Succession | Sope

-31-

"Eski başsavcı Jung'a ait olan Atn kanalının başına yeni dönemde kimin geçeceğine dair iddalar gündemdeyken bu iddialardan biri daha önce taciz ve işçi hakları konularıyla gündeme gelen iş adamı Lee Yoon oldu. Yapılacak olan kurul oylaması 1 ay sonraya erteledi."

Hoseok elindeki kumandanın kırmızı düğmesine basıp kucağındaki cips kasesini kenara bıraktı ve gözlerini saatlerdir önlerindeki dosyaları okuyan bedene çevirdi. Sıkılmıştı, gece sessizdi ve böyle gecelerde evde durmaya alışkın değildi.

Dilini alt dudağının üzerinde gezdirdiğinde "Baksana." Demişti yanındaki bedenin kucağına çıkıp kollarını boynuna dolarken. Dosyanın kapağını kapatıp yan tarafa bırakmıştı.

"Yarın şirketin bir yardım yemeği var. Sen de gelsene."

Yoongi gözlerini ona çevirdiğinde kaşlarını kaldırmıştı, bir eliyle burnundan aşağı kayan kalın çerçeveli gözlüğüne dokundu, bunu duymayı beklemiyordu. "Ne işim var benim orada?"

"Bilmem eğlenceli olur."

"Beni ailenle tanıştırmaya filan mı çalışıyorsun?"

Hoseok güldüğünde kısa bir süre onun kalın çerçeveli gözlüklerine bakmıştı, dilini ağır hareketlerle alt dudağının üzerinde gezdirdi.

"Asla öyle bir şey yapmıyorum."

"O zaman?"

"Yardım yemeğine aklına gelebilecek bir çok önemli isim gelecek. Eski savcılar, hakimler, şu anki hakim ve savcılar kurulu üyelerinin bazıları, onlarla tanışmış olursun."

"İstesem zaten tanışırım."

"Evet ama hepsini bir arada yakalayabilmen mümkün değil." Sessiz kaldığını gördüğünde Yoongi ağrıyan boynunu hafifçe geriye yatırmış ve bir eli çıplak bacaklarına kaymıştı. "Babanın benden pek hoşlanacağını düşünmüyorum."

"Babam seni tanıdığında beni sevdiğinden daha çok sever emin ol. Ayrıca benden hoşlanmadığını düşündüğü için sana daha yakın olmak isteyecektir." Bacağını okşayan elleri hafifçe yukarı çıktığında "Bakarız." Demişti sessizce.

Hoseok ondan aldığı onayla gülümsedi ve ellerini onun parlayan yüzünde gezdirdi, ancak bu hareketi Yoonginin hoşuna gitmemişti. "Cips yedin ellerin hep yağlı yüzüme dokunma Hoseok."

Homurdanarak ellerini ittiğinde kaşlarını çatmıştı. "Çok huysuzsun biliyorsun değil mi? Burada senin için bir şeyler yapmaya çalışıyorum."

"Lütfen ne yapacaksan yağlı ellerini kullanmadan yap."

Hoseok kaşlarını çattığında iç çekti ve aniden iki eliyle tüm yüzünü sıkıca avuçlayıp parmaklarını bastırdı. "Benden iğreniyor musun yoksa?"

"Tanrı aşkına!" Yoongi gözlerini yumduğunda Hoseokun kıkırtıları eşliğinde ondan kurtulmaya çalışıyordu. "Hoseok daha yeni duş almıştım!"

"Ben de az önce aldım veremliymişim gibi davranmayı bıraksana."

Yoongi bileklerini kavradığında kucağındaki bedenin rahat durmayacağını anlayıp belinden tutarak onu altına almış, hareket etmemesi için bacaklarını bacakları arasında kıstırmış ve bileklerini kavrayarak başının üzerinde sabitlemişti. Hoseok onun kızgın gözlerini gördüğünde genişçe gülümsedi.

"Böyle daha lezzetli oldun seni öpmeme izin verirsen pişman olmazsın söz veriyorum."

"Yağlı ellerinle yüzüme dokunmandan hoşlanmıyorum ve bunu sürekli yapıyorsun."