Jungkook, sabahın ilk ışıklarıyla birlikte ofisine geldiğinde, karşısında duran kalın dosyalara bakarak derin bir nefes aldı. Bugün önemli bir gündü. Ülkenin en genç komisyon başkanı olarak, zorlu bir yolculuğa çıkmak üzereydi. Masa lambasını açıp dosyaların arasına dalmadan önce, kahvesinden bir yudum aldı ve pencereden dışarı baktı. Şehrin yavaş yavaş uyanışını izlemek, ona her zaman huzur verirdi.Ellerini masanın üzerinde birleştirip kendine güven veren bir ses tonuyla konuşmaya başladı, sanki kalbindeki heyecanı bastırmaya çalışıyormuş gibi: "Jungkook Jeon, sen bu işi başaracaksın."
Jungkook'un komisyon başkanı olarak ilk resmi görev günüydü ve en büyük hedefi, eşcinsel evliliği yasallaştırmaktı. Bu mücadele onun için sadece bir kariyer hedefi değildi; hayatının anlamını bulduğu, yıllarca süren kişisel bir savaşın yansımasıydı. Geçmişte yaşadığı zorluklar ve toplumdan gördüğü baskılar, onun bu yolda ilerlemesine neden olmuştu.
Çalışma odasının kapısı hafifçe aralandı ve asistanı, elinde önemli belgelerle içeri girdi. "Başkan Jeon, bugün için hazırlıklar tamam. Meclis üyeleriyle olan ilk toplantınız saat 10'da," dedi.
Jungkook, asistanının getirdiği belgeleri aldı ve göz gezdirdi. Her bir satır, her bir kelime, onun için büyük bir anlam taşıyordu. Bu sadece bir yasa tasarısı değildi; bu, insanların hayatlarını değiştirebilecek bir umut ışığıydı.
"Lee, teşekkür ederim. Her şeyin yolunda olduğundan emin olun," diye cevap verdi Jungkook. Asistanı odadan çıkarken, Jungkook masasının başına geçti ve konuşma metnini son bir kez daha gözden geçirdi. Kalbi hızla atarken, kendini sakinleştirmeye çalıştı. Bu, hayatında yapacağı en önemli konuşmalardan biriydi.
"Sözlerimle, kalplere dokunmalıyım," diye düşündü. "Adaletin ve sevginin galip gelmesi için ne gerekiyorsa yapacağım."
Toplantı saati yaklaştıkça, Jungkook üzerindeki ceketini düzeltti ve derin bir nefes aldı. Meclis salonuna doğru ilerlerken, onun için her adım, yeni bir başlangıcın habercisiydi. Kapının önüne geldiğinde, içeriye girip, yüzlerce bakışın kendisine çevrildiğini hissetti. Sahne onun, sözü ise tarihin bir parçası olmak üzereydi.
Derin bir nefes alıp gözlerini gezdirdi ihtişamlı salonda.
"Değerli Meclis Üyeleri," diye başladı konuşmasına, "Bugün burada, tarihin akışını değiştirecek bir adım atmak için toplandık. Eşitlik, özgürlük ve sevgi için atılacak bu adım, sadece birkaç kişinin değil, tüm bir toplumun yararına olacaktır. Eşcinsel evliliğin yasallaşması, herkesin sevdiği kişiyle özgürce evlenebilme hakkına sahip olmasını sağlayacaktır. Bu, temel bir insan hakkıdır ve bu hakkı savunmak için buradayız."
Jungkook konuşmasını bitirdiğinde, meclis salonunda bir anlık sessizlik oldu. Ardından, meclisin en genç üyelerinden biri olan Taehyung ayağa kalktı. Onun kalkmasıyla birlikte, salonda hafif bir uğultu başladı. Taehyung, Jungkook'un bakışlarını yakalayarak konuşmaya başladı.
"Bu yasa teklifini kesinlikle reddediyorum," dedi kararlı bir sesle.
Taehyung'un bu sözleri, meclisteki gerilimi iyice arttırdı. Jungkook, Taehyung'un bu kadar sert bir şekilde karşı çıkmasını bekliyordu, ama yine de onun bu tavrı canını sıkıyordu. Taehyung, Jungkook'un gözlerinin içine bakarak devam etti:
"Bu yasa teklifi, toplumumuzun değerlerine ve inançlarına aykırıdır. Eşcinsel evliliklerin yasallaşması, geleneklerimize ve aile yapımıza zarar verecektir. Bu yüzden bu teklifi kesinlikle kabul etmiyoruz."
Jungkook, Taehyung'un sözlerini dinlerken, onunla yıllardır süren bu çekişmenin tekrar gün yüzüne çıktığını hissetti. İkisi de genç, idealist ve hırslıydı, ancak görüşleri her zaman zıt kutuplardaydı. Taehyung, Jungkook'un vizyonunu anlamak istemiyor ve her fırsatta onun fikirlerine karşı çıkıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Duel
FanfictionBir komisyon başkanı ve idealist bir genç siyasetçi olan Jungkook, eşcinsel evliliği yasallaştırma hedefiyle meclise büyük bir mücadele getirir. Ancak, karşısında kararlı ve inatçı bir muhalif bulur: Kim Taehyung.