16 - Olan, Olmayan

265 31 23
                                    

Gecenin karanlığında, dışarıda bir iki yıldız şehir ışıklarından kurtulmanın yolunu ararken ben yatağımda gözlerim kapalı ama beynim her noktasında uyanık oturuyordum. Kafamdaki ince bandana başımı ağrıtmaya başlıyordu. Saatler ilerliyordu, ben uyumanın bir yolunu daha bulamamıştım.

"Girebilir miyim?" Barış zaten açık olan kapının eşiğinde belirdi.

"Tabii." Kibarca gülümsedim.

Ona yer açmak için yatakta oturduğum yerde biraz kenara kaydım. O da benim gibi oturdu ve yatak başlığına yaslandı. "Her şey yolunda mı?"

"Evet sadece..." Derin bir iç çektim. "Bugün çok şey oldu."

"Evet. Mesela sen günün yarısında uyuşturucu taşıdın ve ben 45 yaşında bir kadına numaramı verdim."

Hemen oturduğum yerde dikleştim. "Kadına numaranı mı verdin?"

"Bu gördüğüm kıskançlık mı endişe mi?"

"Kıskançlığı boşver şimdi Barış. Hem o kadının bize ulaşması olabildiği kadar zor olmalı, hem de şimdi her an numaran internete düşebilir."

"Rahat dur azıcık. Sahte numara verdik herhalde o kadar toy değiliz." Başını saçlarıma yaslayıp devam etti. "Karavana geri dönmeye kalkıştı benim de aklıma ilk o geldi. Ne yapsaydım, Ferdi'mi yakalmasına izin mi verseydim?"

"Ferdi'ni mi?"

"Ferdi'm değil mi?" Elini bacağıma koydu ve okşadı. "Ayrıca bir parantez açıyım, yine mis gibi kadın şampuanı kokuyorsun."

"Bilmem." Yanaklarımın kızardığına kalıbımı basarım. "Hiç konuşmadık."

Yavaşça kafasını kaldırıp bana döndü. Parmaklarını yanağımda gezdirdi. "Konuşmamıza gerek var mıydı?"

Ben utanarak kafamı evet anlamında salladım. Ne demek istediğini görebiliyordum ama yine de bu benim için büyük bir riskti.

"Daha açık olayım o zaman." Bacaklarımdaki eliyle bir aralık açtı ve belimden yakaladığı gibi beni kucağına çekti. Kollarım yerlerini biliyormuş gibi ensesinde birbirlerine kavuştular. Vücudunu dikleştirip benimkine yaklaştırdı. "Ben seninle olmak istiyorum Ferdi. Gizli, yasak, uzak ama her şekliyle ben seni istiyorum."

Alnını benimkine yasladı. "Ben sana delilercesine aşık olmak istiyorum."

Kalbim nasıl atması gerektiğini tekrar çözmeye çalışırken dudaklarım onun dudakları üzerinde yerini buldu. Daha fazlasını isterken ağzını araladı ve dilini dudaklarımın üstünde gezdirdi. Ciğerlerimden dışarı yolunu zorla bulan ılık nefes onunkiyle havada karıştı. Kendi dilimi ağzıma yol arayan onunkiyle birleştirdim. Çoktan belimde çizgiler çizmeye başlamış olan parmaklarını tenime batırdı ve benden çok çok küçük bir inleme koparmayı başardı.

Onun da etkilenmeye başladığını fiziksel olarak hissediyordum artık. Altımda sertleşiyordu. Ben de onun odağını dağıtmak amacıyla, dudağını hafifçe emmeye devam ederek, kalçamı onunkine bastırdım. Tırnaklarını derimde daha derine geçirdi. İz bırakmaya devam ediyordu. Suratını benimkinden ayırdı. "Hiç yardımcı olmuyorsun Ferdi."

"Hedefin ne olduğuna bağlı." Elimi ensesinden yukarı doğru çıkardım. Saçları parmaklarımın arasını doldururken kendimi bir kez daha ona sürttüm. "Bence oldukça iyi gidiyorum."

"Siktir." Cildime geçmiş tırnaklarını çekip tişörtümü hızla ve oldukça özensiz bir şekilde yakaladı ve üstümden çıkardı. Tam dudaklarımı tekrar yakalayacakken omzumdaki ısırığı fark etti. "İz bırakmışım." Parmağını izin üstünde dolaştırdı. Anlık bir endişeyle gözlerime baktı. "Ben bıraktım di mi?"

Limon Ve Vanilya (Ferdi x Barış Alper)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin