Leydi Charlotte: Kraliyet Kamelyası

13. Bölüm

"Son iki üç dört... Son iki üç dört..."

Dans öğretmeni ile birlikte dans ederken ayağına basmamak için çabalıyordum. Dans etmeyi bilmeyen bana vals yapılması öğretiliyordu. Ve bir kez daha kendime şunu hatırlattım. Anılar zihinlerde olduğu kadar bedenlerde de kalır. Bu beden neredeyse bir çok şeyi biliyordu ve bunlardan birisi de dans etmekti.

Zarif bir şekilde hareketleri yaparken müzik sustu ve karşı karşıya gelirken nefes nefese kalmış bedenimi sakinleştirerek Madam Elly'e selam verdim. "Muhteşem dans ediyorsunuz prensesim." Gülümseyerek ona karşılık verdim. "Bunu size borçluyum Madam."

Elini ağzına kapatıp ufak bir kahkaha attı. Sanırım onu pohpohlamam hoşuna gidiyordu. Bu dönemde yaşayan etik ders eğitimlerini veren kadınlar birbirlerinden fazlasıyla farklıydı. Kimileri seni yiyecek gibi bakarken kimisi ise aynı bu şekilde hemen övgüleri kabul ediyordu. "Sanırım bu kadar ustalaşmışken bir kaç kez Prens Valery ile pratik yapsanız çok daha muhteşem olursunuz."

Bir bardak su içerken kendimi sandalyeye yerleştirip rahatlamaya çalıştım. Başımı anlıyorum der gibi salladım. Sanırım bununla alakalı Valery ile konuşmam gerekiyordu. Bir defa dahi olsa pratik yapmamız bizim için iyi olacaktı. Rayne'e seslendim. Bir kaç saniye içinde yanıma gelen kızdan mektup yazmak için bir kağıt kalem istedim.

Madam Elly bir fincan çay içtikten sonra düklükten ayrıldı. Ben de banyo hazırlanmasını beklerken güzel kelimeler seçerek mektubuma başladım.

"Prens Valery,

Biliyorsunuz ki bir zaman içinde resmi nişan törenimiz yapılacak. Bunun için son derece hızlı çalışmalar yapıyorum. Merak ediyorum terziye verdiğimiz elbiseler nişanımıza yetişebilecek mi? Ve bu kadar gösterişli kıyafetler seçmek zorunda mıydık? Yetişemeyeceği korkusuyla günlerimi bitiriyorum.

Bu korkuyu bana unutturan şey ise nişan törenimizde yapacağımız ilk dans hakkında eğitimlerim. Kraliçenin önerdiği dans öğretmenine güvenmem ne kadar doğru? Hele ki bizim birlikte oluşumuzdan bu kadar rahatsızken. Sanırım bir kaç defa babamla çalıştığım dans hakkında pratik yapmam lazım.

Ve tabi ki gönül ister ki bu pratiği asıl partnerimle yapayım. Fakat biliyorum ki son zamanlarda fazlasıyla işiniz var ve bu yüzden bana vakit ayıracağınızı bile düşünmüyorum. Daha doğrusu bunu sizden isteyemem bile. Sizin kadar meşgul birisi neden anlaşmamızın ilk adımı nişanımızda dans etmek isteyesin ki? Size de hak veriyorum. Fakat umuyorum ki hiç birlikte pratik yapmasak bile birbirimizle uyumlu olabiliriz.

Bu mektubu okurken bile sizin fazlasıyla değerli zamanınızı çaldığımın farkındayım. Affedin beni. Sadece sahte bile olsa bu benim ilk nişanım bu yüzden heyecanlıyım. Ve sizden açgözlü isteklerde bulunmayacağım bile.

Daha fazla vaktinizi harcamayayım. Lütfen çalışırken birazcık ara verin ve nefes almak isterseniz eğer çayımı içmeye gelin. Tabi ki de sizi özellikle çağırmak istediğimden değil fakat annem çok hoş kokan çay yapraklarından sipariş etti ve gerçekten büyüleyici kokuyorlar. İçimi de bir o kadar hafif. Sağlığa da bir o kadar iyi geliyormuş. Yani size gönderebilirdim de fakat inanın ki burada ki aşçı muhteşem şekilde demliyor. Bu tadı başka kimse yakalayamaz.

Lütfen sağlığınıza dikkat edin ve kendinizi yormayın.

Müstakbel Nişanlınız Charlotte Alvarez.'

Mektubu katladım üzerine mum damlatıp benim gönderdiğime dair mührü damgaladıktan sonra banyonun hazır olduğunu söyleyen hizmetçiler ile birlikte hareket ettim. Rayne'i gördüğümde mektubu ona verdim.