(5)

135 19 8
                                    

Bi tık geç geldim galiba👀❤️❤️




San- burda çalışan yeterince insan var, değil mi? Ama benim içinde olmalı. Bilirsin, gel götür işleri

Seonghwa- anlıyorum efendim

San- tamam, yani bunu kabul ediyorsun ?

Seonghwa- .......

.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.

Han- bekle bi dakika

Seonghwa- ne oldu?

Han- bay San, kahvesini şekersiz içiyor. Başını belaya mı sokmak istiyorsun?

Seonghwa- ahh, üzgünüm bilmiyordum. Söylediğin için teşekürler.

San, seonghwa'ya kendisine hizmet etmesi için teklifte bulunmuştu. Seonghwa kabul etmişti. Sonuçta kovulma ihtimalini düşündü ve şuan borç içinde yattıkları aklına geldi. Ne olursa olsun bu işten vazgeçemezdi. Bu yüzden San'ın söylediklerini kelimesi kelimesine yerine yetirmek gerekiyordu.
....

.
.
.
.
.
.
.

Kapıya doğru gitti ve tıklattı. Gel sesi duyduğunda kapıyı açıp yavaşça içeri geçti.

Seonghwa- efendim, kahveniz.

Ancak San'ın içerde olmadığını fark etti. Onun yerine başka bir kişi vardı. San'ın misafiri olmalıydı diye düşündü.

Kimsung- San, telefon görüşmesi yapıyor. Buraya bırakabilirsin

Seonghwa- tamam

Masaya doğru yürüdü ve tepsideki kahveyi masanın üzerine bıraktı. Tam da gitmek üzereyken;

Kimsung- burda çalışan mısın yoksa San'a özel mi?

Seonghwa- bay San'ın özel çalışanı

Dedi ve hafifçe eğildi.

Kimsung- hmm, choi San'a özel demek

Seonghwa başını salladı

Kimsung- peki ya başka mekanlarda da bulunuyor musun?

Seonghwa- hayır sadece burda

Kimsung- benimde buna benzer bir yerim var. istiyorsan boş zamanlarında oraya uğraya bilirsin

Seonghwa- teklifiniz için teşekkürler, ama böyle iyi

Kimsung- ama geliri de çok olur, düşün derim.

Seonghwa, adamın zorlayıcı tavırlarından son derece rahatsız olmuştu.

Seonghwa- gerek yok, burda yeterince alıyorum zaten

Kimsung- ama yine-

Konuşmasını bölen şey odaya dalan beden olmuştu. San, yüzünde kızgın ama bir o kadar da önemseyici tavırlarla seonghwa'ya doğru yürüdü. Seonghwa, az önceki konuşmalarını duyduğunu düşündü.

San- neler oluyor burda?

Kimsung- hiçbir şey, sadece konuşuyorduk.

San, adamı izledikten sonra seonghwa'ya doğru döndü

San- sen git

Seonghwa, başını salladı ve kapıya doğru gitti. San, gidene kadar gözleriyle takip etti, çıktığında bakışlarını çevirdi ve gürültü bir şekilde masasına oturdu.

Kimsung- çalışanın gördüğüm kadarıyla sana çok sadık.

San- bundan şüpen mi var?

Kimsung- hayır yani-

Konuşmasına fırsat bırakmadan;

San- bence bir an önce hurda yığınına dönmüş, ucuz mekanına birkaç çalışan bul derim.

Kimsung- beni yalnış anladın, San. Sadece teklif ettim çalmadım ya.

San- her neyse.

San- git ve bana yeni tapo'ları getir. Ve unutmadan tekliflere önceden göz atmıştım ama sen de baksan iyi olur. Sorun çıkmasını istemiyorum.

Kimsung- tamam, San.

***
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.

Seonghwa- hayır bi başkası gitsin, neden ben?

Han- çocukluk yapma, Seonghwa.

Seonghwa- lütfen, hem benim eve erkenden dönmem lazım.

Han- bak, Bay San bu gün bu dosyalar için uzun süre bekledi. Bu onun için çok önemli ve senin getirmeni istiyor, bunun nesi yalnış? Onun özel çalışanı değil misin?

Seonghwa- ama-

Han- al bunları ve git. Taksi dışarıda.

Seonghwa, pes etti ve dosyaları aldı. Gitmesi gerekiyordu ama söz konusu San, olunca endişeleri daha da arttı. Ona hala güvenmiyordu. Ama o bir yola çıkmıştı ve sonuna kadar gitmeli olduğunun farkındaydı. Endişesine hakim oldu ve oflaya puflaya mekandan çıktı

***

.
.
.
.
.
.

Seonghwa- vay canına

Kocaman villanın karşısında dili tutuldu. San'ın zengin olduğunu biliyordu ama bu kadarını da beklemiyordu. Şimdiye kadar gôrdüğü en güzel şey olabilirdi. Aslında o kadar da büyük değildi ama küçük olmasına rağmen çok şıktı .

Seonghwa, kapıya gidip zili çaldı. Ama beklediği gibi kapıyı açan hizmetçilerden biri değildi.....
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.

Artık konuya geçmenin vakti geldi.🫢
Umarım beğenirsiniz💟

HORNY *SANHWA*Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin