Fransız Öpücüğü GxG

13

"Bade ve Hakan sizde kalın, geçen sene Afra sizi övüp duruyordu bakalım harbiden o kadar iyi misiniz."

Bayık gözlerime Yasemin karısına bakarken o bizim bu halimizi hiç önemsemeden eşyalarını toplayıp odasına gitmişti. Yorgundum, uykusuzdum, hazır Yasemin hocanı  dersi varken bebekler gibi uyumalıydım.

O ise bize iş kitlemişti amk.

Bu havada kim geliyor ve biz neden onu karşılamak zorundayız?

"Açım ben, kahvaltı yapmaya mı gitsek?" Hakan gözlerini ovuşturarak kalktığında zar zor bende kalktım. Hiç uyumadan okula gelmiştik, Mertin bugün dersi yoktu o yüzden zorla bizi de sabahlatmıştı. "Oğlum çok fena uykum var, Tom gibi göz kapaklarımı bantlayacağım şimdi."

"Tom kim lan?" Diye sorduğunda hızla ona döndüm. "Lan tom ve Jerry var ya." Dediğimde gözlerini devirmişti. "Salak öyle desene elli tane Tom var." Demişti.

Kabanıma sıkıca sarındım ve fakültenin sıcak havasından sıyrılıp, demir gibi esen havada yürümeye başladık. "Gazel hocaya da yazayım mı?" Koluna girip, iyice yanaştığımda rüzgarı bir nebze olsun engellemişti.

"Oraya gidince sor amk telefon uçacak."

Koştur koştur börekçiye girmemizle ufak bir hava değişimden dolayı bayılma ihtimali yaşamış, sonrasında telefonuma sarınmıştım.

Siz : Günaydın, kahvaltı yaptınız mı?
(Gönderildi 8.45)
(Okundu 8.47)

GazelOzsoy : Günaydınnn ve yapmadım.

Siz : Börekçideyiz, ne yersiniz?

GazelOzsoy : Bana da mı alacaksın?

Siz : Aklıma geldiniz, almayayım mı?

GazelOzsoy : Tamam o zaman şey yapalım.

GazelOzsoy : Bana peynirli poğaça alsan yeterli.

Siz : İki tane peynirli poğaça, kürtaj böreği, kıymalı börek, çikolatalı açma alıp geliyoruz hocam.

Siz : Odanızda gereksiz kişi varsa yollayın da kahvaltı yapalım.

Siz : Meyve suyu?

GazelOzsoy : Vişne.

GazelOzsoy : Bekliyorum sizi.

"Abi bir vişne, iki şeftali ama şu teneke kutuda olanlardan. Karton verme, arkada gördüm."

Kartımı çıkarıp ödediğimde Hakanda poşetleri almış ve bana dönmüştü. "Nerede yiyeceğiz?" Diye sormuştu. "Gazel hocanın odasında." Dediğimde derin bir nefes çekmişti içine. Geriliyordu benim ayım.

Dışarı çıktığımızda zorlu mücadeleler ardından nihayet tekrar okula varabilmiştik. 12de bir toplantı olacaktı, iki gün sonra okula gelecek olan ziyaretçiler adına. Böyle işlerde genelde Afra hoca ilgilenirdi ama çocuk yapası tutmuştu kadının, Yasemin hocaya kalmıştık bizde.

Kapının önüne geldiğimizde Hakana dönüp sırıttım. "Heyecanlandım lan." Dediğimde o da gülmüş ve kapıyı tıktıklamıştı. İçeriden gelen izinle kapıyı araladığımızda yüzümüze vuran yoğun sıcaklıkla kapı eşiğinde eriyecektik bildiğin.