hayatın gerçeği

24.BÖLÜM

Bu kurguda ki hiç bir olay Türkiye hükümeti ve yönetmeliği ile ilgili değildir tamamen kurmacadır.

Melis

Bugün benim günümdü. Evleniyordum. O gün bu gündü.
Yataktan kalkıp İnci'nin odasına koştum.
"İnci kalk hadi saat 8.00 zaten nikah 10.00 makyajımı yapalım."
Uyku sersemi bir sesle "tamam 5 dakika daha."
"Ya İnci delirdin galiba kalksana."
Ben mızmızlanınca kalmak zorunda kaldı ve kalktı.

Bende hemen banyoya gittim. Elimi yüzümü yıkadım. Sonra odama geçip makyaj çantamı açtım. İnci'nin harika makyajlarını bildiğim için onun yapmasını istemiştim.
"Tamam şimdi kafanı biraz geri yatır."
Onun dediği her şeyi yaptıktan sonra makyajım 20 dakika da bitmiş oldu. Sonra benim elbisemi giydirdi.
Saçımıda yaptıktan sonra hazır bir vaziyette beklemeye başladım .

Daha 1.30 saat vardı.
Evin içinde kendi kendime konuşarak yürümeye başladım.
"Allah'ım çok heyecanlıyım. Of delircem galiba."
İçerden gelen sesle irkildim.semra teyze bağırıyordu.
"Kız töbe de niye delircen. Ağzından yel alsın."
Gülmeme engel olmadım.

Kapının çalması ile iyice gerilmiştim.
"Geldiler Melis geldiler."dedi İnci.

Kapıyı gidip ben açmak istesemde heyecandan sanki ayaklarımı yere sabitlemiştiler.

Kapıdan ilk Meriç arkasından ise ekibin diğer kısmı girdi.

Meriç için Uygun bir elbise olmasada bugün için bir önemi yoktu bu düşüncesinin.

Meriç

Karşımda duran şeyin başta ne olduğunu anlamamıştım. Tam bir heykel gibiydi. Melekler gibi olmuştu, essiz ve harika. Kelimelerim onu anlatmak için yetmiyordu.

"Haǩo mskva muşeni re?"
(Neden bu kadar güzelsin?") Lazca söylediğim şeyi anlar anlamaz yüzünde gülümseme oluştu.
Eşsiz bir gülümseme."

Yanına yaklaştım . Gözüm bacağındaki yırtmaca gitmişti.
Oldukça iddialı bir yırtmaçtı.
"Gerçekten de beni baştan çıkaracaksın değil mi?"
"Yok canım ne alaka?"

Yüzündeki gülümseme ile ona daha çok yaklaştım. Dudağına küçük bir buse bıraktım.

Aylar önce ona deli gibi aşık olacaksın sonrada evleneceksiniz deselerdi , ne alaka der geçerdim.

Elini elimin içine aldım. Odadan yavaş Adımlarla çıkıp nikâh salonuna geçtik.

Alkış sesleri duydukça içimdeki şeyler hareketlendi. İlk defa heyecana kapılmıştım.

Onun sayesinde o duyguyu da tatmıştım.

Onu sandalyenine otutturduktan sonra hemen yanına geçtim.

Nikah memurunun sesi ile heyecan tavan olmuştu.

"Sayın Melis Öztürk iyi günde, kötü günde, hastalık da ve sağlıkda sayın Meriç kurt 'u eş olarak kabul ediyor musunuz?"

Melis hiç beklemeden "eveeet!"demesi ile salonda tekrardan bir alkış sesi yükseldi.

Sonra bana sordu
"Sayın Meriç kurt iyi günde, kötü günde, hastalıkta ve sağlıkta sayın Melis Öztürk 'ü eş olarak kabul ediyor musunuz?"

Melis nasıl yaptıysa bende aynı şekilde hiç beklemeden cevabımı verdim."evet " alkışlar tekrardan coştu. Hakim devam etti.
"Siz şahitler kabul ediyor musunuz?"
"Evet"dedi kaan ve İnci.

İmzaları attık.
"Bende belediyenin bana verdiği yetkiye dayanarak sizi karı koca ilan ediyorum."

Melis