On Dördüncü Bölüm

20 3 0
                                    

Gözlerimi Sena'ya dikmiş uyanması için tepesinde söyleniyordum.
"Ya azra git başımdan bütün gece uyutmadın bırak az daha uyuyayım"
"Onu yağızın suratına telefonu kapatmadan önce düşünecektin kalk artık hadi daha kahvaltı yapıp Fatih'lere gideceğiz"
Fatih adını duyar duymaz gözlerini açtığında kocaman gülümsedim.
Sonunda onu uyandırabildiğim de mutfağa geçip hızlıca birşeyler hazırlayıp yedik.
Fatih bizi almak için gelince yanımıza eşyalarımızı da alıp evden çıktık.
Bu sıcakta erkenden hazırlansam da akşama kadar makyajımın bozulacağını bildiğimden fatihlerde hazırlanmak daha mantıklı gelmişti.
Handan teyze bizi kapıda karşılarken sena çekinse de handan teyze en az bana olduğu kadar ona da çok sıcak davranmıştı buda Sena'nın biraz rahatlamasına yardımcı olmuştu.
Halbuki tanıdıkça bu kadar utanmasına gerek olmadığını anlayacaktı.

İçeri geçtiğimiz de Handan teyze
"Akşam için her şeyi hazırlattım azracım için rahat olabilir" dediğin de
"Çok teşekkür ederim handan teyzecim"
"Teşekkür konusunu geçtiğimizi sanıyordum" diye tembihleyince ağzıma fermuar çekiyormuş gibi yaptığım da güldük.
Handan teyze ve sena ile arka bahçeye çıktık.
Konuşmalarından fark ettiğim kadarıyla Handan teyze Fatih ve Sena'nın arasında bir şeyler olduğunu seziyordu ama onlar açıklamadan bir şey söylemek istemiyor gibi görünüyordu.
Yine de sena'ya çok sıcak yaklaşması benide sevindirmişti.
Arka bahçede oturup kahvelerimizi içtikten sonra handan teyze hazırlanmamız için bizi yalnız bıraktı ve misafir odasına gidip giyindik.
Üzerime krem rengi beyaz tam diz altımda biten kalem bir elbise giymiştim.
Kolları tül fakat tüllerin de çiçek işlemeleri vardı.
Kare yaka olduğundan boynuma kolye de takıp kulaklarımda boş kalmasın diye küpeleri mi takarken Sena bana dönüp
"Makyaj ve saçtan sonra harika olacaksın, yağız dönüp bir daha bakacak" dediğinde tebessüm ettim.
Odanın kapısı çaldığında Handan teyze "kızlar girebilir miyim" diye sorunca
"Tabiki handan teyze gel" dediğim de kapıyı açtı
Arkasında duran kadını gösterip
"İkinizin de saçlarınızı ve makyajınızı İrem halledecek ona güvenebilirsiniz"
Minnetle handan teyzeye bakarken buna gerek olmadığını söyleyecektim ki Sena benden önce söze girerek
"Benim için gerek yok teşekkürler azra hazırlansa yeterli" diyerek gülümsediğin de
Handan teyze
"İtiraz istemiyorum ikinizde akşam yemeğine gecikmeden hazırlanıp aşağı inin" diyerek İremi odaya geçmesi için yönlendirdikten sonra kendisi aşağı indi.

Saçlarımı ensemde abartıdan uzak zarif bir topuz yaptırırken önlerde birer tutam bıraktırdım.
Benim aksime sena normal su dalgası isteyerek saçlarını salınık bıraktı.
Makyajımda da çok koyu renkler yerine ışıltılı bir göz makyajı istediğim de artık hazırdım.
İkimizin işi de bittiğinde aşağı inerken merdivenlerde Fatih'i görünce duraksadım.
O ise merdivende dikilmiş arkamdan gelen Sena'yı izliyordu.
Yanına indiğimde Fatih'in gözlerine doğru elimi salladığım da kendine gelip "Çok güzel olmuşsunuz" diyebildi.
"Ben sizi biraz yalnız bırakayım" diyerek ilerliyordum ki Sena arkamdan
"Bekle beraber geçelim" dediğin de gözlerimle onaylayarak merdivenden inerek aşağıda durup onu bekledim.
Birkaç dakika sonra indiğini görünce
"Yanakların kıpkırmızı böyle girersen Handan teyze anlar" diye alay ettiğim de uğraşma sırası bendeydi.
"Birazdan yağızlar geldiğinde görüşürüz canım" verdiği cevap karşısında bir şey diyemedim.
Haklıydı cadaloz.

Handan teyze ve tamer amca masada oturmuş yemek için bizi bekliyorlardı.
Masaya ilerlediğimiz sırada
"Ahh tamer şunların güzelliklerine bak, su gibiler"
Handan teyzenin iltifatı karşısında dudaklarım kıvrılırken
"Teşekkür ederiz handan teyzeciğim" derken Sena da teşekkür ettiğini mırıldandı.
Masaya oturduğumuz da
"Kızlar üzerinize bir şey dökmeyin sakın dikkat edin"
Umarım diye geçirdim içimden.
"Kızları böyle konuşarak daha fazla strese sokma Handan, kızlar siz bakmayın ona"
Tamer amca gülümseyerek bize bakarken aslında o kadar heycanlıydım ki üzerime şurada yemek döksem hiç şaşırmazdım.
Fatih'te geldiğinde yemeğe başladık.
Handan teyzenin yemekte Sena'yı daha yakından tanımak istercesine sorduğu sorular gözümden kaçmadı.
Onun dışında tamer amcadan beklemediğim bir şekilde ara ara yağızı öven cümleler duydum.
İçimdeki heyecandan dolayı çok bir şey yiyemedim.
Masadan kalkıp oturmaya geçtiğimiz de kucağımda birleştirdiğim ellerimle sürekli tırnaklarımın kenarıyla oynuyordum.
"Azra kızım gel eksik bir şey varmı bakalım"
Handan teyzeyle birlikte kalkıp mutfağa doğru ilerlerken koridorda bir anda durup bana döndü ve ellerini omuzlarıma koyarak
"Birazdan stresten düşüp bayılacaksın diye ödüm kopuyor" gülen gözlerle bana bakan handan teyzeye
"O kadar çok mu belli ediyorum" dedim mahçupca
"Ahh hem de ne belli etmek, bende tamerin beni istemeye geleceği gün senin gibiydim" diyerek güldüğün de bu söylemini gözümde canlandırmaya çalışırken zihnimde handan teyzenin gençliği oluşunca bende gülümsedim.
"İyi kıza benziyor" dedi içeriyi işaret ederek
Sena'dan bahsettiğini biliyordum mutfağa doğru adımlamaya başladığımız da
"Fatih'ten sonra en yakınım diyebilirim"
"Sen öyle diyorsan eğer Fatih bana doğru gelin adayını getirdi desene" deyip kıkırdayınca handan teyzeyle bunu konuştuğumuza inanamasam da ona eşlik ederek gülmeye başladım.
"Seninle Sena'yı istemeye gideriz artık" dediğinde gözlerim kocaman açılırken
"Bakma öyle Azra, Fatih'i ve Sena'yı sabahtan beri izliyorum gözlerinden tanırım o duyguyu"
"Eski mesleğin psikolog mu handan teyze herkesin gözünden her şeyi okuyabiliyorsun korkmaya başladım" alayla söylediğim sözlere gülerken
"Bak bakalım eksik varsa söyle"
İlerlerken mutfakta gördüğüm hazırlıklarla ağzım açık kaldı.
İkramlıklardan yağıza götüreceğim kahve fincanına kadar her şey düşünülmüş ve hazırlanmıştı.
Dönüp handan teyzeye sarılırken
"Çok ama çok teşekkür ederim ben ne diyeceğimi bilemiyorum hepsi çok güzel"
"Annen de burada olsa her şeyinin tam olmasını isterdi eminim ki keşke onunla tanışabilseydim ne kadar güzel bir evlat getirmiş bu dünyaya."
"Annem" diye kısık çıkan sesimle başka bir şey söyleyemedim.
"Rabbim benden bir evladımı aldı seni gönderdi. Hiçbir şeyin eksik olmasın istedim. Çok mutlu ol kızım"
Geri çekilirken
"Annemi çok küçükken kaybettim. Ona dair hatırlayabildiğim tüm anılarda babamın kötü izleri var. Ama sizinle tanıştıktan sonra bir aile sıcaklığının nasıl olması gerektiğini gördüm, öğrendim. Bana hep bu ailedenmişim gibi davrandınız. Hakkınızı asla ödeyemem." konuşmaya devam edecekken handan teyze de dolmuş gözleriyle gözlerime bakarken eliyle susturdu.
"Tamam sus yoksa birazdan bu güzelim makyajın bozulacak ve rimelin akmış bir şekilde açacaksın kapıyı"
Gülümserken dolan gözlerimden yaş akmaması için ellerimi yelpaze gibi sallarken bakışlarımı tavana doğru çevirdim.

Ait olduğum yer +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin