hayatın gerçeği

18.Bölüm

Bu kurguda ki hiç bir olay Türkiye hükümeti ve yönetmeliği ile ilgili değildir tamamen kurmacadır.

Melis

Sabah erkenden kalktım. Bişeyler atıştırdıktan sonra eşyalarımızı toplayıp İnci ile beraber karargâha indik.
İlk biz gelmiştik. Bende bunu fırsat bilerek inci ile konuştum.
"İnci dün konuştun mu kaan'la?"
"Yok konuşmadım. Bana çok güzel bakıyor Melis. Ya dediğim şeyden sonra benden vazgeçerse?"
"Seni sevmiyodur o zaman bu kadar basit yani."
"Of bugün görevde belki söylerim. Zaman olursa."
"Ne zaman istiyorsan o zaman konuş. Canınıda sıkma."
"Tamam. Melis çok teşekkür ederim."
"Niye teşekkür ediyosun be?"
"Her zaman yanımda olduğun için."
İnci'nin bunu demesi üzerine dayanamadım. Sıkıca birbirimize sarıldık.

Meriç

Evden çıkmak üzere iken annem tarafından durduruldum.
"Oğlum Allah'a emanet olun. Dikkat edin tamam mı?"
"Tamam annem ben sizi müsait oldukça ararım."
"Tamam oğlum. Gelinime selam söyle."
"Söylerim annem."
Anneme bir adım daha atıp sıkıca birbirimize sarıldık.
Çantamı alıp evden çıktım. "Melis inmiştir kesin."dedim ve aşağıya inmeye devam ettim.

Karargâha geldiğimde İnci ile bişey konuşuyordular. Yanlarına doğru ilerledim.
İnci de beni görünce "neyse ben gideyim. Buluşuruz yine."
"Tamam canım." Dedi Melis. Sonra bana döndü."nasıl uyudun bakalım?"
"Sensiz güzel değildi Melis. Senle bir yatsam uyusam herşey düzelecek gibi ama."
"Allah Allah bak sen."
"Neyse konuştu mu bizim çocuklar?"
"Yok konuşmamışlar. İnci korkuyorum beni istemez bırakır gider diye korkuyorum dedi. Bende dedim ki eğer böyle bir şey yaparsa zaten seni sevmiyodur dedim."
"Yani ve kaan öyle bir çocuk değildir. Kaan hiç sevgili yapmadı ama 40 tane sevgili yapandan daha güzel sever kollar."
"Ya işte korkuyorum aşkım. Yan.. "
Sözümü kesti."sen ne dedin az önce?"
"Ne dedim?"
"Benim için bişey dedin."
"Ne dedim be ?"
"Aşkım dedin sen bana."
"Evet dedim. Çünkü sen benim ilk ve tek aşık olduğum kişisin." Dedi.
"Eğer biraz daha önümde durursan hiç iyi olmaz Melis. Gider ayak bişey olmasın."

Demem ile söze girdi"Meriç kudurma istersen. Gider ayakmış. Töbe Yarabbim ya."

Melis

Aslında hoşuma gidiyordu. Ama çaktırmıyordum. Odaya tekrardan giriş yaptım. Bir kaç dağınık yer vardı topladım .saat 5.50 olunca odadan çıkıp toplanma alanına gittim.
Zaten silahım cephanem her Zaman fazlası ile tamdı.
İlk ben geldim ardından Emre ve ekibin diğerleri 5.58 de toplanma alanında oldu.

Turan Albay yanımıza gelince ayağa kalkıp selam verdik.
"Rahat çocuklar. Şimdi göreviniz için zor yada basit diyemeyeceğim. Sizin başarınıza bağlı. Elinizi hızlı tutarsanız erken biter,tutmasanız baya geç biter.
Ayrıca plan Yok. Tamamen sizin zevkinize kalmış. Yanlız unutmayın çocuklar ve kadınlar olduğunu biliyoruz. Çok dikkatli olun. "
"Sağol komutanım " dedikten sonra Turan Albay her zamanki gibi arkasına bakmadan gitti.
Yaklaşık 5 dk sonra gelen helikoptere bindik. Olay yerine gitmeye başladık. Yaklaşık 20 dakika sonra indik.

Olay yeri neresi tam bilinmiyordu ancak bırakıldığımız yere uzak olmadığını biliyorduk.
Yürümeye başladık. Dikkatlice ve sessizce . Neredeyse 1 saat kadar yürüdük . Gelen konuşma seslerini duyunca durduk. Ne dedikleri pek anlaşılmıyordu zaten.

Konuşma sesleri durunca biraz daha ilerledik.
Hepimiz yerimizi aldık. Sıcak bir çatışma olacağı kesindi.
Suriye sınırına hepimiz içimizdeki vatan aşkı ve intikam duygusu ile gelmiştik.
"Kaybettiğimiz her kardeşimiz için hiç bir kurşun boşa gitmeyecek anlaşıldı mı?"dedim sert bir tonda.
"Emredersiniz komutanım."