Ama Bana Bakma Öyle, barsem

"Tamam aşıksınız"

"Yani ben sana artık rahatça 'aşkım' diyebilecek miyim? "

"Bilmem, diyebilecek misin acaba? "

Semih ve Barış, birbirlerine hislerini açtıkları gecenin sabahında, kahvaltıyı henüz yapmışken herkesten uzak olan bir ağacın dibine geçip oturmuş, sohbet ediyorlardı.
Barış'ın konudan bağımsız olan sorusuna, sarışın sırıtarak soruyla karşılık vermişti.

"Ne demek 'bilmem' ya! O kadar romantik an yaşadık bence ilişkimizin bir adı var artık, olmalı yani! "

Çakma sarışının yakarışlarına gülerken bir yandan da kıvırcığın ağzını kapadı Semih.

"Oşkom oğzomo nodon kopotoyorson?"

"Ya Barış, bağırma diye kapattım heralde. Daha biz bile adını koymadan millet duymasın. "

Barış'ın onaylayarak başını sallamasıyla elini çekti sarışın.
Henüz ne yaşadıklarını kendisi anlayamıyorken, diğerlerinin duymasını istememişti.

"Tamam da gülüm, birbirimize aşığız yani. Bu yetmiyor mu bir ilişki için? "

Duyduğu şeylerle gülümsedi küçük olan, aralarındaki mesafeyi kapatıp yüzünü büyüğünün yüzüne yaklaştırdı.

"Yani bana aşıksın, öyle mi? "

Aldığı soruyla küçüğüne katılıp gülümseyerek başını olumlu anlamda salladı Barış.

"Tamam aşıksınız, anladık! "

Fazla uzaktan gelmeyen ve yabancı olmayan sesle ikisi de başlarını çevirdi ve sesin sahibine baktı.
Bağıran kişi pek de şaşırılacak biri değildi, Arda'ydı. Yanında da artık kendisinin kuyruğu haline gelen Kenan vardı.

"Bi' kere de şaşırt ya, hani diğer romantik an sikici nerede? Bertuğ, armut dersem çık, elma dersem çıkma! Ayva! "

"Aşkım o söz öyle değildi sanki? "

Duyduğu ithaf ile gözleri parıldadı çakma sarışının, ardından da sevgilisine genişçe bir gülümseme bahşetti.
Yanlarına gelen arkadaşlarının varlığını unutmuşlardı.

"Aşkım falan n'oluyor, hayırdır? "

Kenan, Arda'nın aklındakileri dile dökerken, Arda çoktan Semih'in yanına gidip onu kaldırmıştı bile.

"Sen gel bakalım, kaçak! Ne zamandır bizden habersiz hareket ediyorsun sen bakalım? "

"Anne her şey çok hızlı gelişti ya, gerçekten! "

Aldığı cevap Arda'yı tatmin etmezken, koluna sarıldığı sarışına fazla sert olmayacak şekilde vurdu ve tabiri caizse, çadırların oraya doğru cırladı.

"Bertuğ! Mustafa'yı da al, buraya gel! Birileri kaçak işler yapmış! "

"Irzına soktuğum, ne cırlıyorsun? Millet sağır değil! "

Semih, bu duruma alışık olduğu için herhangi bir tepki vermemişti. Onun yerine çakma sarışın rahatsız bir şekilde söylendi. Hemen ardından ise Arda'ın Semih'e yaptığı muameleyi yaparak kaldırdı onu Kenan.

"Sen sus, sende suçlusun! Gözaltına alacağız seni, düş peşime! "

~~~~~~

"Sonra bana bi' cesaret geldi, yapıştım dudağına. "

"O kadar detaya gerek yoktu kanki. "

Semih, Arda'nın ısrarları sonucu ormanın içinde diğerlerinden uzak bir yere gelmiş ve gece yaşadığı her şeyi anlatmaya başlamıştı.
Son cümlesiyle, arkadaşları yüzünü buruştururken aklındakileri dile getiren kişi Mustafa olmuştu.