27. HER ŞEYİN EN BAŞI?

311 53 3
                                    




Instagram/ bermevina
Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayalım🤍
İyi okumalar!

♪Good For You, Selena Gomez

İçtiğim her bir ilaç için kendime teşekkür ediyordum çünkü o olaydan sonra- ne kadar sakin kalınabiliyorsa o kadar- sakin kalabilmemi sağlayan şeyler, onlardı. Babamın yanına gitmek için yola çıkmadan hemen önce, babamın arkadaşı Erdem Amca'yı arayarak ihbarda bulunmuştum. Bu süre boyunca Mahir sessiz bir şekilde, kollarını göğsünde birleştirip, sabırla beklemişti. Şimdide arabadaydık, babamın yanına gidiyorduk ve ikimizde oldukça sessizdik. Bir şeyler düşündüğü çok belliydi çünkü ne zaman bir şeyler düşünse, yüzükleriyle oynardı. Kırmızı ışıkta durmuş yeşil ışığın yanmasını bekliyorduk ki, telefonum çaldı. Arayan Zara idi.

Kahretsin, ona olanlardan bahsedememiştim bile. Telefonu dördüncü çalışta açtım. Mahir'in gaza basmadan önce bakışları bir saniyeliğine bana döndü. "Efendim?" Stresten elbisemin eteğini sıkıyordum. "Lalin! Nerdesiniz siz kızım? Evinin önünde o kadar çok polis arabasını görünce ne kadar korktum haberin var mı?" Nefesimi vererek yutkundum. "Evet, şey biz-" Zara arkadan gelen gürültülerin arasından konuştu. "Baban da burada, siz mi-" Nefesimi tuttum. "Ne?" Biraz fazla yüksek çıkan sesim ile Mahir arabayı telaşla kenara çekti. "Geri dönmemiz gerekiyor." Şaşkınlık içinde Mahir'e elimle işaret ettim.

"Neler oluyor? Lalin." Elimi istemsizce kalbimin üzerine götürdüğümde, Mahir beklemeden geri döndü. "Geliyoruz." Zara'nın cevabını bekleyemeden telefonu kapattım. "Babam, ekiple birlikte bizim eve gelmiş." Mahir'in bakışlarındaki telaş, şaşkınlığa dönüştü.

On dakika kadar sonra evimin önündeydik. Mahir'den önce arabadan inerek, beklemeden evin önünde duran onlarca polisin arasında, gözlerim babamı aradı. "Lalin! Bekle." Mahir arabadan inerek peşimden koşturdu. Heyecandan yüzüne bakamadığım polisin sesi sol tarafımdan geldi. "Durun hanımefendi, buraya giremez-" Yutkunarak aralık dudaklarla, evimin kapısının önünde dikilen tanıdık bedene baktım. "Baba." Dudaklarımın arasından kaçan nefes ile beni tutan polisin kolunu ittirdim. "Baba!" Öyle hızlı hareket ettim ki neredeyse düşüyordum. Babam yavaşça arkasını döndüğünde, beklemeden boynuna atladım. "Kızım." Elleri saçlarım bulduğunda, gözlerimden akan yaşları tutamadım.

"Baba... Neredeydin? Bunca zaman..." Hıçkırıklarımın arasında konuşmaya çalışıyordum. "Lalin baban-" Babamın bir elini sırtımdan çekerek Mahir'e doğru kaldırdığını hissetim. "Ben İyiyim." Hızla kendimi geri çektim. Siktir, unutmuştum. Babam yeni yeni toparlıyor olmalıydı. "Baba ben... çok özür dilerim senin-" Babam beni kendine çekerek kolunun altına aldı. "Özür dileme güzel kızım. İyiyim ben." Damarlarımda dolaşan öfkenin nereye gittiğini bilmiyordum bile.

Mahir babama attığım gergin bakışları fark ettiğinde, elini enseninde gezdirerek bir kaç adım geri gitti. "Ben sizi yalnız bırakayım." Ona ufak bir tebessümle baktığımda, karşılık olarak bana gülümsedi. Babamın kolunun altından çıkarak, onunla yüz yüze geldim. "Arabada konuşalım." Babam eliye kaldırıma park edili halde duran gri Volkswagen'i işaret etti. Başımı sallayarak, arkasından arabaya doğru yürüdüm.

Babam sürücü koltuğuna oturduğunda, ben de beklemeden yanına oturarak bir şeyler söylemesini bekledim. Stresten tırnaklarımla oynuyordum.

"Lalin ben-"

"Baba ben-"

Aynı anda konuştuğumuzda gülerek bakışlarımı babama çevirdim. "Önce sen." Babam başını olumlu anlamda sallayarak ela gözlerini bana dikti. "Biliyorum, şimdi sana anlatacaklarımın hiç biri yaşadığın şeyleri geri alamayacak güzel kızım ama..." Babam nefesini vererek bakışlarını ileriye dikti. Onu polis üniformasının içinde görmeyi tahmin ettiğimden daha da çok özlemiştim. "...Belki bana olan kırgınlığın biraz olsun azalır." Dudaklarımı birbirine bastırarak söyleceklerini bekledim. "Olanların ne kadarını biliyorsun bilmiyorum, o yüzden sonra seni de dinleyeceğim." En az benim kadar gergindi. Bunu hissedebiliyordum.

MİNTHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin