16. Bölüm

7.4K 762 583
                                    

Biraz mutsuzumsu bi bölüm oldu sanırım ama sonunu iyi kurtardım bence TT

Medyadaki şarkıyı dinlerken yazmıştım bu bölümü sözleri de tuhaf bi şekilde oturdu yani. Öyle koyuyorum ama dinlemeseniz de olur müzik zevkimi genelde kimse sevmez çünkü laşksşdlksdşal


---



"Çok teşekkür ederiz." Luhan şehir meydanında duran arabaya eğilerek minnet dolu bir sesle teşekkür ettiğinde Sehun boş bakışlarıyla sadece bir an önce gitmelerini beklemişti.

"Ne demek. Dilerim hep birlikte olursunuz!" Arabanın kızların gülüşme sesleri arasında hareket etmesinin ardından Sehun nihayet içinde biriktirdiği o bıkkınlık dolu nefesi dışarı çıkarmış ve saçlarını sinirle birbirine katmıştı.

"Sakın. En ufak bir şey söyleyeyim deme." Luhan'ın gülen yüzünü gördüğünde daha sinirlenmiş ve bir şey söyleyip bunun şiddetlenmesine engel olmak istemişti.

"Üstte olmak istemiyorsan sorun yok sevgilim. Bu görevi seve seve üstlenebilirim." 

Luhan bütün dişlerini gösterip, gözleri tek çizgi halini alana kadar gülümsediğinde artık zorlayacağı bir sınırı kalmamıştı ama uzun olanın.

"Oyun oynamayı keser misin?!" Hızla üzerine yürüdüğünde Luhan geniş göğse ellerini koyarak onu durdurmuştu.

"Niye? Ben çok eğleniyordum ama." Avuçlarının hemen altındaki tshirtü tutup kendine doğru çekerken aralarında kalan mesafeyi çok az bir araya dönüştürmüştü. Luhan küstah bir ışıltıyla gözlerini ondan uzun olana dikmiş, yarım ağız gülüyordu.

"Diğer yanağına da aynısını, hatta daha da fazlasını yapmamı istemiyorsan benden uzak dursan iyi edersin Luhan." Yakın mesafeden adeta hırlayarak söylediği bu sözün ardından kendinden kısa olan alnın ortasına sertçe parmağını bastırarak geri itmişti. 

Başka bir şey söylemeden, belki de başka bir şey söylemesine izin vermemek için hızla arkasını dönüp Luhan'ın gideceği yönün tersine ilerlemişti.

"Yarın şirkette görüşürüz sevgilim!" Luhan arkasından el sallarken yüzünde oldukça büyük bir gülümseme vardı.

O da Sehun'un yaptığı gibi arkasını dönüp kendi yoluna ilerlerken gülmeye devam ediyordu. Belki oldukça korkunç birer ikili olmuşlardı ancak Luhan'ın hiçbir zaman kolay ve basit şeyleri sevdiği söylenemezdi.

Belki de onu çeken şey tam olarak onun sert davranışlarıydı. Bakışlarındaki koyuluğun altına sakladığı o şefkat dolu kişiye inanmak istiyordu, orada daha iyi birinin olduğuna dair kendini kandırmak istiyordu. 

Onu bulana kadar ki süre içinde onun bu davranışlarını kabul edebilirdi.

Ve belki de bu şekilde ona kaçmayacağını, korkmadığını ve yanında kalacağını gösterebilirdi de.

Çünkü gördüğü kadarıyla sessizlik ve yalnız istediğini sanan o aptalın asıl ihtiyacı olan şey ne kadar kötü biri olursa olsun onun yanında kalacak biriydi.

O kısa ve anlam yüklü bakışlardan çıkartabildiği tek şey belki de buydu çünkü. Sanki yumuşamak, kim olduğunu bir anlık da olsa bırakmak ve kapılarını açmak istiyor gibiydi.

Ona ne kadar kötü davranırsa davransın Luhan geri durmaktan kendini alamıyordu bir türlü. Çünkü giderek sönmesi yerine içinde büyüyen umudu giderek alevleniyordu.

Elephant ManHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin