Değer görmeyen bir kitabın yazarı ne kadar mutluysa o kadar mutluyum. Böyle giderse erken final olur sanırım.. Oy vermeyi unutmayın. <3
Yoongi ile gülerek kapının önüne vardığımızda onu kucaklayarak kapıya yaslamış, cebinden anahtarını alarak kartı okuttuktan sonra açılan kapı ile içeri girmiştim kucağımdaki beden ile.
Evi sessizce incelerken kucağımdaki bedeni indirmeden kapıyı kapattım. Ben evi incelerken boynuma kollarını sarmış beni izleyen Yoongi'nin dudağına hızlı bir öpücük bıraktım. Gülerek ona bakarken holde ilerleyerek koltuklardan birine oturmuştum. Kucağımda kendini düzelten bedenin belini okşarken gözlerini de inceliyordum.
"Amcanlar nerede demiştin?"
"Yurt dışındalar. Zaten çoğu zaman burada olmuyorlar."
"Hm.." boynuma kapanan dudaklar ile nefeslerim yavaşlarken başımı geriye atarak kollarımı iki yana açmıştım.
Gömleğimin düğmelerini açarak çıkartırken göğüslerime doğru inmişti. Göğüs ucumu dudakları arasına alarak emerken bir elimi saçlarına atarak okşamaya başlamıştım.
"Yoongi hyung.. aklımı başından alıyorsun her seferinde."
Koltuktan inerek dizleri üzerine otururken pantolonumun kemerini açmıştı, gözlerim gözlerine kenetlenirken belimi kaldırıp pantolonumu indirmesine yardımcı olmuştum.
"Öyle mi Jeon?" dudakları arasına aldığı penisimi usulca emmeye başlaması ile gözlerim kayarak kapanmıştı. Nefeslerim hızlanırken çıkardığı ıslak sesler beni daha da yükseltiyordu.
Saçlarından kavramamla onu gırtlağına kadar boğmuştum. Hareketlerine yön verirken derin bir inleme bırakmış, ağzından penisimi çıkartarak dudaklarına sürtmüştüm yavaşça.
Gözlerimiz yeniden buluştuğunda onu kucağıma çekmiştim. Altındakilerden onu kurtarırken bir yandan da koltuğa uzatmıştım bedenini.
Bileklerinden kavrayarak başının üzerinde birleştirirken altımda hareketlenen bedene gülümseyerek bakmıştım."Rahatsız mısın?" başını olumsuz anlamda sallaması ile yavaşça içine girmiştim.
Kasılarak bıraktığı inleme, artık kalçasının bana dayanamadığına bir işaretti esasen. Ellerini elimden kurtararak saçlarıma asılırken kulağıma eğilmişti.
"Sıra bende demiştim, Jeon."
"Sen kendine fazla güveniyorsun."
"Öyle mi?"
"Öyle." dediğimle beni yatağa uzatıp üzerime çıkması bir olmuştu. Geçen sene cılız olan vücudunu bu sene tamamen bana denk hâle getirmiş olması işime gelmiyordu. Ballandıra ballandıra vücut geliştirmesini anlattığı her saniyeye küfrettim içimden.Götüm elden gidiyordu.
Onunla resmen boğuşurken ellerimi üstte birleştirmesi ile gülerek ona baktım.
"Hyung, bana bunu yapmayacaksın değil mi?"
sorumla gülmüştü o da. Başını olumlu anlamda salladıktan sonra dudaklarımızı birleştirmişti.Dudaklarımız tutkuyla dans ederken ellerimi tek eliyle tutarak dudaklarımızı ayırmış iki parmağını dudaklarım arasına verdikten sonra gözlerimin içine kenetlemişti gözlerini.
Kontrol eden olmak, ona mükemmel bir haz veriyordu ve bunu asla belli etmekten kaçınmıyordu.
"Em."
Dediğini harfiyen yaparken dudaklarım arasındaki parmaklar ıslanmıştı çoktan.
Dilimi parmakların üzerinde gezdirirken gözlerimizi asla ayırmıyordum."Aferin Jeongguk."
Parmaklarını çektikten sonra bacaklarım arasına yerleşmiş, ilk başta parmaklarını içime yollarken deliğimi genişletme çabası dudaklarımdan ufak iniltiler kaçırmama sebep oluyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐀𝐑𝐄 𝐘𝐎𝐔 𝐒𝐔𝐑𝐄? | 𝐲𝐨𝐨𝐧𝐤𝐨𝐨𝐤.
FanficÜniversitedeki gizli aşkı Taehyung'un katilini bulmaya çalışan Jungkook, kalbini yeni birine kaptırır. . .