EL MÂRİD HÂRİS-Î LANET 3

14-SANA BİR ADIM

Bilmek, belirsizlikten daha kötüdür. Bilmek endişe, heyecan, korku, sevinç ve karmaşayı getirir. Ama biliyorum bir ses, bir çırpınış vardı. Kurtulmak isteyen biri vardı. Elleri kolları bağlı özgürlüğü isteyen biri vardı. Belirsiz olan şey bunun kim olduğuydu.

Haris: Melisa

Melisa

Ağlamaklı çıkan sesimle karanlıkta konuştum.

*Ne olur bırak beni

Artık çok yoruldum

Gitmek istiyorum

Lütfen bırak

Haris: ama beni sen tutuyorsun

Karanlık ortam aydınlandı. İşte o zaman anladım beni hapis eden o değildi . Onu tutsak yapan bendim

•••

Baş ağrısı gözlerinin yanmasına ve dolmasına sebep olmuştu. Kız adamın odasının önünde ki yerden tavana kadar uzanan pencerenin önüne oturmuş. Islanan orman ağaçlarını seyrediyordu. Bu yağmur acıtsa da huzur veriyordu. Adam yaklaşık 3 belki 4 saattir evde değildi. Kız yanlız odanın içinde yanlış başına yağmuru seyrediyordu. Adam aniden odanın içinde belirivermişti. Kız arkası dönük olduğundan geldiğini fark etmemişti. Haris kıza yavaş adımlarla yaklaşıp arkasına çöktü. Saçlarının kokusu varolduğundan beri kokladığı en güzel koku olabilirdi. Adam ellerini yavaşça kızın saçlarına götürdüğünde kız irkilmiş ve geriye sıçramıştı. Kız şaşkınlıkla adama bakarken adam ayağa kalkıp havada kalan ellerini ceplerine sıkıştırdı.

*Geldiğini görmedim

Hâris: yemek yiyelim

*....!

Hâris: normal yemek

*Evde benim yiyebileceğim hiç bir şey yok

Daha doğrusu yiyecek hiç bir şey yok

Hâris: sofra hazırladım

Yemek odasında

Kız ayağa kalktığında adam odasında ki duşa girmişti. Kız adamın sözlerine inanmadığı için koşarak yemek odasına gelmişti. Gördüğü masa ağzını açık bırakmıştı. Yaprak sarma, mercimek çorbası, köfte, patates, içli köfte, kızarmış tavuklar, yoğurt çorbası, limonata, ayran kebap, yeşil sebze salataları, çiğ köfte, mantı, karnıyarık, sigara böreği, etli bamya, baklava, sütlaç...
Kız daha önce bu kadar yemeği bir arada görmemişti. Uzun süre sonra ilk defa yüzü gülmüştü. Günlerdir, haftalardır açtı. Sonunda yemek yiyebilecekti.

Hâris: beğendin mi?

Kızın yüzün de ki gülümseme hemen silinmişti.

Haris: yesene

Adam masanın en uç kısmına oturmuş eline aldığı çatalı önünde yemeğe doğru hareket ettirmişti. Kız hâlâ ayakta adamı izliyordu. Gerçekten onun için mi hazırlamıştı? Ya bu da bir oyunsa?

Hâris: otur!

Adamın emrivaki sesiyle kız masaya oturdu. Adam kızı izliyordu kız ise önündeki güzel yemeklere bakıyordu.