28.Bölüm "Çöl ve Okyanus"

125 19 10
                                    


28. Bölüm Çöl ve Okyanus

Bütün günümü Pars'ı izlemekle geçirmiştim. Bir an bile sıkılmamıştım izlerken bugün hiç bir şey düşünmüyordum bugün sadece Pars'ı izleyip içki içmiştim. bilgisayarı kapatıp elimdeki içkimi bıraktım fazla ayık değildim henüz gece olmamıştı ama uyumak istiyordum yatağıma adımlayıp yatağıma uzandım başımı koyar koymaz uykum gelmişti.

Yazarın anlatımıyla

Larissa kafasını yastığa koyar koymaz uyku ilacı sayesinde uyumuştu. Odanın içerisinde sessizlik hakimdi kapının kulpu yavaşça aşağı indirilmişti içerisi onun adım sesleri ile dolmuştu. Bakışları avına takılmış bir piskopatın bakışları gibiydi keskin gözleri Larissa'nın vücudunda geziniyordu bakışları nefret doluydu.

"Ah Larissa ah beni hiç tanıyamamışsın." Her söylediği kelime iğrenir gibi çıkmıştı. "Dua et sana şuan zarar vermeyeceğim." Biraz düşünür gibi yapıp konuşmaya devam etmişti.

"Hayır hayır sana fiziksel olarak zarar vermeyeceğim sana psikolojik olarak zarar vereceğim sana öyle şeyler yapacağım ki aklını yitireceksin o çok sevdiğin Pars'ın bile sana yardım edemeyecek benim kuklam olacaksın bana itaat edeceksin seni mahvedene kadar durmayacağım beni durdurmanın tek yolu beni öldürmen onuda bir kez denedin olmadı." Larissa bunların hiçbirini duymuyordu.

Yavaş adımlarla ilerleyip Larissa'nın yanına uzanmıştı. "Bunların hepsi senin yüzünden biliyorsun değilmi?" Cevap verilmeyeceğini bildiği halde yinede soruyordu son olanlardan sonra psikolojik olarak çöküşteydi ve bunun acısını Larissa'dan çıkaracaktı.

Çok geçmeden adam odayı terk etti.

Nikolay,Yade,Lena,Uraz,Turgut,Aleda, Andrei ise hepsi bir sandalyede oturmuş derin düşüncelerle boğuşuyorlardı hepsinin aklında sadece gölge vardı.

Lena bu huzursuz ortamın ortasına bir soru yöneltti. "Demeyim demeyim diyorumda bütün gece beynimi kemiren bir sorum var. Ya Larissa'nın anne ve babası ölmemişse?"

Ortam Lena'nın sorusu ile buz gibi olmuştu.

Aleda dayanamayarak. "Sen ne saçmalıyorsun?"

"Larissa yalan mı söyleyecek?"

"Bu 6 yaşındaki bir çocuğun gördüğü halüsinasyonda olabilir."

Uraz susmakla kalmayıp "Mantıklı." Dedi.

Aleda sinirlenmeye başlıyordu derin bir nefes alıp konuşmaya başladı. "Öncelikle bu tamamen aptalca madem bu Larissa'nın halüsinasyonu o zaman neden 7 8 9 5 yaşlarında değilde 6 yaşında halüsinasyon gördü? Onu geçtim Larissa kendi ağzı ile çeteden bir adamı bulduğunu söyledi bunu söylemen aptalca eğer gerçekten ortaya bir iddia yöneltmek istiyorsan ben hepinize beyninizi kemiren bir iddia yöneltebilirim. Mesela hiç gölge'nin aramızdan birisinin olma ihtimalini düşündünüz mü? Ben hiçbirinize güvenmiyorum."

Yade Aleda'nın söyledikleri karşısında şaşırmıştı. Kimseden ses çıkmayınca Yade konuşmaya başladı.

"Ne demek kimseye güvenmiyorum?"

"Bas baya güvenmiyorum." Aleda kendinden emin konuşuyordu söylediklerinin arkasındaydı.

"Larissa bizi buraya keyfinden çağırmadı birlik olalım diye çağırdı sen ise şuan kimseye güvenmediğini söylüyorsun biz böyle mi kimliği belirsiz bir piskopatı yakalayacağız? Böyle olacaksa ben yokum." Diyip ayağa kalkıp gidecekken Aleda'nın sert sesi odada yankılandı.

"Otur oturduğun yerde biz buraya arkadaş olmaya gelmedik evet rol gereği Larissa'nın önünde arkadaş gibi davranıyoruz ama arkadaş değiliz tabi gitmek istiyorsan gidebilirsin ama Larissa'ya her şeyden uzaklaşarak kaçtığını söylerim." Ortam giderek gerginleşiyordu.

Hacker Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin