne gülüyonuz ."
"Yok niye gülelim size öyle geldi."
"Bana bakın bana abla diyin yada Melis falan deyin. Resmi konuşmayın benimle."
"Tamam abla ama askeriyede olmaz Albay kızar sonra."
"Lan oğlum herhalde askeriyede rütbe kullanacağız saçma sapan konuşmaya başladın yine kaan "
"Ne biliyim yeng "kelimeyi yutup başka bir şeye çevirdi. "Ne biliyim yani diyecektim."
"Tamam kes sesini de sür şu arabayı."
"Tamam ya kızmayın. Az kaldı zaten."

Yaklaşık 2 yada 3 dakika sonra otele geldik biz indik kaan arabayı park etmeye çalıştı.
Ayağım acıdığı için spor ayakkabımi giymiştim. Bağının çözüldüğünü görünce aşağıya eğilip bağlamak istedim. Ama elbise yüzünden bu pek mümkün olmadı.
Meriç yanıma gelip"ben bağlıya bilirim isterseniz "
"Yok gerek yok ben bağlarım dedikten sonra ilerleme başladım.

Asansöre geldiğimizde ben ilk bindim bağcıklarım hala açım bir şekilde asansörden indim.
En son bu sefer ben inmiştim yanımda yürüyen bir Meriç'le odaya doğru ilerledik ben ondan uzaklaşmak için adımlarımı hızlandırırken bağcıklarıma basmamla kendimi bir kolla tutulmam bir oldu.
"Ben sana dedim bağlıyalım diye."
Önüme eğilirken istemsizce ses tonum yükseldi.
"Bırak Meriç bırak ne olursun bırak. Ben senden uzak durmaya çalıştıkça sen bana daha yakın davranıyorsun."

Bu sefer koşarak odaya gittim kapıyı açtım kapatmak istesemde ayağını kapının arkasına koydu.
Aniden içeri girdi kapıyı sert bir şekilde kapattı. Ve beni kolumdan tutup kendine döndürdü ve kapının girişindeki duvara yasladı. İki eli kafamın yanında duvarda duruyordu.
"Melis ne oluyor sana niye böyle yapıyorsun sen bana . Ne zaman niye böyle yapıyorsun desem ya konu değiştiriyorsun ya da hiç konuşmuyorsun. Bana niye böyle yapıyorsun neden benden uzak durmaya çalışıyorsun?"

"Ya sen beni salak mı zannettin ya heralde. He ne dersin ya da mal mı gördün hangisi?"
"Niye böyle yapıyorsun anlat işte anlat."
"Ya ben senin telefon konuşmalarını duydum. Yok aşkım dayan gelcem. Yok aşkım söyle böyle. Kaç kişiyi oynatmaya çalışıyorsun sen "
"Melis saçmalama istersen o ne demek kaç kişiyi oynatmaya çalışıyorsun.falan ya ".
"Yalan mı Meriç yalan mı?"
"Yalan Melis çünkü benim aşkım dediğim kişi benim kızı kardeşim. Diğer aşkım ise ablamın kızı."
"Ya  yeme beni Allah aşkına ya . Hem zaten bana ne . Çek şu ellerini."
"Çekmiyorum sen beni anlayana kadarda cekmiyecem ."
"Tamam çekme ben beklerim."
"Beklerim diyosun yani."
"Ya sen benimle dalga mı geçiyorsun ya ? Amacın ne Meriç?"
"Bir amacım yok benim senin var mı Melis."
"Var Meriç şuan tek amacım senden kurtulmak. Tek amacım temennim bu."
"Tamam Kurtul o zaman Melis. Sen istesen kırk kere kurtulmuştun burdan."

"Bana bak sen haddini fazla aşıyorsun haberin olsun."
"Haberim var zaten sen merak etme."
Ne kadar yapmak istemesemde aklımdan geçeni yaptım.
Benim böyle bir şey yapmıyaçağımı düşündüğü için işim kolay olurdu.
Kolunun altından doğru çıkıp ayağımı ayarladım ve hızlı bir şekilde üstümden doğru onu yatağa fırlattım.
Başta ne olduğunu anlamayınca bende yanına ilerleyerek
"Beni sakın böyle bir şeyle inkar ettirmeye çalıştırma. Ve benim sinirlerimi deneme aklını alırım öyle dua et yere vurmadım acıdım yine. Anladın mı.
Bavuldan pijamalarımi alıp banyoya geçtim. Hemen üstümdekileri çıkarttıp pijamalarımı giydim.
Makyajımı silip çıktım.
Banyodan çıkınca bu sefer istemediğim manzara ile karşı karşıya geldim. Bu sefer sadece altında bir şort vardı. Üstü ve bacakları çıplaktı.
"Yavaş insan bir sorar giyindin mi diye."
"Ne biliyim bu zamana kadar giyiniyordun diye sormadım."
Kafamı başka tarafa döndürüp yatağıma gittim.
"Yani neden böyle yapıyorsun anlamıyorum ben gerçekten. Yani neye inanmıyorsun ben çok merak ediyorum. Biri kardeşim biri yiğenim. "
"Banane isterse sevgilin olsun bana neden bunları anlatıyorsun."
"O günkü telefon konuşmasından sonra benimle arana sınır koydun .o gün camdan yansımanı gördüm Melis sen neyden bahsediyorsun."
"Ya sen kimsin de benim senin konuşmalarını dinliyorum diye suçluyorsun. Geçerken sadece duydum."
Biz konuşurken resmiyet herşey bitmişti.
"Ya Melis asıl sen beni deli yerine koyuyorsun."
"Ya Allah Allah ne yaptım acaba? Sevgin varken aklının başka kadınlarda olmasını anlayıp söylemem mi sana koydu."
"Bana bak fazla oluyorsun. "
"Ne yaparsın Meriç kurt bana söylesene ya ? Ne yaparsın?"
"Melis kendine gel bence sen . Delirmek üzereyim bak artık."
Burnunun dibine gelerek"delilirsen delir Meriç banane."
Ben söylenmeye devam ettim.
"Sen kendini ne zannediyorsun?"
"Ne zannediyorum biliyor musun Melis?"
"Ne kimsin söylese . Korkma."

Üstüme bir adım atıp beni kucağına alıp duvara çarpması ile dudaklarımdan bir inilti koptu.
Dudaklarını dudaklarıma kitledi.
Nefessiz kalana kadar beni öpmeye başladı. Ne kadar istemiyorum desemde ona uyum sağladım. Elimi ensesindeki yeni traş olmuş saçlara dokunmaya başladım.
Dudağını geri çekti ve anlını anlıma yaslayıp burnunu burnuma sürtmeye başladı."bana bak Melis. Benim hiç bir zaman sevgilim olmadı. Ve kimseye karşı sana hissettiğim gibi bir şey hissetmedim. Anlıyor musun?
O gün konuştuğumda kardeşim ve ablamın kızı. Benim tek sevdiğim kadın sen oldun. Melis beni anlıyor musun?"
Hala duvara yaslı bir şekilde duruyordum.
"Meriç."
"Efendim."
"Bunu bana yapma."
"Neyi Melis neyi yapmıyım?"
"Beni sevme ben ne sevmeyi nede sevilmeyi biliyorum."
"Beraber öğrenelim Melis. Sen bana aşkı öğret bende sana sevgiyi ne olursun bana bunu yapma."
"Ne olursun sende bana bunu yapma Meriç. Ben ve sen olmayız anla bunu. Bende seni sevdim ama sakladım. İçime attım sende öyle yap ne olursun."
Kucağından inmek için kıpırdayınca beni yere bıraktı. Pijamalarımı alıp odadan çıkıp İnci'nin odasına geçtim.
İnci beni karşısında görünce şaşırdı tabi.
"Kızım hayırdır.?"
"Seninle yatıcam."
"Ay iyi oldu bende çok sıkıldım zaten. Sen niye üstünü değiştirmedin hala?"
"Bilmem soru sorma bana olur mu?"
"Tamam sormam gel."
İçeriye girdim kıyafetimi çıkarıp yüzümdeki makyajı sildim. Ve inci ile hiç konuşmadan yattım.
Uyumadım tabi dışarıya baktım.
Gözümden süzülen yaşlar yüzünden sırıl sıklam olan yastığıma baktım. Daha çok ağladım.

Onu istemiyorum dedim. Beni öperken ona eşlik ettim. Elini tutmam dedim tuttum. Uzak durcam dedim durmadım.
Sadece dışarı bakıp ağlamak istedim ve bunu yaptım. Kararımda göz yaşım bitene kadar ağlamaktı.

Meriç

Beni istemediğini söyledi ama bana her yaptığım şeyde eşlik etti. Sinirden delirmek üzereydim. Elimi masaya sertçe vurdum."Allah kahretsin. Allah kahretsin. Niye istemediği bir şeyi ona yaptım ben ona Allah'ım niye."
Sakinleşmeye çalıştıkça daha çok delirdim.
"Şeytan diyo ki git al onu o odadan."
"Uyma şeytana Meriç uyma oğlum."
Daha fazla dayanamadım balkona çıktım. Deliler gibi bağırmak istesemde bağıramadım.

Bölüm biraz kısa oldu ama bir dahaki bölümler daha uzun olacak sizi seviyorum ♥️ ♥️ ♥️




hayatın gerçeği Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin