Bölüm 4

936 116 206
                                    

İyi Okumalar🤍

____________

Güneşin kavurucu sıcaklığı altında yelpazesini sallayan arkadaşına gözlüklerinin arkasından bakarken gülmemek için kendisini sıktı genç kız. Hoyeon pek de rahat görünmüyordu.

"Fazla sıcak, çok sıcak ve dayanamıyorum Lisa." Hoyeon yelpazesini kapatıp şezlongun yanında duran masadan buzlu içeceğini aldı. "Giriyorum ben içeri."

Lisa güneş gözlüklerini çıkarıp şezlonga doğru fırlattı, önüne gelen siyah saçlarını eliyle arkaya doğru tararken gülümsüyordu.

"Bu kadar çabuk pes edeceksen, işimiz var seninle haberin olsun." Terlemiş alnını kolunun tersiyle sildi ve derin bir nefes aldı, bacaklarını yere bastırıp ellerini yere koyduğunda hızla şınav pozisyonu almıştı.

Hoyeon gözlerini devirerek ofladı. "Beni kendinle bir tutmayı bırakır mısın lütfen?" dediğinde, Lisa çoktan şınav çekmeye başlamıştı. "Robotsun kızım sen, robot." Hoeyon bir süre Lisa'yı seyretti. "Tamam bizim de bir tekvando geçmişimiz var, ama sen 6-7 senedir deli gibi her gün antrenman yapıyormuşsun, ben düzenli olarak sadece 3 aydır yapıyorum, aklında bulunsun."

Lisa kendi kendine gülümsedi. "3 ay gayet yeterli bir süre."

"Ya siktir oradan, dalga geçme."

Lisa nefes nefese kendini yere bıraktı, dizleriyle doğrulduğunda başını kaldırıp içeceğini yudumlayan Hoyeon'un gözlerinin içine baktı.

"Öğrettiğim hareketi çalıştın mı?" Hoyeon cevap vermedi, boş boş Lisa'ya baktı bir süre ardından bakışlarını kaçırdı.

Lisa başını salladı ağır ağır. "Tabii ki çalışmadın."

Lisa zıplayarak ayaklandı, ellerini silkeleyip Hoeyon'a döndü. "Bırak elindekini." dedi, kaşlarıyla soğuk kahvesini işaret ederek. Hoeyon bıkkın bir tavırla, "Of Lisa.. of." dedi ve bardağın masaya bıraktı.

Karşı karşıya geldiklerinde Lisa bir süre Hoyeon'u izledi, sonrasında ellerini arkasına koyup derin bir nefes aldı. "Yaklaşık 1 ay sonra tekvando turnuvalarının başlayacağını biliyorsun. Bu isteksizlikle hiçbir şey kazanamazsın." Hoyeon ifadesiz bakışlarını başka yöne çevirdi. "Eğer finale birlikte gitmek istiyorsak, biraz daha hırslanmalısın."

"Yeterince hırslıyım zaten."

"Değilsin."

"Öyleyim!" Hoyeon bir anda yüksek sesiyle bağırdığında Lisa onaylarcasına başını salladı iki defa. "Sadece senin kadar antrenman delisi biri değilim. Senelerdir olduğu gibi... yeteneğime güveniyorum, fazlasına gerek yok."

Lisa kaşlarını kaldırdı hayretle, dudakları yukarı kıvrıldığında eliyle ensesini ovaladı bir süre. "Sen bilirsin, sana zorla bir şey yaptıramam sonuçta."

"Hayır zorla değil..." diye mırıldandı Hoyeon, eli alnına doğru çıktığında sıkıntıyla oflamıştı. "Ya kızım şu güneşin altında antrenman mı yapılır, yürü içeri geçelim orada yapalım ne yapacaksak." İlerledi ve Lisa'nın koluna girip onu eve doğru ilerletti. "Normalde sinir yok bende, ama güneş beni geriyor, biliyorsun."

Lisa küçük bir kahkaha atıp Hoyeon'un elini tuttu. "Biliyorum."

...

Jennie

Uçurumdan düşüyormuşum gibi panik duygusuyla araladığım gözlerim önce tavana çarptı, istemsizce aniden doğruldum ve alnımdan akan ter damlalarını elimin tersiyle itip nefes nefese soluklandım.

İncorrigible - [JENLİSA]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin