Dilek Tutulması
Müge uyanmaya başlarken kulağında tanıdık bir müzik sesiyle gözlerini açamaya başladı. Bu ses? Titanik filmin jeneriği değil miydi? Zaten duygusal bir gece geçirmişti kendi içinde ve bu müzikle de vücudunu titretti. Bu lanet şarkı zaten insanın yerli yersiz ağlamasına sebep oluyordu!
You're here, there's nothing I fear...
Sabah sabah cidden Titanik izlemek için annesi ve babası ne yaşamış olabilirdi?
Gözlerini devirerek yerinden kalkarak ayaklarını sürte sürte salona geçti. Koridorun ucundan baktığında babasının ütü yaptığını annesinin çamaşır katladığını gördü. Gözlerini sıkıca yumdu ve yeniden açtı aynı manzaraydı.
Dün yaşananlardan sonra Filiz Hanım ve Hakan Bey, Müge'yle İstanbul'a gelmişlerdi, aslında Müge'yi alıp Datça'ya evlerine gitmekti niyetlerini ancak işkolik kızları işini bırakamayacağını söylemişti. Kızlarının işine saygı duyuyorlardı elbette ki hatta bu işin içinde sevgilisi de olsa anlamaya çalışıyorlardı. Özellikle Hakan Bey, tam anlamıyla Mügeci olduğundan onu sevgilisinden kıskanmalara doyamıyordu. Kızı için mutluydu da aslında çünkü Doğan'ı, ailesini tanıdığı kadarıyla kızı için cidden maşallahlık bir seçimdi.
Müge, babasının aşırı sevgisinden asla şikayetçi değildi. Çünkü o aşırı sevgisinin için bir kısıtlama yoktu, kendisini arada deli de etse babasına olan sevgisi cidden farklıydı. Tabii bunun her açıdan duygusallık nedenleri vardı, bu da hep ailesine daha bağlanmasına neden oluyordu.
Bugün Perihan teyzesinin cenazesine gideceğinden kendisini suçlu hissetse de kendine neyse ki bir neden bulmuştu; Perihan teyzesine ona ne bırakmıştı? Durumu da iyiydi aslında kadının, eğer öyle bir güzellik yapmışsa hemen kabul ederdi. Bunu düşündüğü için kendini kötü hissederek vazgeçti yine de şöyle yüklü—hayır bu hoş değildi!
"Sabah sabah Titanik izlemek için akşam ne yaşamış olabilirsiniz?" dedi Müge esneyerek.
Daldıkları TV'den aynı anda kızlarına döndüler. Filiz Hanım hemen gülümseyerek "Bilmiyoruz Mügoş ama Netflix'i açtığımızda en son bu kalmış, insanı çekiyor işte," dedi.
"En son sen izlemişsin? Depresyon filmin değil mi bu senin?" dedi Hakan Bey göz ucuyla da filme bakıyordu.
Müge şöyle bir hızla düşünce o anı hatırlayarak gözlerini kaçırarak gülümsedi. Belki de babasıyla arasına mesafe koyması lazımdı, bu kadar hakkında her şeyi biliyorum olmamalıydı. "Depresyonda değilim ama öyle bir izleyesim gelmiştir. Zaten ne varsa ekliyorlar maşallah!"
"Bizim romcom da gelmiş Mügoş akşam izler miyiz?" dedi Filiz Hanım heyecanla.
Müge annesinin tatlı mimiklerine bakarak "İzleriz anneciğim, sen ortamı hazırlarsın. Ben çıkacağım birazdan ama akşam erken dönerim. Bugün birkaç görüşmemiz var Doğan'la... Onu pazarlamam lazım, işler kesat olmadan," dedi.
Hakan Bey sesli bir gülüşle "Hey Allah'ım ya! Bu işler artık bu şekilde dillenmeye başladı," dedi.
"Aman sen de Hakan!" dedi Filiz Hanım göz devirirken ama kulağa oldukça komik geldiğinin farkındaydı.
**
Doğan sabah sporunu yapmış kahvaltı için Müge'ye mesaj atmıştı, belki birlikte yaparlar diye... bugün zaten görüşecekleri iş durumlarından dolayı ki Doğan buna şükredecek noktaydı çünkü annesi ve babası buradayken bugün görüşemeyebilirlerdi ve Doğan, dün olanlardan sonra sevgilisinin yanında olmak istiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YILDIZINI PARLAT
RomanceMüge kariyerini yaban ellere bırakmamak için tehlikeli sulara dalarak kendini influencer olan Doğan'ın asistanını olarak buldu. Aslında bunu planlamıştı, plansız hiçbir şey yapamazdı ancak Doğan'ın hayatını düzenleyip daha çok parlatmak için girdiği...