11. TEHDİT

599 79 8
                                    




Instagram/ bermevina
Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayalım🤍
İyi okumalar!


♪do re mi, blackbear



Uzun zamandır görmediğiniz kabuslar, uykunuza misafir olduğunda, titreyerek uyanırdınız.

Geri yatacak gücü bulurdunuz ama...

O kabus er geç biter, terk ederdi zihninizi. Sonrasında o his kalırdı, ürperirdi vücudunuz. Üşüyorsunuz sanardınız fakat olan tek şey, terk ettiğini sandığınız kabusların soğuk varlığı olurdu.

Onları yakalayamaz ya da kovamazdınız. Bazen de tam tersi olur, soğukluk hissi yok olup giderdi. Onun yerine şiddetli bir sıcaklık kavururdu vücudunuzu.

Terli alnımı silerek, üzerimdeki battaniyeyi, üzerimden attım. Ne gördüğümü hatırlamıyordum fakat ne gördüysem sıçrayarak uyanmıştım.

Başımın ucunda duran komodinin üzerinden, su bardağını alarak, için de ki suyu kafama diktim. Biraz olsun hararetim hafiflemişti.

Yataktan çıkarak, banyoda elimi yüzümü yıkadım. Dün makyajımı çıkarmadığımdan, yüzümdeki makyaj akarak çirkin bir görüntü oluşturmuştu. Makyaj temizleyici ile yüzümü sildikten sonra, dişlerimi fırçalayarak banyodan çıktım.

Merdivenlerden inerken, güzel bir koku burnuma doldu. Mutfağa girerek baktığımda, babamı şarkı mırıldanarak omlet yaparken buldum. "Günaydın." Babam yerinde sıçrayarak arkasını döndü. "Lalin, ne zaman uyandın kızım?" Esneyerek sandalyeyi çekip oturdum. "Biraz önce." Babam tavayı alarak önüm de duran tabağa, sıcak omletin bir kısmını koydu.

Kaşlarını çatmış bir yandan da bana bakıyordu. "Emin misin? Gece hiç kalktın mı?" Bu sefer kaşlarını çatan taraf bendim. "Emin miyim? Tabi ki eminim baba, gece falan da kalkmadım." Babam karşıma oturarak omletinden bir çatal alarak konuştu. "Sabaha karşı bir ses duydum, uyku tutmadı uyandın sandım." Kaşlarımı kaldırarak gözlerimi büyülttüm. "Nasıl bir ses?" Babam iki lokmada omletini bitirmiş, çayını içiyordu. "Cam kapama sesiydi sanırım." Çayını bitirerek masadan kalktı. "Ben çıkıyorum güzelim, sana afiyet olsun." Bana yaklaşarak yanağımdan öptüğü sırada konuştum. "Nereye?" Ceketini giydikten sonra, ayakkabılarını giymeye başlarken konuştu. "Arabayı sanayiye götürceğim, sonra da Erdem amcanlara geçerim." Erdem amca, meslektaşlarından biriydi. Görmediğini bilerek başımı salladım. Bir kaç saniye sonra kapının kapanma sesi geldiğin de, masadan kalkarak odama çıktım.

Mahir

Gün içinde bilmem kaçıncı kez, yaralı bacağıma pansuman yapan Mert'i izliyordum. "Abicim hareket ettirmesene şu bacağını." Oflayarak elimi saçlarımdan geçirdim.
"Sen de çabuk hallet şu pansuman faslını."

Neredeyse iki haftadır hiç yataktan çıkmadığımdan, iyice huysuz bir adam olmuştum. Mert bana bakarak başını iki yana salladı. "Valla yeter ya, çağırıcam Lalin'i o çeksin senin çileni." Uzanarak başına bir tane geçirdim. "Çağır da, kırayım o elini." Mert bir eliyle kafasını ovuşturdu. "Ne vuruyorsun be!"

O pansumanı bitirmeye çalışırken, bir kez daha geri çıkmak üzere, mesaj kutusuna girdim. Bir yanım ona mesaj atıp hesap sormak istiyordu. Yine de gitmek istediği için onu suçlayamazdım.

Bu, o gün ki hareketine halen bir anlam verebildiğim anlamına gelmiyordu.

"Oh be, bitti şükür. Fıtık oldum fıtık." Gözlerimi devirerek mesaj kutusundan çıktım. Biraz daha bu yatakta kalırsam, kıçım buraya yapışacak diye korkuyordum.

MİNTHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin