Melisa Karakterini değiştirmiş durumdayım, lütfen ilk bölüme tekrar göz attın.
Bazı aşklar vardır ki, ya hüzünle biter yada sevinçle ama bazı aşklar vardır ki yarım kalır. Aşk mıdır kör eden kör müdür aşık olan? Sahte midir aşk? Sevinçle başlar aşk. Öfke ve kıskançlıkla sürdürür, hüzünle sonlandırırız. inişler çıkışlar, gözyaşları, kahkahalar aşk hepsini bir arada yaşatan lânet duygu mudur? Aşık olmak kölelik değil midir? Karşında ki kişinin özgürlüğünü, sadakatini, duygularını, arzularını, değer verdiği herşeyi elinden almak değil midir? Acı çekmek değil midir aşk? Peki ama neden hâlâ aşık oluruz ki? İnsan mıdır aşık olan? Peki ya Haris? Aşıksa neden bu kadar acı çektiriyor? Aşık değilse neden o gözlerle bakıyor?
•••
Adam okyanusu andıran gözlerini yüzüme yaklaştırmıştı. Nefes alışverişlerim senkronize değildi. İçimde ki bir dürtü gözlerinin içine bakmamamı söylüyordu ama buna engel olamadım. Esrarengiz mavilerine bakıp sordum.
*Sen kimsin?
Aras: dostane bir düşman diyelim
Bundan sonra dikkat etsen iyi olur
Ölmek kolaydır
Önemli olan öldükten sonra nereye gittiğin
*Ne?
Adam yüzümden uzaklaşıp ellerini pantolonunun cebine koyup yarım bir gülümseme takındı yüzüne.
Aras: bana bir can borcun var
*...
Aras: bir daha ki sefer yüzme bildiğinden emin ol
Odanın kapısı tekrar açıldığında öğretmen içeri girdi. Yatağıma yaklaşıp, oturdu.
Öğrtm: Melisa kızım iyi misin?
*İyiyim ama... Hiç bir şey hatırlamıyorum
Öğrtm: okuldan eve giderken Araban yuvarlanıp uçurumdan düşmüş. Sahile vurduğunda tesadüfen Aras oradan geçiyormuş ve seni görüp hastaneye getirdi.
*Bir dakika her şey böyle mi gelişti?.
En son araba su da hızla batıyordu. Bileğinde haç işareti olan bir el beni yüzeye çıkardı. Uzun süre kumların üzerinde onunla birlikteuzandığımı hatırlıyorum. Peki ya sonra??
Gözlerim elleri cebinde olan aras'a döndü. Haç işareti olan el ona mı aitti? Uzun siyah ceketi bileklerini saklıyordu, bir yanıt beklercesine yüzüme bakıyordu kadın, Ben ise odada adam akıllı tanımadığım lânet derecede yakışıklı olan bu adama.
Öğrtm: gelip seni alması için yurt müdürünü arayacağım
Onaylarcasına başımı sallamış, başımı sert yastığa gömüştüm. Açık Kahverengi tutamlarım yüzüme düşmüş, görüş alanımı kapatmıştı. Aniden odaya giren cehennem ateşi kadar sıcak olan rüzgar, sanki bir insan eliymiş gibi saçlarımı yüzümden çekmişti. Üzerimde hissettiğim mavi gözler hoşuma gittiği kadar tedirgin ediyordu beni.
Aras: benziyorsun
*...
Ne?
Aras: annene çok benziyorsun
*Anneme mi?
Aras: ben ise babama benziyorum senin aksine
Ama onun kadar zayıf değilim
*Neyden bahsediyorsun?
Annemi nereden tanıyorsun
Aras: annemi nasıl tanımam
*Ne?...
Adam yanıma yaklaşıp, soğuk ellerini çeneme sabitleyip onunla yüzyüze gelmemi sağladı.
Aras: peki ya sana, aynı anneden olma fakat kardeş bile olmadığımızı aynı zamanda bir şeytan olduğumu söylesem?
*...!
Adamın dediklerini algılamaya ve sindirmeye çalışırken, gözlerim çenemde ki elinin, bileğinde ki haç işaretine kaymıştı. Dışarıdan oldukça normal görünen siyah dövme kırmızıya bürünmüştü. Gözlerim tekrar adamın gözlerine döndüğünde bir çift kırmızı gözle karşılaşmıştı. Adam sessiz bir fısıltıyla konuştu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
