şef sensin. (ArCen)🧡

Yeni iş

Cenanın ağzından ~

Emre haklıydı. Belki hayatıma yeni biri girerse o aptal kızı aklımdan çıkarmak çok daha kolay olacaktı.
İkimizde balkonda dertleştikten sonra kendi odalarımıza çekildik.
"Siktir ya paket bitmiş.."
Dedim kendi kendime. Neyse yarın işe giderken alırım.
Yarın iş için herzaman ki gibi erken kalkmam gerekiyordu. Emre yarın izinliydi, yani bu da demek oluyor ki yarın tektim.
Yatak da uzanırken biraz daha dalıp gittim. Sonra ayaklanıp dişlerimi fırçalamak üzere terliklerimi geçirdim ayağıma. Banyo aynasından kendime baktım... uzun bir süre.
"Bu sen değilsin oğlum!" Yüzüme su çarptım.
Ağlamıyordum ama canım da acıyordu. Salak yerine konulmuştum. Aldatılmıştım.
o yüzden bunun için ağlamayı kendi erkekliğime yakıştıramıyordum ve ağlamıyordum.
Emre'nin dediği tekrar geldi aklıma. Hayatıma başka birinin girmesi gerekiyordu. İyi de ya unutamazsam ve o hayatıma giren kişiyi de kullanmış olursam? Hayır adam gibi sevmeyi deneyecektim. Bu düşünceler kafamı kurcalarken ağzımı yıkadım. Diş fırçamı yerine koydum ve odama geçtim. Üstümü örtüp biraz daha uyudum. Düşünürken uyuyakalmıştım.

..

Arif'in ağzından~

Yarın işin ilk günüydü. İlk gündü fakat Emre de şansa yarın izinliydi. Fakat çıkış da beni almaya gelecek, sahile gidip oturacaktık.
Evde tv izlerken saatin geç olduğunu fark ettim. Boş kahve bardağımı ve içini bisküvilerle doldurduğum boş tabağımı alıp yıkadım. Ardından banyoya girdim. Günün yorgunluğunu atmak adına hızlıca duş aldım, bakım yaptım ve yatak odama geçtim. Garip bi şekilde aklıma o çocuk gelmişti. Onu düşünürken yüzümde bi tebessüm oluştuğunu fark ettim. Hayır Arif saçmalama ... O sıradan karşına çıkan bi çocuktu. Bu düşüncelere biraz ara verip alarmımı kurdum ve uyudum.

Sabah*

Evet..
Yeni işimde ilk günümdü. Sabah alarma hemen uyanmıştım ilk günün verdiği heyecanla.
Hemen elimi yüzümü yıkadım ve dolabımın önüne geçtim.
Hmm boğazlı vücudumu saran bi kazak ilk gün için çok mu fazla olurdu? Bence hayır.
Hemen üstüme onu giydim. Altına da bol siyah bi pantolon. Şık sade bi kombin oldu. Şahsen..
Uğur getirdiğine inandığım küpemi taktım. Uğur getirdiğine inanmamın sebebi ise; ne zaman takarsam mutluka şaşırtıcı güzel birşey oluyordu. Giyinene kadar saçlarımın çok az bir kısmı kurumuştu ama hâlâ ıslaktı. Kurutma makinesi ile hemen kuruttum, şekil verdim hem dağınık hemde güzel duruyordu.
Vakit kaybetmeden küçük bir kahvaltı hazırladım kendime. Omlet,salatalık, domates biraz peynir, zeytin ve bir bardak çay.
Kahvaltımı da hızlıca yapıp bulaşıklarımı yıkadım. Hemüz bulaşık makinesi almamıştım bu nedenle elle yıkadım. Bulaşık yıkamaktan da nefret ederim. İlk maaşımla alacağım ilk eşya sanırım bulaşık makinesi olacaktı.
İşimi halledip son kez boy aynamdan kendime baktım. Ah, az kalsın unutuyordum... En sevdiğim parfümümü de sıktım. Ardından montumu giydim.
Son dokunuşlarr..
Ve
Hazırım.
Evden çıkmadan önce anahtarımı aldım, ayakkabılarımı giydim ve çıktım.
Daha bir saat vardı ve her türlü yetişecektim.
Bunun rahatlığıyla yavaş yavaş ilerledim. Aynı zamanda AirPodslarımı da kulağıma taktım.
Rastgele bir şarkı açtım ve ' sesinde aşk var' çaldı. Müzik dinleyerek restauranta vardım.
Yarım saat erken gelmiştim. Patron orada beni bekliyordu.

Arif, Arif Güloğlu değil mi?
Emre sizden bahsetmişti.

Evet efendim. Ben Arif  Güloğlu.
Buraya yeni taşındığımdan uğrayamadım.

Hiç sorun değil, birkaç evrak imzalanacak zaten. Hemen bugün başlayabilirsiniz.

Tamam teşekkürler.