9

469 38 8
                                    

Belki izleyenleriniz vardır ama izlemeyenler için bu bölümde bahsettiğim sahne The notebooktan. Yakın zamanda tekrardan izlediğim için ve sahnenin ilişkilerini yansıttığını düşündüğüm için yazmak istedim. BU ARADA SİZLERDEN GELEN YORUMLARI OKUMAYI ÇOK SEVİYORUM İYİ Kİ VARSINIZZ 💗💗💗
____________________________

Kaan'dan..

Gözlerimi yavaş yavaş açıldığında önümdeki televizyonda açık olan filmi gördüm. Hafifçe kaşlarım çatıldı, hatırladığım kadarıyla operasyon öncesinde film açmamıştım.

Kumandayı elime almak için doğrulup soluma baktığımda tekli kanepenin bir koluma sırtını yaslamış, diğer koluna ayaklarını uzatmış ve üstündeki pikeyle uyuyakalmış Hazel'i gördüm.

Muhtemelen Okan Hoca peşime takmıştı yine de gülümsememe engel olamadım.

Genelde insanlara baktığımda beş aşağı üç yukarı ne bok olduklarını anlarım, ama onu ilk gördüğüm günden beri en ufak bir tahmin bile yürütemiyor olmak sinirimi bozuyor.

Kafamı televizyona çevirdiğimde şöyle bir sahneye tanıklık etmiştim.

Kadın telaşlı bir şekilde arabaya giderken "Seni aşağılık herif!" diyip arabanın kapısını açıyor.

Adam sinirle kadının arkasından geliyor ve "Benimle kalsan ne olur sanki?" diyor.

Kadın arabaya binmeden bağırarak adama yöneliyor ve "Seninle kalmak mı? Ne için? Baksana halimize şimdiden kavga ediyoruz." diyor.

Adam "Bu hep yaptığımız şey. Kavga ediyoruz . Sen bana aşağılık herif olmaya başladığımı söylersin ben de sana baş ağrısı olduğunu söylerim. Ki %99 ihtimalle hep öyle oluyorsun. Senin duygularını incitmeye korkmuyorum. Çünkü iki saniye sonra baş ağrıtmaya devam ediyorsun." dedi ve arabanın kapısını kapatıp arabaya yaslandı.

"Ne yani?" dedi kadın aynı kızgınlıkla.

"Yani ilişkimiz kolay olmayacak. Gerçekten zor olacak ve buna her gün katlanmak zorunda kalacağız ama ben bunu yapmak istiyorum çünkü seni istiyorum. Seni her şeyinle sonsuza dek istiyorum. Benim için bir şey yapar mısın? benim için hayatının 40 yıl sonrasını hayal eder misin? Eğer o adamı görüyorsan, git. Seni bir kez kaybettim ve eğer gerçekten istiyorsan sanırım tekrar kaybetmeye dayanabilirim. Ama sakın kolay yolu seçme."

Kadın ağlamaklı sesiyle cevap verdi. "Hangi kolay yol? Kolay yol yok ki ne yaparsam birileri inciniyor."

"Herkesin ne istediğini düşünmeyi bırakır mısın? Benim ne istediğimi düşünmeyi bırak ya da onun ne istediğini. Sen ne istiyorsun?"

Kadın inkar edercesine bağırdı "Bu o kadar basit değil!"

Adam yüksek sesle bir kez daha sordu. "Sen ne istiyorsun?" ve çaresizce bakıp tekrar sordu "Sen ne istiyorsun?"

Kadın sessizce "Gitmem gerek." dedi.

Adam birkaç saniye kadına baktı ve arabanın önünden çekildi. Kadın arabaya binip gittiğinde ellerini başında birleştirip gidişini izledi.

En azından birbirlerini susturmak için öpüşmediler diye düşünüp telefonumu elime aldım.

Aslan parçaları 🦁

muhtemel aşk | Kaan AyhanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin