19. bölüm

239 12 2
                                    

Yeniden merhabaa<3 oy vermeyi unutmayın lütfen💗 iyi okumalaarr🎀

"Atalay aç şu ağzını" diyerek kaşığı ağzına doğru getirdim. Ama Atalay yememek de ısrarcıydı. "Yemem ben bunu, tuzsuz hem" diyerek yüzünü ekşitti.

Dün atalayla beraber uyumuştum. Uzun zaman sonra tekrar mutlu ve huzurlu uyumuştum.

Artık yemeyeceğini anlayınca elimdeki kaşığı geri bıraktım ve atalaya döndüm. "Sen aç kal, öl açlıktan"

"Açlıktan ölmem ama senin için ölebilirim" diyerek göz kırptı. Eliyle kolumu tutup beni yanına çekti. Kolunu omzuma atarak beni göğüsüne yatırdı ve şakağıma bir öpücük kondurdu.

Tam atalay birşey diyeceği sırada içeri hemşire ve ablam girdi. Ablam bize baktıktan sonra yanıma geldi. "Ben özkan'a geçiyorum. Çok yorgunum çünkü. Haberin olsun" dediğinde kafamı salladım. Atalaya bakarak geçmiş olsun dedi.

Hemşire geldiği için atalayın yanından kalkarak ayakta dikilmeye başladım. Göğüsünün altında yara vardı ve baya bir derindi. Kolu o kadar olmasa da o da derin bir yaraydı. Sırtındaki izleri demiyorum bile.

Hemşire kız atalayın pansumanını yaparken alttan alttan atalaya kaçamak bakışlar atıyordu. Çakma sarışın ve gözleri lens olduğunu düşündüğüm bir kızdı. Pansumanı yaptıktan sonra kız atalaya dönerek "yaralarınız gayet iyi, isterseniz taburcu olabilirsiniz" diyerek odadan çıktı.

"Yavrum, evime gitmek istiyorum, acaba işlemleri halledebilir misin?" dediğinde onu kıramadım. Odadan çıkarak atalayın çıkış işlemlerini yaptıktan sonra odaya geri döndüm.

Atalay ayağa kalkmış üstünü değişiyordu. Altına siyah bir eşofman üstüne de aynı renk bir tişört giymişti. Yanıma gelerek elimi tuttu. Bende çantamı alıp odadan çıktık.

"Neyle gideceğiz? Bu halde seni yürütmem"

"Yürümek daha iyi olur, yatmaktan bacaklarımı hissetmiyorum artık" dediğinde birşey demedim.

Hastaneden çıktık ve yürümeye başladık. Aslında lojmana gitmek istemiyordum ama yapacak birşey yoktu. Atalay sanki içimi okumuş gibi "lojmana gitmiyoruz, bu kadar gerilme" dediğinde gerildiğimin farkında bile değildim.

Yüzümü atalaya dönüp "nereye gideceğiz peki?"

"Benim başka bir evim var. Oraya gideceğiz"

"Senin başka evin var ve sen bana bunu şimdi mi söylüyorsun atalay?"

"Neden seni aldatmışım gibi tepki veriyorsun?"

"Yoksa beni aldattın mı?"

"Melisa saçmalama alt tarafı başka bir evim var ve oraya gidiyoruz" dediğinde elini bıraktım ve kollarımı göğüsüm de bağladım.

Atalay bana yandan yandan bakarken, ben sırıtmamak için zor duruyordum. Ona trip atmayı özlemiştim açıkcası. Tamam biraz saçmalamış olabilirim ama eğlenceliydi.

Yürümeye devam ederken çaktırmadan atalaya baktım. Hiç buralı değildi. Ondan 1 adım önde gidiyordum. Daha sonra atalayın sesini duydum.

Asker mi? Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin