Vatan Uğruna

9.bölüm

Merhaba. Açıklama yapmayı sevmiyorum. Ama yinede okuyun her bölümü.

Mina ZAMİR den

Okuldan eve evden okula gidip duruyordum şu 1 haftadır. Bugün kolumdaki dikişlerim alınacaktı.
Asaf yüzbaşı hala görevdeydi, sanırım. Hastaneye gittiğimde sandalyede sıra bekliyordum.
Bir hemşire ile hasta kavga ediyordu.
Adam hemşireye elini kaldıracaktı, yerimden kalktım, adamın havada kalan elini tuttum. Anında ters çevirdim.
" Sen kimsin lan, hemşire'ye vurmaya çalışırsın."
Adam istifini hiç bozmadan konuşuyordu hala.
"Asıl sen kimsin? Sen karışma bu işe."
Adam hemşirenin üstüne doğru yürümeye başladığında ayağına çelme taktım, Yere düştü. Hemsire çok korkmuştu , onu geri çektim. Etraftakiler de sanki sinema izler gibi izliyordular. "Bize bakicağiniza gidin güvenlik çağırın"
Adam beni üstüme doğru geldiğinde karnına tekme attım. Adam tekrar geriledi. Akıllanmaz şerefsiz bu sefer yumruk sallamaya çalıştı. Ama sadece çalıştı. Bana biraz daha yaklaşınca ardı ardına tekme atmaya başladım.
En sonda da bacak arasına vurdum. Yere düştü mal.  O sırada güvenlik gelip adamı polislere teslim etti.
Hemşireye döndüğümde korkudan ağlıyordu.
" iyimisin? Gel bahçeye çıkalım."
Kızı bahçeye çıkardığım da bir banka oturduk. Çantamdan şu çıkartıp verdim. Sanırım daha iyi di.
" şimdi iyimisin?"
"Evet İyiyim. Teşekkür ederim. Sen olmasan Bana vuracakti. "
" Rica ederim. O Adam sana neden vurmaya kalkıştı.?"
" hasta yakınını kaybetmişti bir anda
sinirlendi üstüme gelmeye başladı, sonra da sen geldi. Buraya 1 hafta oldu geleli. Yeni atandım buraya, alışmam zor olacak bence."
" alışırsın merak etme, bende buraya taşinali  neredeyse 1 ay oldu ve alışıyorum bende. Sen kaç yaşındasın ve adın ne?"
" ben 25 yaşındayım, adım Melike."
" benden bir yaş küçüksün bende 26 yaşındayım, benim adım da Mina.
Eğer bir aksilik yaşarsan beni araya bilirsin. Hatta bir gün seni ev arkadaşım ile tanıştırmak isterim. İyi anlayacağınızı düşünüyorum."
" memnun oldum. Bende aslında burada hiç arkadaşım yoktu. Tanışmak isterim."
Telefon numaralarınızı birbirimize verdik.
" Mina sen niye gelmiştin hastaneye?"
" kolumda dikişlerim vardı onları almaya gelmiştim."
" gel o zaman dikislerini alalım."
" tamam."
Beraber hastanede müşade odasına girdik. Melike benim dikişlerimi aldıktan sonra hastaneden çıktım. Yarın okula son gidişimiz di, karne vericektik, 15 tatile girdiğimiz için.
Telefonumu elime aldım.
" MİNA" diye biri arkamdan seslendi.
Arkamı döndüğümde gördüğüm kişi ile şok olmuştum. Keşke dönmeseydim. Şerefsiz, aşağılık,pislik, benim malesef eski sevgilim olan Burak .
" senin burada ne işin var?"
" konuşmaya geldim."
"Taaa, istanbul dan Hakkari'ye konuşmaya mi geldin?"
"Evet. Sana yaptığım şeylerden çok pişmandım. "
" ya sen hangi hakla bana gelip pişmanım diyorsun hala."
" Gerçekten çok pişmanım."
" Sen, benim ile sevgili iken  kız kardeşim ile aynı zamanda sevgili olmuştun."
Evet benim kız kardeşim vardı ondan bahsetmek istemedim gerek yoktu zaten.
" bak ne olur beni dinle."
Tam konuşacağım an başka bir erkek sesi " Mina". İsmimi degistiricem yakında gerçekten. Asaf şahin bir yüz ifadesi ile buraya doğru geliyordu.
Umarım Burak sevgili demez yoksa yumruk çakacaktım  ağzına.
Asaf" Mina ne oluyor bu kim?"
Ben tam konuşacak iken Burak şerefsizi "sevgilisiyim" Dedi.
Bir tane ağzının ortasına yumruk attım. Kafası yana düştü ben konuştum." Ben senin sevgilin değilim. Sen benim için hiç bir şeysin.
Buradan da defol git. Bir daha sakın karşıma çıkma."
Ben bunları derken Asaf çoktan gitmişti. Bende peşinden koşuyordum, hemde adını sesleniyordum.
" Asaf dur ne olur bekle."
Asaf durdu arkasını bana doğru döndü. Yüzü çok sert ve soğuktu.
Ben konuşacak iken, Asaf konuştu.
" ben bilmiyordum. Sevgilin olduğunu. Afedersin."
" Sevgilim değildi. O benim için hiç bir şey."
" sana karşı bir şeyler hissediyordum. Seni ilk gördüğümde gerçekten senin o güzel yüzünü incelemekten sen ile konuşamadım. Sen o gün kaçırıldığın da kendi kendime söz verdim seni ne olursa olsun bulacağım diye. Sen orada öylece hareketsiz bir şekilde durunca...
Ben seni çok seviyormuşum.
Ama sen de beni yoldan geçen bir insan yerine koymusundur."

" ben bilmiyordum. Ama neden bana bu kadar değer veriyordun. Beni annem babam değer vermemiş sen değer verince anla-"

" SEN ANNE BABAN DAN SEVGİ GÖRMEMİŞ BİRISİN.BEN SANA SEVGİ GÖSTERSEM ANLAYACAKMISIN SANKİ."
Dediği şey ağrıma gitmişti. Evet ben anne babamdan sevgi  görmemiş biriydim ama sevginin ne olduğunu tabikide biliyordum. Ama bunu ondan duymak, boğazıma bir yumru oturmuştu.  Yutamiyordum.
Bir şey söylemeden gitti.

Evet gitmişti.

Daha fazla orada durmak istememiştim.eve gittim.

YÜZBAŞI Asaf KARAHAN 

Görevden döndüğümüzde ablamı görmek için hastaneye gittim, ama gittiğim de Mina bir adam ile konuşuyordu. Yanlarına gittiğimde sevgilisi  olduğunu öğrendim. Bugün ben duygularımı Mina'ya anlatacak iken sevgilisi olduğunu öğrenmek...
Mina ne kadar benim sevgilim değil dese de... Bilmiyorum ama en azından  bana önceki konuşmamızda anlatabilirdi. Onun ile tartışır iken biraz fazla sert davranmıştım. Ne kadar anne baba sevgisi görmesede onu bu şekilde yüzüne vurmamam lazımdı.  Eve geldiğimde Ali Hemen sordu.
" Ne oldu lan  ne bu  halin?"
" Ali bana azıcık sövsene."
" ne? Ne diyorsun oğlum kimin kalbini kırdın kim bilir de Ali bana söv diyorsun."
" bugün ablamı görmeye hastaneye gidicektim. Hastanenin önün de Mina ile bir adam tartışıyordu. Ben de bugün Mina'ya duygularımı itiraf edecektim. Meğer ise tartıştığı kişi sevgilisiymiş. Sonra oradan uzaklaştım Mina da benim peşimden benim sevgilim değil diyip duyuyordu. Tartışmaya başladık. Sonra Mina'ya kalbini kıracağım bir laf söyledim."
" Ne dedin lan kıza?"
" Sen anne baban dan sana göstermediği sevgiyi ben sana göstersem ne olur ki dedim."
" Oğlum sen ne öküz bir adamsın lan. Bir kızı dinleseydin keşke. Bu kız senin anlattığın na göre bu inatla seni hayatta affetmez."
" bilmiyorum. Yarın Harun Albay bizi tabura çağırıyor önemli bir görev varmış. Onun hakkında bilgi verecekmiş."
Tamam. Sen burada böyle oturacağına git kızdan özür dile, git bir şey de hayvansın yemin ediyorum. Oğlum benim kalbim bile kırıldı lan bana söylemediğin halde.
Odunsun valla."
" off tamam ben gidiyim de belki ikna ederim."
" Biraz zor. Dur lan  bende gelecem. Zehra hanım ile konuşurum."
" Sen çok firsatçisın, kasap et derdinde koyun can derdinde. Biz kime anlatıyoruz ki."

Evden çıkıp Mina'nın  evinin oraya gelmiştik. Ali'yi durdurdum. Çünkü Mina balkonda oturmuş ağlıyordu.
Sanırım Zehra hanım da evde yoktu.
Ali'ye sen git diye işaret yaptım. Ben ise onu balkondan izliyordum.
Gerçekten öküzüm ben yaa.
Mina 'bıktım artık. Yoruldum.' diye ağlıyordu. Malsin Asaf. Gerizakalı Asaf.
' ben ne zaman mutlu olacağım, ne zaman biri bana değer verecek, diyordu.
Şuan babama anlatsam bütün olayları
29 yaşındayım beni dövmekten beter ederdi.
Apartmana doğru gittim. Minalarin dairesine geldim kapıya vurdum ardı ardına. Mina kapıyı açınca gözleri ağlamaktan kızarmıştı.
" Mina biliyorum öküzlük ettim biraz konuşalım mı ne olur?"
" seni asla affetmeyeceğim"
" biliyorum. Ama izin ver 5 dakika  konuşalım."
Mina geri çekildi içeri geçtim.
Oturmadım ayakta konuşmaya başladım.
" sana öyle dememliydim. Biliyorum.
Öküzüm, hemde çok. Ama seni o Adam ile yanyana görünce kıskandım. Kalbinin kırıldığını biliyorum ama  bugün sana senden hoşlandığımı söyleyecektim, ama seni öyle kıskandım ki sinirden gözüm döndü, keşke yanındaki adam dan çıkarsaydım kıskançliğımı. Hayatımda ilk defa bir kadın dan özür diliyorum sanırım, ablam hariç.
Ben gerçekten hiç düşünmeden öyle dedim, çok bencilim. Özür dilerim."

Mina durdu durdu. " senin bana söylediğin şeyi bende biliyordum, ama senden duymak istemezdim, hatta hiç kimseden duymak istemezdim. Evet senin dediğin gibi keşke Burak'tan çikarsaydin kıskançlığını."

"Biliyorum senden bir kez daha özür diliyorum."

" özrünü kabul ediyorum, ama seni affetmiyorum, sadece özrünü kabul edeceğim. Şimdi gidebilirsin."

Haklıydı. Bir şey demeden evden uzaklaştım eve geldiğimde Alide evdeydi.
" Sen niye buraya geldin?"
" Nereye gidicektim ?"
" dedinya Zehra hanım ile konuşurdum diye"
" mesaj attım ama bir akrabasının yanındaymış. Sen ne yaptın konuştun mu?"
" konuştum, özür diledim ama bana seni affetmiyorum dedi."
" şuan Mina o kadar haklı ki seni hiç tutmuyorum. Ben Mina'yı tutuyorum.
Kusura bakma."
" eyvallah kardeşim. Bana şuan çok iyi destek oldun. Eyvallah"
" off hadi sen artık Mina'yı nasıl affetdeceğini düşün. Ben yatıyorum. İyi geceler. Tabi iyi geçer ise"

"Saol ya "
 

Ali odasına gittiğinde ben de kendi odama gittim yatağıma yattım ama uyuyamadım. Beyaz tavana saatlerce baktım.

Şuan hepiniz Asaf 'a tokat atmak istiyorsunuz biliyorum,belki de araları hiç düzelmeye bilir.❗️