Ufak Bir Çizik

148 12 15
                                    

Eve geldiğimde ilk işim banyoya girmek oldu.Kıyafetlerimden kurtulup bu yorucu günün ardına kendimi sıcak suyun altına attım.Aslında kesinlikle soğuk bir düş almam gerekiyordu çünkü o gördüklerim idrak edebileceğim cinsten değildi.Allah'ım o nasıl kaslardı öyle!

Derin bir nefes alıp kendimi düşüncelerimden itmeye çalıştım.Banyodan çıktıktan sonra odama doğru çekildim.Pijamalarım yerine bir etek ve üzerine tişört giydim.Her an bir baskın ile karşılaşabilirdik.Kıraç baskını.

Saçlarımı kurulayıp maşa ile doğal görünebilecek bir şekil çizdim.Ardından ise dudağıma pembenin hafif kırmızıya kayan tonlarından bir ruj sürdüm.Gerçekten çok doğalsın şuanda Alis!

Başka bir makyaj malzemesi sürmedim suratıma.Masadan kalkarak ufak bir parfüm sıktım.Kapı çalınca da 'Aaa Kıraç sen miydin?İnan hiç bilmiyordum hatta inan senin için saatlerce hazırlanmadım' çok saçmaydı!

Koltuğa oturup televizyonu açtım.Akşam boş boş televizyonda gezinmek kadar güzel bir aktivite yoktu bence.Bu yüzden adını,soyunu,sopunu bile bilmediğim bir kanaldaki yabancı diziyi izlemeye başladım.Bacaklarımı birbirine dolayıp bağdaş pozisyon aldığımda tam izlemeye başlamışken kapı çaldı.Bu öylesine açtığım ve içinde çoğunlukla 'lanet olsun,ah tanrıya şükür' gibi kelimeler duyacağım bu diziyi kapatma gereği duymadan yerimden kalktım.

Kıraç Gelmişti!

Derin bir nefes alıp kapının kulpunu büktüm.Asker üniformasını çıkartıp ve sanırsam banyoya girmişti.Üzerinde kaslarını belli eden bir tişört altında ise bir kot pantolon vardı.Anlaşılan Kıraç üniforma dışında spor giyinmeyi seven biriydi.İnip kalkan göğsümün içindeki kalbi suçlamayı boşverip ona gülümsedim.

Kollarımı boynuna doladığımda eli belimi sardı.Bana göre bu çok hoş bir hareketti.Kesinlikle belinden tutmaya zaafım vardı.Kibar bir davranışın yanında beni oldukça etkilediğini de söyleyebilirdim.Tam yanağına bir öpücük kondurmak için o tarafa yöneldim ki kafasını çevirip dudaklarını önüme sundu.

Gözlerim şaşkınlıkla aralanırken takmayarak yanağının olduğu tarafa gitmeye çalıştığımda önünü hep dudakları kesiyordu.Terbiyesiz adam!Onu dudağından öpmemi istiyordu.Bizim duşta kurduğumuz hayalleri düşün Alis sence o kadar sa masum değiliz değil mi?

Yakışıklı suratı hep önüme çıktığında kaşlarımı çattım."Kıraç bırakana yanağını öpüceğim!"dediğimde anlamıyormuş gibi iki saniye yüzüme baktı.

"Akraban mıyım ben senin Alisa?Öpsene kızım işte dudağımdan"diyerek tekrar dudaklarını önüme serdiğinde ağzının üstüne hafif bir tokat geçirdim.Bu kesinlikle uyarı amaçlıydı.

"Yok kurbanlığımsın Kıraç.Sapıklaşma getir yanağını da öpüyüm"dediğimde dudakları hâlâ vurduğum pozisyondaydı.Belimdeki eli sıkılaşırken ona daha çok çekildim.Allah'ım üst katta bir terörist vardı ve biz burada neler yapıyorduk!

"Yavrum yalnız o vurduğun yere dikkat et derim.Öpmem için yalvarırsın"kaşlarımı kaldırdım.

"Hadi ya!Salak salak konuşma bir kere öpüceğim yanağından"diyerek elim ile küçük bir miktarı işaret eder gibi havaya kaldırdığımda gözlerini devirdi.

"Yanaklarım yok.Uçup gitmişler hepsi"bir çocuğa anlatır gibiydi.Sonra dudakları tekrar eski pozisyonu aldı."Hadi öp dudağımı"gözlerimi büyüttüm.

"Sen iyice terbiyesiz bir adam oldun.Ne oluyor senin sert yapına be!"dediğimde boğazını temizledi.

"Sert mi olmamı istiyorsun?"dediğinde yaptığı aşırı samimiyetten dolayı başımı salladım.O da benim cevabıma karşılık başını sallayıp dudağını dişledi."Peki.İstediğin gibi olsun"dediği gibi belimdeki eli ile beni geriye çekip içeri alması bir oldu.Sırtım kapanan kapı ile buluşurken yüzlerimiz oldukça yakındı.

BOZUK SAATHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin