15

7 1 0
                                    

Bebişler amk ben geldim
Watty kapanınca oh iyi oldu ergenler diyenlere ben boydan giriyim.

İyi okumalar

Uyanalı üç gün olmuştu. Hala dikişlerim sızlıyordu. Genellikle kurt adamlar vurulma gibi vakalarda bir hafta içerisinde iyileşirlerdi lakin kurdum olmadığı için iyileşme sürecim normalinden daha yavaş ilerliyordu benim.

Gözlerimi açtığımda Seokjin hyung ve jimin vardı, hyung direkt Tanrıya teşekkürlerini sunarken ağlak bebek Jimin hemen ağlamaya başlamıştı. Hoshi, Mingyu ve diğer erler geçmiş olsun dileklerini sunmaya gelmişlerdi yanıma.

Seokjin hyung hastaneye durumu bildirmiş ve hastane ise benim yerime yeni doktor göndereceğini söylemişti.
Şimdi ise onu karşılamaya gidiyorduk.

"Kook niye geliyorsun deli ettin beni sabahtan beri. Ne inat adamsın be." Jimin koluma girmiş bir yandan benimle ağor ağır yürürken bir yandanda bana kızıyordu.

"Sen o dikişleri patlat bak ben sana napıyorum. Dikmemki bi daha hıh!"
Seokjin hyung ise önden homurdana homurdana sitemlendi. İkisinede kıkırdadım.

"Ama canlarım üç gündür yatmaktan çok sıkıldım hem gelecek olan doktoru merak ediyorum."

"Of kurt var götünde." Hyung'un dediği ile kahkahayı bastım.

"Gerçekten Jin hyung hastane neden söylemedi kimin geleceğini."

"Valla hiç bir fikrim yok canım bizimkilere akıl erdiremiyorum."

Piste varmıştık. Yoongi hyung bizi uzaktan görmüş ve yanımıza yürümüştü. Hoshi ve Dokyeom ise bizimke beraber duruyordu.

Kadrajımıza giren askeri uçak ile rüzgar yüzümüze uçuştu, öğlen vakti burasının kavurucu sıcağına bu rüzgar ilaç gibi gelmişti.

Uçak indi ve kapıları açıldı, içerisinden bir asker birde tam seçemediğim bir silüet yürümeye başladı. Asker önde doktor yanından yürüyordu ama arkada birisi daha vardı. Askerin koca cüssesinden kim olduğu anlaşılmıyordu.

"Ben mi yanlış görüyorum yoksa gelen asker Minho mu?" Mırldanmamla Jimin bağırdı.

"Jinsung!"

"Hyunglarımm!"

Onları görmemiz üzerine şaşırdık. Bize doğru yürüdüler, Han hemen üzerimize atladı sıkıca sarıldık hep beraber.

"Hoşgeldiniz.."

"Hoşbulduk Kook hyungie!"

"Hoşbulduk Jungkook hyung."

Minho'nun arkasındaki kişi hala çıkmamıştı, Seokjin hyung hareketlenip arkaya doğru baktı ve donup kaldı. Yüzü kireç gibi oldu anında. Kaşlarımı çattım. Bir şeyler dönüyordu.

"Minho.. arkandaki kim?"

Sorum ile gelen ikili anında gerildi, Seokjin hyung hızla yutkundu ve Yoongi hyung ile bakıştılar. Kesinlikle bir şeyler dönüyordu.

"Jungkook hyung.. çekileceğim ama lütfen sakin ol. Olur mu?"

Kafam karıştı, sinirlenmeye başlıyordum.

"Minho, arkandaki kim dedim."

Tam konuşacakken geri vazgeçti ve adımını sola attı, arkasındaki beden gün yüzüne çıktı.

Gördüğüm şey ile dünya ayaklarım altından kaydı.

Hoseok.

Ve kucağındaki Vien.

You are everythingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin