ELVİN ECEM

{12}

Merhabalar
Hepiniz hoşgeldiniz
Yeni bir bölümle karşınızdayım
Siz başlamadan önce ufak bir hatırlatma
Oy vermeyi lütfen unutmayın ve lütfen yorum olmayan boş satır kalmasın
Medyadaki şarkı isteğe bağlı açılabilir
İyi okumalar dilerim
(Kufi-Duman)

<>

Gözlerimi yüzüme tutulan beyaz ışıkla açtım, "Su" diye mırıldandığımda yüzüme tutulan ışık çekilmişti.

İkizim Elvan Ege bana suyu uzattığında yüzüme beyaz ışığı tutanın doktor önlüğü içindeki Aslan olduğunu fark ettim. Biyolojik ailemle tanıştığımdan beri en az benimle konuşan oydu zaten bazenleri evde olmak yerine hastanede oluyordu.

Asude Hanım ellerime uzanıp endişeyle konuştuğunda ona bakmak yerine hastane odasındakileri inceledim.

Yalın, Uygar ve Mehmet Bey odadaki üçlü koltuğa dizilmişlerdi, Vefa, Elvan Ege, Tuğra ve Aslan ise ayaktaydılar. Asude Hanım da yanımdaki tekli koltuktaydı, Çağlar odada yoktu.

Gözlerimin onu aradığını fark eden Asude Hanım "Kızım senin için çok endişelendik! Nasılsın iyi misin? Bir yerin ağrıyor mu?"diye konuştuktan sonra konuşmayı kesmemişti. "Nedeyse bir gündür uyuyorsun güzel kızım, kardeşin Çağlar harp okuluna gitti yatılı olduğu için hafta sonu gelir"dedi.

"Ne oldu bana?"diye sordum. En son o hizmetlinin yaptığı kahveden içmiştim ve şimdi bu hastane odası yatağında yatıyordum.

Aslan "Sana bizde yemek yediğin ilk zamandan beri ilaçlar veriyormuş. Bu ilaçlarda sende uyuşukluk dışında bir şey yapmamış yüksek direncinden dolayı fakat bu kahvenin içine koyduğu ilacı aslında bir yemeğin içine koyması gerektiğinden sen kahvaltı etmeyince koyamamış. İlaçta kahvenin sıvı olmasından dolayı sana daha hızlı etki etmiş"dediğinde pek anlamasamda kafamı salladım.

Asude Hanım bir daha böyle bir şeyin yaşanmayacağı hakkında konuşmalar yaparken benim aklımı kurcalayan bu hizmetlinin işinin arkasında kimin olduğuydu.

Ben aileme Gölge olduğumu söylerken duymuş ve düşmanlarımdan biriyle iletişime geçmiş olabilirdi. Tuğra, Vefa ve Uygar polislerdi. Ailede ise çok fazla asker bulunuyordu zaten benim ailemden ayrı kalmamın sebebi de ailemin devlet yanlısı olmasına karşı yapılan bir intikamdı.

Aslan herkese sağlığım hakkında bir şeyler anlatırken Asude Hanımdan bir süre önce aldığım telefonumdan güvendiğim polislerden birine yazdım.

Ona hizmetliyi ve bu durumun sebebini araştırmasını yazdığımda mesajım anında görülmüş ve o bana öncelik vererek araştırmaya başlamıştı.

Düşündüğüm gibi bir şey yoktu, Gölge olduğumdan haberi olmasını geç aslında asker olduğumu bile bilmiyordu. Bana zarar vermesinin sebebi ailemden uzak kalmamla aynı sebeptendi. Ailemizde birçok asker olmasından kaynaklıydı.

Gözlerimin bana karşı konuştuğunu fark ettiğim Elvan Ege'ye dönmesinin ardından o konuşmaya devam ederken odadan içeri hastane çıkış işlemlerini halletmek için çıkmış Aslan girdi.

Elvan Ege "Senin hastanelik olduğunu öğrenince dedemler yarın gelmeye karar verdi. Yarın herkesle tanışırsın artık ikiz"dediğinde bir an yüzüne boş bir ifadeyle baktım.

Hastanelik olduğumdan kesin olarak albayın haberi olmuştur, hastenelik olduğum günün ertesi günü askeriyeye gelmeme izin vermezdi bu nedenle evde olacaktım.

"Aslında ben bir kendi evime gitmeliyim kendimi iyi hissedince tekrardan görüşürüz"dediğimde herkesin kaşları çatıldı.

Asude Hanım "Kızım olur mu öyle şey tek kalamazsın tek başına evinde bir iki hafta kal sonra evine gidersin"dedi azcık da fırsatçılık yaparak.

Onu onayladığım sırada Aslan yanıma yaklaşmış ve kolumda sonu gelen serumu yavaşça çıkartmıştı.

Tuğra kalkmama yardım ederek kendisinden destek almamı sağladığında konuştu.

Tuğra "Kucağıma almamı ister misin?"diye sordu. "Yok sağ ol kendim yürüyebilirim"diyerek destek almamı sağladığı bedeninden uzaklaştım.

Mehmet Bey kapıyı açtığında önden ben çıkmıştım, Aslan'ın yönlendirmesi ile koridorlarda yürüyüp Asude Hanımın tuşa bastığı asansöre en önce bindim.

Vefa ve Uygar yanımda yerlerini aldıklarında onların ardından Yalın, Yalın'ın arkasından diğerleri asansöre binmişlerdi.

Asansörden inip hastaneden çıktığımızda iki araba olacak şekilde arabalara bindik.

Eve gelmemiz biraz sürmüştü, eve geldiğimizde Mehmet Bey odama çıkıp dinlenmemi istesede yeteri kadar dinlendiğimi düşünüyordum.

Salonda Tuğra ve Elvan Ege'nin arasına oturarak televizyonu izlemeye başladığımda Tuğra yavaşça kolunu havaya kaldırıp beni kolunun altın aldı. İtiraz etmedim çünkü bu durum hoşuma gitmişti.

Telefonuma gelen bildirimle gözlerim telefonuma kaydığında mesajın hizmetliyi araştıran polis arkadaşım olduğunu gördüm. Ana ekrandan mesajı okuduğumda bir anlık telaşa kapılsamda her şey yolundaydı. Mesaj sadece beni eşiyle yemeğe çağırıyor oluşunun tatlı bir davetiydi.

Rahatça Tuğra'ya sokulduğumda hayatım ilk kez yolunda gitmeye başlamıştı ve ben bunun mümkün olmayacağını düşünsemde bozulmamasını umuyordum....

<>

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın
Bölümü hakkında bir düşüncem yok bulduğum boşlukta olduğu kadar yazdım. Umarım beğenmişsinizdir her neyse öptümmmm