🕊49.Bölüm🕊

3.3K 342 70
                                    

Finale son 1 bölüm kaldi gözümüz yaşlı🥺🥲 Kim derdi ki bu kadar sürecek mübrem oysa ben kısa kısa yazar otuzlarda bitiririm diyordum da çarşı da ki hesap eve uyumadı çünkü Jiyan'ın hikayesi öyle kısa anlatılıp gidilmeyecek bir hikayeydi. Derinlere indikçe daha çok yazasım daha çok anlayasım geldi tabi Ferman'ı da unutmamak lazım ben başrol erkeğimi başta tatlı biri diye kurgulamıştım ama sonra bir şeyler oldu gerçek hayatımda dedim neden insanların gerçek hayata yaşadığını kaleme almıyorsun ki? İnsanlar affedilmeyecek hatalar yapabilir ama önemli olan bir yerden sonra kendilerini toparlayabilmeleri ne yazık ki gerçek hayata hatalardan ders alan o kadar az insan var ki ben Ferman'ı kusurlu yazarken bir yandan da iyi yazmaya çalışıyordum hep çünkü istiyordum ki gerçek hayatan birileri örnek alsın ders çıkarsın... Belki hayatınıza tekrar o kişi veya kişiler girmeyecek bizi asla affetmeyecekler ama biz daha olgun, temiz bir şekilde yürüyeceğiz yolumuza bu da bir insan için en önemlisi...

Keyifli okumalar o zaman 💓
...

Jiyan'dan

Öğretmenlerden izin alarak bugün çocukları erken almış ve Şilan hanımın isteğini yerine getirmek için her zaman gittiğimiz kafeteryaya doğru yol almıştık.

Yusuf Barzani önde giderken bende arkasında takip ediyordum kendisini yüzümde silmek istediğim ama silemediğim bir tebessüm vardı zira bu yaşıma kadar Miroğlu'lar hariç kimseyle bir yerlere gidip de aktivite yapmamıştım. Beş yaşında ki bir çocuğun sevinci vardı kalbimde ve midemde kelebekler uçuşuyordu keşke daha önce bu imkanlara sahip olsaydım da daha hızlı gözümü açsaydım dış dünyaya.

Şilan pasta yiyeceğinin verdiği sevinçle cıvıl cıvıl neşe saçarken etrafa, ikizler de bu küçücük yaşında yanımızdan geçip giden arabalar hakkında yorum yapıyor ikisinden biri yanlış cevap verse hemen diğeri bilmişlikle kızıyor ve doğrunun ne olduğunu el kol hareketiyle anlatıyordu. Başımı iki yana salladım oğullarım gün geçtikçe büyürken huy ve tıp olarak babalarının kopyası oluyorlardı ama küçükken Ferman bu kadar düşkünmüydü arabalara hiç bilmiyordum...

Arabayı pastanenin park yerine dikkatli bir şekilde park ederken, Yusuf barzani ve çocukları çoktan arabadan inmiş bizi bekliyorlardı. Mirza annesine fazlasıyla benzerken, Yağız'sa birebir babasını kopyasıydı huy olarak nasıllardı onu da zamanla çözecektim görüşmek nasip olursa.

İkizler emniyet kemerini çıkarıp arabadan atmaca gibi atlarken, Şilan çocuk koltuğundan kendisini çıkarmam için bekliyordu arabadan inip bizi sabırla bekleyen Yusuf ağaya tebessüm ederek arka kapıyı açtım. "Gel annecim." Dedim koltukta ki emniyet kemerini çözüp kucağıma aldım. Ellerini boynuma dolarken neşeyle cıvıldadı. "Yaşasın pasta yiyeceğiz."

MÜBREM (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin