İyi Okumalar
Gözlerimi yavaş yavaş açmaya çalıştığım sırada başımda keskin bir ağrı olduğunu fark ettim. Göz kapaklarım birbirine yapışmış gibi acıyordu. Binbir zorlukla gözlerimi araladım ve görüntünün netleşmesi için birkaç kez kırpıştırdım.
O sırada görüş açıma iki kişi girdi, Jimin ve Yoongi. Jimin bileklerime kolonya sürüp beni rahatlatmaya çalışıyorken Yoongi de bir şeyler diyordu ancak ben onları anlamıyordum.
Beynim dış dünyaya olan algılarını kapatmıştı, kafamın içinde tek bir ses yankılanıyordu.
"Aylardır seni bekliyorum sevgilim, kapıyı neden açmadın?"
O anlar zihnime tekrar tekrar dolarken hızla yerimden doğruldum. Taehyung nereye gitmişti? Kapımı çalan kişi nasıl oluyor da o çıkıyordu?
"Taehyung, Taehyung nerede?"
Aniden doğrulduğum için gözlerim kararmıştı. Yoongi koluma girip beni tekrardan koltuğa oturttu ve biraz su içirdi.
"Bırak şimdi Taehyung'u, sen iyi misin?"
Ben cidden iyi miydim? Bundan sonra olacak olan şeyler için kendimi hiç hazır hissetmiyordum.
"İyi gibiyim, başımda bir ağrı var ama."
"Bayıldığın sırada seni tuttuk, kafanı çarpmadın ama şoktan olabilir."
"Peki, Taehyung nerede? Neler oldu ben bayıldığım sırada?"
"Sen bayıldıktan sonra Taehyung bir anda ortadan kayboldu. Ama sen bayıldığın sırada gözlerinde bariz belli bir korku vardı. Demek ki ruhlarda korkabiliyormuş. Hoseok ve Seokjin o kaybolunca bir şeyler yapmak amacıyla bahçeye çıktı. Yaklaşık yarım saattir baygınsın, hastaneye gitsek mi acaba?"
"Hayır, ben kendimi iyi hissediyorum. Sadece ağrı kesici içsem yeterli olur."
O sırada içeriye Hoseok ve Seokjin girmişti. Onları görmem ile soru sormaya başlamam bir olmuştu.
"Taehyung nerede, bulabildiniz mi onu, neler oluyor?"
"Jungkook, sakin olmasın. Taehyung o andan sonra kayboldu ve geri gelmedi. Merak etme geri geleceğine eminim ancak bundan sonra kapını çalacağını zannetmiyorum. Ne zaman ve ne şekilde gelir ona emin değiliz, bir anda evin içinde de belirebilir ya da önceki gibi görünmeden de gelebilir."
Ne olacaksa olsun kafasında olduğum için ne şekilde olacağı ile ilgilenmiyordum artık. Olsun ve bitsin yeter ki.
Seokjin konuşmasını bitirince Hoseok konuşmaya başlamıştı.
"Taehyung geri geldiği zaman, sahip olduğu laneti ortadan kaldıracağım. Pek iç açıcı şeyler olmadığı için görmenizi istemiyorum. Taehyung'un evinde bulduğunuz bebek, onun laneti Taehyung'un üzerine geçmiş olmalı. Ondan kurtulduktan sonra eski hâline geri geleceğini düşünüyorum.
Şu anda lanetlenmiş bir ruh olsa da beden hâline geçebildiği için çok hasar almayabilir ancak etkileri üzerinde kalacaktır."
"Ne gibi etkiler olabilir?"
"Bir süre yaşayan ölü gibi gezecektir diye düşünüyorum, yani önceki vakalarda öyle olmuştu. Ama kalıcı bir şey değil, korkmana gerek yok."
Taehyung'a gerçekten kavuşmak istiyordum ancak bu şekilde ortadan kaybolursa bu pek mümkün durmuyordu. Sürekli bir engel çıkıyordu ve ben bundan nefret ediyordum. Tek dileğim bir an önce gelmesi ve lanetten kurtulmasıydı.
3 gün sonra
Aradan üç gün geçmişti ve Taehyung hâlâ daha ortalarda yoktu. Ne kapımı çalan biri vardı ne de evde değişik şeylere neden olacak herhangi bir şey.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
It's a Curse ≮
ParanormaleJeon Jungkook, her gece saat üçte kapısının çalınması yüzünden korkmuş, topladığı cesareti ile kapıyı kimin çaldığına bakmıştı; ancak tahmin etmediği bir şey olmuştu. Kapıyı çalan kişi, henüz birkaç ay önce yangında ölen sevgilisi Kim Taehyung'du.