TANITIM

1K 40 31
                                    

"Cüneyd..."

Ona seslenen adama aldırış etmeden karşısındaki mezara baktı.
Az önce annesini beyaz bir kumaşın içinde oraya koymuş, üstünü de toprakla kapatmışlardı.
Annesi ilk defa beyaz giymişti.
Annesi kefen giymişti

Bir kez daha seslendi adam. Ama Cüneyd kıpırdamadı. Ölümü bilirdi ama birini kaybettiğinde canı hiç bu kadar yanmamıştı. Adam bu defa Cüneyd'in önünde durdu.

"Cüneyd'im bak" dedi mezarlığın kenarında birbirlerine birşeyler anlatan iki kız çocuğunu gösterirken "Feyza ile Zeynep orada sende git yanlarına oynayın birlikte" dedi. Cüneyd omuz silkerek kaşları çatık bir biçimde konuştu.
"Ben çocuk değilim artık amca!"

Adam yine başarısız olduğu için iç çekerek önüne döndü ve bir eli yeğeninin omuzundayken beklemeye başladı.

Birkaç dakika sonra iki kız koşarak annelerinin yanına geldiler. Zeynep panik bir halde annesinin feracesini çekiştirerek

"Feyza eşarbımı açmaya çalıştı az kalsın başım açılacaktı, rezil olacaktım anne!"

Evet, Feyza Zeynep'in taktığı çiçekli eşarbı kıskanmış ve Zeynep'in rezil olması için eşarbını çekmişti ama Zeynep buna pek izin vermeyince hemen annesinin yanına koşmuştu.
Meryem gülümseyerek kızının yüzünü sevdi ve kenarı bozulan eşarbı düzeltti.
Biraz eğilip fısıldayarak "Ben onu annesine söylerim ama şimdi değil tamam mı kuzum? Sen otur şurada biraz az sonra gideriz"

Zeynep ağlamaktan helak olan Hasna'ya bakınca annesinin davranışını anladı ve onu başıyla onaylayıp yavaş adımlar ile az ötedeki banka oturdu.

Parmaklarını hareket ettiriyor, ayaklarını sallıyordu. Biraz sonra az ileride Cüneyd'e birşeyler anlatan Feyza'yı gördü ve onları dinlemeye başladı.

"Üzülme benim annem ikimizin de annesi olur" diyordu Feyza pişkin pişkin. Cüneyd ise bu söze sinirli bir bakış atarak Feyza'ya bakmış ve omuzunda duran elini uzaklaştırmıştı.

"Benim annem var zaten rahat bırak beni!" Diyerek Feyza'ya bağırmış ve yanından ayrılmıştı.
Etrafa göz gezdiriken kenarda bir banka oturan Zeynep'i görüp onun yanına gitmeye karar verdi.
Zeynep onu konuşmadan anlıyordu. Aralarında beş yaş vardı. Cüneyd şimdi on yaşında, Zeynep ise beş yaşındaydı.

Zeynep'in yanına oturduğunda kız başta çekindi.
"Başın sağ olsun" demekten kendisini alamadı Zeynep. Yaşına göre hem zeki, hem de anlayışlı bir çocuktu. Cüneyd başını salladı. Zeynep ona bakarken Cüneyd de ona gülümsedi.

"Anneniz çok iyi bir insandı...günahı varsa Allah affetsin"

"Amin"

Yine kısa süren bir sessizlik oldu. Zeynep konuşmak istiyor lakin yanında duran ondan büyük bu çocuktan çekiniyordu. Birkaç defa sohbet etmişlerdi ama şimdi onun acısı vardı. Ne denir bilmezdi Zeynep.

Sonunda Cüneyd konuşmaya başladı.
"Amcam ile Yengem bu mezarlıkta birbirlerine söz vermişler... Büyüyünce evleneceğiz diye. Sonra amcamın yaşı gelmiş dedem artık ona kısmet ararken amcam benim gönlüm doludur demiş. Yengemin kim,ne ? Olduğunu öğrenince de evlendirmişler"

Bu hikaye Zeynep'i güldürmüştü
"Allah onları tekrar kavuşturmuş" dedi. Annesi de böyle derdi. Başını salladı Cüneyd.

Sonra aniden "Bizde söz verelim mi?" Diye sordu Zeynep'e. Zeynep başta şaşırdı.
"Olmaz efendi ben çok küçüğüm" dedi. Cüneyd gülümsedi "şimdi değil büyüyünce"

Zeynep düşündü, düşündü. Annesinin ona doğru gelmeye başladığını görünce gideceklerini anladı ve heyecanla Cüneyd'e dönüp "Kabul" dedi. Daha sonra el sallayarak annesinin yanına gitti.

***
🎀

MAKBER • CÜNZEYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin