Özgür Müyüz? Tutsak Mı?

96 10 12
                                    


Özgür Müyüz? Tutsak Mı?

Bu soruyu aklımdan defalarca kez geçirdim.Ben hangisiydim?Biz hangisiydik?Ben tutsak taraf mıydım yoksa demirliklerin diğer tarafında mı?Ellerimdekiler kelepçe miydi yoksa zihnim bana oyun mu oynuyordu hiçbir fikrim yoktu.Ama bildiğim tek şey özgür olmadığımdı..

Ben özgür değildim.Ben,biz olunca özgürdüm...

Balkonun demirliklerinden sarkıp kahvemi içerken bugün de havanın kötü olması beni hiç hoşnut etmemişti.Yağmurlu havalar dışında soğuk havalardan pek hoşnut olmazdım.Derin bir nefes aldığım sırada gözlerim etrafı yokladı.

"Gı deme zaten o kızın gözü dışarlardaydı.Hayırsız köpek!"Fazilet'in sesini duymak bile beni anımın içine sıçtırtsada takmamaya çalıştım.Dün bu balkonda Kıraç ile geçirdiğimiz vakitler aklıma gelince yüzümde bir gülümseme oldu.Fakat bu yukarıdaki konuşma ile çok kısa sürdü.

"Bugün bunu yapan yarın neler neler yapar Fazilet!"diyen başka bir ses karşı binadan geliyordu.Bir de bağırarak konuştuklarından nefes almak bile zor hâle geliyordu.

Yukarı baktığımda Fazilet'e ters bir bakış attım.Gözleri bana dönerken çıtladığı çekirdeğin çöpü suratıma gelirken sinirli bir şekilde elimle kenara attım.

"Düzgün çıtla şunu!Üzerime de atıp durma!"bana ters bir bakış attı.Ardından ise omuz silkti.

"Benim binam değil mi?İstediğim yere atarım sanane!"öfkeli bir soluk verdim.Benimle uğraşmayı seviyordu ama bu kadarı da fazlaydı.

"Gı bu senin gelin falan mı?"diye karşı binadaki kadın lafa atladığında başımı yukarı kaldırıp ona baktım.Gerçekten ikisi de katlanılmazdı.Üzüm üzüme baka baka kararır derlerdi ya Fazilet yıllardır bunu da çürütmüş olmalıydı.Ya da bilmiyorum bunlar belki doğuştan da böyleydi.

"Salak mısın Necibe benim çocuğum mu var?Çocuksuz hayatın rahatlığını sürüyorum"dediğinde kendimi tutamayıp kahkahayı bastım.

"Artık adam ne gördüyse seni bırakmış gitmiş orada"dediğimde bana iğrenç birşeymişim gibi baktı.Ardından ise çekirdeklerinin yarısını balkonuma doğru döktüğünde dudaklarımdan ufak bir çığlık koptu.

"Terbiyesiz!Defol evimden!"dediğinde omuz silktim.Fazilet'e kirayı erken vermiştim çünkü beni o zamanlar evinden kovmak ile tehdit etmişti ve ben bir iddianın peşinde olduğum için mecburen vermiştim.Salak karı her geçen zaman daha da zam yapıyordu.

"Asla.Seni o toprağa gömene kadar burdayım!"dediğimde gözlerim onun gibi meydan okurcasına kısıldı.Pencerenin açık yerinden sarkarken biraz daha çekirdek attı üzerime.

"Ben senin anan gibi buruşuk muyum gız!Senin yedi sülaleni gömerim o toprağa.Çık git evimden!"

"Sen benim gibi enayiyi zor bulursun.Her seferinde senin küflü evinde zamlara tutsak kalıyorum!Ayrıca çıkmıyorum evinden!"diye bağırdığımda yüzünü buruşturdu fakat yüzünde bir gülümseme de eksik olmamıştı.

"Doğru gı senden büyük enayi mi var bu memlekette"dedikten sonra diğer binadaki kadına döndü."Necibe vallaha iyi ki zengin değiliz ha ya bunlar gibi mal olsaydık"dediğinde ikisi de aynı anda kulaklarını çekiştirip camın köşesindeki mermere vurdu.

"Tövbe"dedi Necibe adlı kadın.Onlara gözlerimi devirirken tekrar Fazilet'e doğru döndüm.

"Bir çıkarsam evinden görürsün enayiyi"diyerek tehdit ettim onu.Çekirdeği ağzında çitleyip kabuğunu da balkonuma attı."Ayrıca şu çekirdeklerine de mukayet ol!Yemin ederim evine fare doldururum"

BOZUK SAATHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin