~Kerem'den..
Teras katındaki partiye çıkmamla beraber, esen rüzgarı yüzümde hissetmiştim. Adımlarımı kalabalık içinde zar zor sürdürürken gözlerim sadece Nisa'yı arıyordu.
İnsanlar arasında zar zor ilerlerken köşedeki masada Barış'ı görmüştüm, elindeki içki bardağıyla salına salına dans ediyordu. Yanında ise Mauro ve Torreira'da bulunuyordu.
Barış'ların olduğu masanın etrafına bakarken gözüme çarpan Nisa'yla oraya çevirmiştim odağımı. Üstündeki bedenini saran, dekolteli elbisesiyle bar taburesi üstünde oturuyordu. Saçları esen rüzgarla salınırken, belki de hiç olmadığı kadar çekiciydi gözümde..
Kalabalıktan kurtulup Barış'ların masasına geldiğimde, gözlerim sadece Nisa'daydı. Elinde bardaklarla Nisa'nın yanına gelen Emre'yi görmemle vücudum kaskatı kesilmişti. Bu piç her yerden çıkmasa olmaz mıydı?
"Oo kardeşiim, sonunda aramıza katıldın ya"
Barış sarhoş halde mal mal gülerken elini omzuma atmıştı, ama benim tek derdim şu an Nisaydı.
"Kıza neden yiyecekmiş gibi bakıyorsun oğlum"
Nisa'ya yiyecekmiş gibi mi bakıyordum? Daha neler Barış.
"Ya Barış saçma sapan konuşup sinirlerimi zıplatma"
Barış aptal aptal sırıtırken masaya gelen garson önümüze bardaklar ve yeni mezeler dizmeye başlamıştı.
"Beyler işte o bayılacağınız lezzet İspanyol Şarabı, aman dikkat edin etkisine kapılmayın"
Ne anlatıyordu bu garson?
*kültürel bilgi(!): İspanyol şarabı en hızlı sarhoş eden, alkol derecesi oldukça yüksek olan içki çeşidi.
Gergin bakışlarım kaldığı yerden devam ederken Nisa bir yere odaklanmış gibiydi, aldığı kocaman şarabı bardağa koyup koyup shot atıyordu. Bünyesine bu kadarı zararlı gelmez miydi?
"Kerem, oğlum baksana sende bi tadına ya"
"Barış bi sus be oğlum"
Yanımdaki Barış konuşmaya devam ederken Mauro ve Lucas'la beraber içki içmem için tezahürat yapıyordu resmen. Hepsi zil zurna sarhoşken gözlerim sadece yan masadaydı.
"Hadi Kerem bizi kırma bak bi tadına"
İçimden sabır çekerek bakışlarımı Nisa üzerinde gezdirirken yanındaki Emre denen piç neredeyse kızın ağzına düşecekti! Ne çeşit bir piçti bu ya?
Sinirle bakışlarımı çevirdiğimde, bende dayanamayıp önümdeki bardağı kafama tekte dikmiştim. Az biraz olsun sinirimi hafifletmeye çalışsam da, karşımdaki piç sevdiğim kadına yol yaparken bu pekte mümkün değildi.
Yanımdaki Barış'lar içki içmeme gülerken yüzümü ekşitmiştim, tadı gerçekten farklıydı. Pekte umursamadan Barış tekrar bardağımı doldurmuştu.
"Hadi Kero bir kez daha iç, kafa dağıt be oğlum"
Barış yine yanımda boş boş konuşurken önümdeki bardağı kaldırıp tekte içmiştim, yüzümü ekşitirken tadı fazla garip gelmişti. Elbette girdiğimiz ortamlarda içki, şarap görüyor ve biliyordum ama bu sandığımdan da farklıydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tesadüfümsün Aktürkoğlu | Kerem Aktürkoğlu
Fanfic"Seni çok seviyorum ama asla affetmeyeceğim Aktürkoğlu" "Her şeye rağmen kendimi sana affettireceğim gelecekteki Aktürkoğlu"