Leydi Charlotte: Kraliyet Kamelyası

6. Bölüm

Nişanım bir hafta içinde resmi olarak açıklanacaktı. Fakat o günden sonra yaşadığım rahatsızlıktan dolayı babam kral ile görüşüp bunu bir şekilde ertelemişti. Hasta bedenim yatağımda hareketsiz kalıyordu.

Prens Valery ile bir haftadır görüşmüyor ve haber alamıyordum. Acaba ne düşünüyordu? Teklifimi kabul edecek miydi?

Doktor muane için geldikten sonra artık daha iyi olduğumu ve iki gün sonra yataktan kalkabileceğimi söyledi. Ve şanslıydım ki iki gün sonra sarayda bir balo düzenleniyordu. Prens Valery gittiğini söylediği Bahara Adaları'nda yaptığı bir görüşme sayesinde yeniden politik olarak ne kadar güçlü olduğunu kanıtlamıştı. Tam anlamıyla kral olmak için doğmuştu. Prens Kane'nin eline düşmeden önce son kez Valery ile konuşmam gerekiyor muydu?

Büyük ihtimal bunu kabul etmeyecekti. Çünkü o kral olmak istemiyordu. Bu yüzden savaş alanında kalmayı tercih etmişti. Fakat biliyordum ki er ya da geç o tahta oturacaktı. Fakat Lithner Krallığı yüzünden henüz otuzlu yaşlarına gelmeden hayata veda edecekti. Bu kadar çabuk ölemezdi. Ve bende daha yirmili yaşlarımın başında ölemezdim.

Prens lütfen teklifimi kabul et. Lütfen.

Balo günü geldiği zaman kendimi hazırladım. Bugün prensi görebilirdim. Aslında iki prensi de. Kane beni gördüğü zaman ne yapacak çok merak ediyorum. Beni dansa kaldırır mıydı? Yoksa görmezden gelip sohbetine devam mı ederdi?

Babamın bir kolunda annem diğer kolunda ise ben vardım. Saraya girdiğimiz zaman çevremizi hemen insanlar sardı ve sohbet etmeye başlandı. Kendimi yaşlıların sohbetlerinin arasından bir şekilde sıyrıp ilerledim. Kalabalığın arasında gözlerim bir kız ile buluştu. O kişi benim en büyük rakibim Venessa'dan başkası değildi. İkimizde Prens Kane için kavga edip duruyor ve onu elde etmek için savaşlar veriyorduk. Onu görmezden gelmek istedim. Başımı çevirip etrafta Prens Valery'i aradım. Sanırım gelmemişti. Gelen misafirlerin arasında şöyle bir konuşmaya şahit oldum. "Bu kutlama Prens Valery için yapılsa bile buraya gelmedi. Böylesine kibirli birisi nasıl olurda kralın sözünü dinlemez."

"Gayri meşru olduğundan dolayı bu kadar rahat davranıyor olmalı."

Onun hakkında atıp tutan o iki yaşlı bunağı pataklamak istedim. Kim oluyorlardı da Prens hakkında böyle konuşabilirlerdi. Yüzüm düştü. Gerçekten gelmeyecek miydi? Kendimi bir masaya bıraktım. Etrafta konuşan ve eğlenen bir çok kişi vardı. Onları izlerken buraya asıl görmek istediğim kişiyi göremediğim için duyduğum pişmanlık ile içim hüzünlendi.

Kalabalığın arasından geçen birisini gördüm. İnsanlar onu gördükçe kenara çekiliyor ve yol veriyorlardı. O kişiyi izledim. Bir süre sonra göz göze geldik.

Kane! Pislik, aşağılık herif. Nişanlanacak kızın yanına bile gelmiyor. Charlotte nasıl yüzsüz bir kızdı. Onu bir an bile olsun önemsemeyen bir adamın peşinden koştu. Bunların hepsi hem ona hem de tahta sahip olma arzusu neden oluyordu. Bana selam bile vermeden konuklar ile konuşmaya devam etti. Pislik herif. O sarı saçlarını teker teker yolmak istiyorum. Ellerimi yumruk yapıp sıktım. Ona sağlam bir yumruk atmak istiyorum.

Bir duyuru yapıldı. İlk dans şimdi başlayacaktı. Eminim Prens Kane beni kaldırmayacak başka bir kızla dans edip beni küçük düşürecek. Ben ise kesinlikle onunla dans etmeyecektim. Ah! Bu iyi oldu. Böyle davranmaya devam et. Çünkü kesinlikle seninle evlenmeyeceğim bile!

Dans başladı. Çifler salonun ortasında dans etmeye başladılar. Bir kaç dakika sonra Prens Kane bana doğru yaklaştı. Bir dakika beni kaldırmayacak değil mi? Lütfen böyle bir salaklık yapma seni ahmak!

Yaklaştı ve az ilerimde duran Venessa'nın önünde dikildi. Kısa bir süreliğine bana baktı ve pis bir sırıtma gönderdikten sonra onu dansa kaldırdı. İnsanlar olan olay yüzünden şaşkınlıklarını gizlemedi. Çünkü nişanlanacağı kızı kaldırmak yerine başka bir kızla dans etmeye başlamıştı. Onun yüzünden daha ne kadar aşağılık hale düşeceğim. Buradan hemen gitmek istiyorum. Hemde hemen. Oturduğum yerden kalkmak istedim fakat bunu yaparsam bunu daha fazla büyütüp arkamdan daha fazla dedikodu yapacaklar. Lanet olsun bu nasıl bir durum böyle. Bu aşağılanmalara kaşı nasıl ayakta kalabilirim.