•••
2 Temmuz 2024Sonunda maç günü gelmişti. Belli etmemeye çalışsamda aslında çok heyecanlıydım. Kazanırsak çeyrek finale çıkacaktık.
Maç izlemek pek alışkanlığım olmasada milli takımın maçlarını asla kaçırmadan izlerdim. Fakat bugün ilk defa televizyondan izlemek yerine canlı olarak izleyecektim.
Üzerime formamı giydikten sonra kapının çaldığını duymuştum. Büyük ihtimalle Duru gelmişti. Beraber gidecektik maça.
Hızlıca kapıyı açtığımda Duru güler bir yüzle beni karşılamış ve sarılmıştı.
"Allah'ım çok heyecanlıyım Asel." Dediğinde bende aynı heyecanla, "Sen birde bana sor." Demiştim.
"Hadi o zaman inelim aşağıya. Baran bizi bekliyor." Dediğinde onu onaylarak aşağıya Baranın yanına inmiştik.
Koşarak Barana sarıldığımda o da bana gülerek sarılmıştı.
"Naber cimcime?"
"İyidir şefim sizden?
"Nolsun be güzelim, koşturup duruyoruz." Dediğinde Duru lafa katılarak, "Ay ne çok hasret giderdiniz. Görende hiç görüşmüyoruz sanacak. Hadi şu arabaya bininde gidelim bir an önce." Demişti. Bunun üzerine Baranla birbimize baktığımızda gülmemek için kendimizi tutmuştuk.
"Hadi o zaman binin arabaya."
_____Maçın ilk yarısı başlamıştı. Ve çoktan Merih bir gol atmıştı.
Adam resmen 57. Saniyede gol atmıştı.
Burada o kadar güzel bir atmosfer vardı ki nasıl anlatılır hiç bilmiyordum. Bir maçın beni bu kadar strese ve mutluluğa sokacağını hayal edemezdim.
Ben bunları düşünürken bir yandanda pür dikkat maçı izliyordum. Fakat dürtülmemle beraber tüm odağım bozulmuştu.
Dönüp dürten kişiye baktığımda Baran olduğunu görmüştüm. Kulağıma doğru yaklaşarak, "Yine nefesini tutuyorsun. Sakinleş." Demişti.
3. Uyarışıydı...
İstemsizce heyecandan nefesim tutuyordum ve bunu maalesef farkedemiyordum. Fakat her defasında Baran beni uyarıyordu.
Maçın neredeyse 58. dakikasına gelmiştik. Arda köşe vuruşu yapmak için hazırlanıyordu. Fakat Avusturya taraftarları elindeki boş bardakları Arda'nın üzerine doğru atıyorlardı.
Yaptıkları gerçekten büyük saygısızlıktı.
Arda hazırlanıp köşe vuruşu yaptığı anda top kaleye doğru gitmişti. Ardından ise Merih kafa vuruşu ile ikinci golünü atmıştı.
Sevinçle ayağa fırladığımda mutluluktan kalbim yerinden çıkacaktı.
Tabii ki Arda vuruşu yaptıktan sonra ve gol olduğunu gördükten sonra Avusturya taraftarlarına doğru dönerek, elini kulağının arkasına koymuş bir şekilde onlara bakıyordu.
Ve bunu görmek bile büyük bir zevk veriyordu.
______Maçın 90 dakikası dolmuştu. Fakat 4 dakika uzatma vermişlerdi ve 3 dakikası dolmuştu bile. Şuan maç 2-1'di bir gol daha atamazlarsa kazacaktık.
Büyük ihtimallede son bir dakika da gol atamayacak gibi görünüyordu.
Gözlerimi ayırmadan maçı izlemeye devam ederken Baumgartner'e gelen topla kafa vuruşu yapmıştı. O an panikle yine ayağa kalktığımda Mert topu tutmuştu.