2

17 5 0
                                    



Amity derin nefes alıp verdi. Dün adı altında aslında bir kaç saat öncesinde yaşadıkları olay kendisini ve aynı zaman şu anda mor örtülü yatakta kızarmış gözlerle uyuyan Luz'u fena halde etkilemişti. Amity, dün yaptıkları yüzünden kendisini aşırı suçlu hissediyordu.

Ve bu suçluluğu "Amity.' ismini uyuduğundan beri 13ncü kez tekrarlayan Luz'u gördükçe daha da artıyordu. Amity, dudaklarını büzdü.

Kendisinin neyi vardı böyle?!

Neden şu aralar garip derecede saçma hisler hissediyordu?!

Altın gözlerinden neredeyse yaşlar akmayı başlayacağı sırada bir el onu belinden tutup yatağa doğru çekerek uzanmasını sağladı. Amity, kafasını şokla çevirdiği sırada gördüğü tek şey Luz'un nazik gülümsemesi olmuştu.

"Uyu tatlım~"

İki kelime Amity'nin acı verici hislerini azda olsa azaltmıştı. Kendisine sıkıca dolanan hafif koyu tenli kollara karşılık Amity, sırtına dönüp altın gözlerini kapadı. Daha fazla uyanık kalmak istemiyordu.

Uyanık kaldıkça suçlulukla dolu garip düşünceler zihninin içerisinde onu yiyip bitirecekti. Uykuya dalmadan önce Amity, mavi pijama giymiş Luz'un beyaz renkli pijamasının içerisinde gözüken boynunu öpüp "Seni seviyorum." Demesini dinledi.

Amity, derin uykuya dalarken "Bende." yanıtını zar zor verme cesaretini kendinde buluvermişti. Luz'u seviyordu ama sanki bir şeyler farklı hissettiriyordu. Amity neyin farklı olduğunu şu anda anlayamıyordu.

...

"Amity!"

Sıkıca arkasından sarılan sıcak kollar bütün vücudunu sarmaladığı anda dudaklarına sıcak nefesler eşliğinde öpücük verilmişti.

"Günaydın."

Neşeli enerjisiyle sabaha pozitif başlayan erkek arkadaşına başını sallayıp gülümsemek dışında başka hiç bir şey yapamamıştı. Kendisi bu kadar uykulu ve yorgunken onun nasıl bu kadar gülen yüzlü, enerjik biri olduğunu tanıştıklarından itibaren çözememişti.

Daha doğrusu aynı eve taşındıklarından beridir...

Kahvaltı sofrası Luz'un yaptığı kreplerle donatılınca Amity, gülümsedi. Esnemeden önce kendisinin önüne konulan kahveden bir yudum aldığı sırada Amity, erkek arkadaşının heyecanlı hareketlerle yaptığı konuşmasını seyretti.

"Vee ve annem sonra bana dedi ki."

"Bunu yapmamalısın Luz. Ne kadar hayal ettiğin büyü gücüne sahip olsan da dikkatli olmalısın."

"Büyük güç yanında büyük sorumluluk gerektirir."

Öfkeyle Luz'un ağzındaki krepi çiğnerken annesi ile kız kardeş figürünün taklidini yapması Amity'i derinden etkiledi.

Tanrım çok tatlı.

Karşısındaki sevimliliğe hala erkek arkadaş demekte zorlansa da yavaş yavaş alışmaya başlamıştı. Görünüşü kız halinden farksız olduğundan dolayı yeni olmayan cinsiyeti farklı görünüşüne alışması pek uzun sürmemişti.

Yani kendisi öyle tahmin ediyordu. Belki de hala alışma sürecinde olması yüzünden böyle sinir bozucu hislerle boğuşuyor olabilir miydi?

Luz'un onu izleyen Amity'e karşı yönelttiği masum gözler Amity'nin kalbinin erimesini mükemmel vaziyette sağlamıştı. Mor saçlı kız, şimdi tamamen uykusunda uyandığını hissedebiliyordu.

"Sanki süper kahraman olacakmışım gibi konuşmaya başlamadılar mı sence?"

"Çok fazla abartıyorlar değil mi?

Amity, art ardına gelen soruya cevap vermeden önce kıkırdadı. Luz, merakla gözünü kırpıştırıp ağzında ki lokmayı yediği sırada Amity, gülmekten akan göz yaşlarını sildi ve ciddi yüz ifadesini göstermek için öksürerek konuşmaya hazırlandı.

Pekala Luz'a ciddi konuşma şimdi geliyordu anlaşılan.

"Dinle Luz. Annen ile Vee sadece senin için endişeleniyorlar."

Luz, 'Endişelenmeleri gereksiz.' diyerek homurdandığında Amity konuşmasına devam etti.

"Ne kadar söyledikleri seninle beraber izlediklerimiz süper kahraman filmlerdeki konuşmaya benzese de..."

Luz'un homurtusu Amity'nin ne söyleyeceğini unutması yüzünden başını çevirmesiyle kahkahaya dönüşmüştü.

"Amity çok tatlısın!"

Ne diyeceğini unutması nedeniyle yüzü domates kırmızısına döndükten sonra Amity, dudaklarını büzdüğünde Luz onun beyaz masanın üzerindeki çatalı sıkıca kavrayan elini tuttu.

"Haklısın tatlım. Tıpkı izlediğimiz filmlerdeki konuşmaya benziyor."

Amity, erkek arkadaşının kahkahalarının kesildiğini görür görmez rahat nefes aldı ve uyarıcı konuşmasının devamını hatırlaması sayesinde sözlerine devam etti.

"Yani ailenle yaşadığın süper kahraman uyarı konuşması olsa da..." Bunları söylerken eliyle Luz'un alaycılığına karşı iki tırnak işareti yapmayı ihmal etmemişti. "Yine de söylediklerini dinlemekte fayda var."

Luz, hiç bir şey söylemeden başını salladığında Amity alaycı şekilde sırıttı.

"Sonuçta sende bir süper kahramandan farksızsın artık."

Son sözler Amity'nin ayağa kalkıp alaycı sırıtışına yanıt olarak ağzını açmak üzere olan Luz'un yüzüne arkadan gelip dokunmasıyla tamamen onu susturmuştu. Luz, daha demin konuşmayı unuttuğu için utançtan kızarmış olan Amity'nin suratından daha da kıpkırmızı olmuş yüzle kız arkadaşı Amity'e bakakaldı.

Sanırım roller Amity ve Luz için saniyesinde tersine dönmüştü.

Amity, ezici galibiyetin keyfini ağzına aldığı krepin yanında içtiği sıcak kahveyle tadını çıkardı. Luz ise kıpkırmızı yüzle masaya dayadığı kolunu başını yaslayarak kız arkadaşının keyifli kahvaltı edişini izledi.

Kahvaltı iki genç sevgili adına harika geçiyordu.

Happy DreamHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin