❤️
Seonghwa- teşekkür ederim, zahmet edip buraya kadar geldiğiniz için.
Taehyun- Buna gerek yok. Durumunun sebebi benim, o kadarını da yapmak zorundayım.
Kapıya yaklaştıklarında Seonghwa, birkaç kez çaldı. Bir süre bekledikten sonra kapı açıldı ve annesi dışarı çıktı.
Seonghwa- anne
Annesi, sevinçle oğluna sarıldı.
Anne- oğlum, nerdeydin? Dün geceden beri sana ulaşmaya çalışıyorum, başına birşey geldi diye nerdeyse aklımı kaçıracaktım.
Seonghwa- gelmedi de ama biraz daha sıkarsan gelebilir
Gülerek alay etti.
Annesi, çocuğu kollarından kurtardı ve Taehyun'a döndü.
Anne- oğlum bu kim?
Taehyun, Seonghwa'nın konuşmasına izin vermeden çıkıştı.
Taehyun- iyi günler. Aslında hastaneden geliyoruz
Seonghwa, duyduklarına karşılık bakışlarını ona çevirdi. Annesine söylememesi konusunda o kadar uyarmıştı ki ama yinede söyledi.
Anne- ne, kaza mı? İyi misin oğlum? Nasıl oldu bu?
Seonghwa'nın yüzünü avuçlayarak kontrol etmeye çalıştı. Endişeyle sordu.
Taehyun- aslında bu benim hatam. Şoföre dikkatli olmasını söylemiştim ama dalğınlığına gelmiş. Yolun ortasında Seonghwa'yı görünce yanlışlıkla çarpmış.
Anne- oğlum, sana kaç kez söyledim dikkatli ol diye.
Annesi, çaresizce sızladı.
Seonghwa- anne, gerçekten önemli birşey yok. Bay Taehyun, benimle ilgilendi, şimdi daha iyiyim. Sadece biraz bacağım ağrıyor o kadar.
Anne- ahh oğlum, sana kötü birşey olursa ne yaparım? Tutunduğum tek şey sensin bunu biliyorsun
Seonghwa- biliyorum anne, söz veriyorum bundan sonra dikkatli olacağım.
Annesi oğlunun sırtını okşayarak yüzündeki sevgi dolu gülümsemeyi eksik etmedi.
Anne- tamam, geçin hadi. Yorgunsun, dinlenmelisin.
Seonghwa- Bay Taehyun, lütfen sizde geçin.
Taehyun- başka sefere kusura bakmayın, yapmam gereken acil işler var. Sana zaten numaramı verdim, sık sık arayıp iyi olup olmadığını soracağım
Seonghwa- tamam
Anne- teşekkürler evladım, oğluma yardım ettiğin için. Kapımız sana her zaman açık istediğin zaman gelebilirsin.
Taehyun- minnettarım. Vaktim olduğunda uğrayacağım. Hoşçakalın.
Taehyun'la vedalaştıktan sonra içeri girdiler.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.San- imza atman gereken birkaç dosya var.
Hyun Bin- çok hızlı davranmıyor musun?
San- ben işlerimde her zaman hızlıyım, Bay Hyun Bin. Ve unutmadan, işimi garanti altına almak için bunu yapmak zorundayım.
Hyun Bin- tamam, öyle olsun.
Hyun Bin, kenarda duran asistanını işaret ederek yanına çağırdı ve elinde tuttuğu birkaç belgeyi aldı.
Hyun Bin- bunlar tapo