yirmibir

198 35 88
                                    



























🪩













Mayıs ayının sonlarına yaklaştığımızda içimi her zaman farklı bir huzur kaplardı. Okul yılının son haftaları, futbol sezonunun son günleri, tatilin başlangıcı, yiyip içip gece geç saatlere kadar oturma saatlerinin geliş ayı.

Üzerimdeki en sevdiğim renk olan yeşil tonları elbisemi giymiş, aynada halka küpelerimi takmaya çalışıyordum.

Çağlar abi bugün nişanlısı Serra'yla evleniyorlardı.

Normalde düğünlerden nefret etsem de Cenk abi, Hakan abi gibi isimlerin orada olduğunu bildiğim için gitmek istemiştim.

Tabii ki yengem ve Semih zorlamadı.

Küpelerimi sonunda takmayı başardığımda, arkamdan sarılan bedenle gülümsemem yüzümü kapladı. Semih şakağıma bir öpücük kondurdu.

"Çok güzelsin."

Siyah takım elbise giymesi içimdeki kelebekleri yerinden oynatmıştı.

"Sen de çok yakışıklısın." omuzlarımı tutarak arkamdan, bana aynadan baktı.

"Her gün bir kez daha şükrediyorum. Bu kadın nasıl benim diye, nasıl ona sahibim diye."

"Semih." dedikleri beni utandırıyordu.

Beni önüme çevirdi ve yüzüne bakmamı sağladı. Ellerimi hemen boynuna doladım ve gülümsedim. Bana gülümseyiş şekli içimi aydınlatıyordu.

"Bugün sana bakmaktan başka bir şey yapmayacağım ben." güldüğümde o da gülümseyip işaret parmağıyla burnuma hafifçe dokundu.

"Hele seni öpmeden, sana dokunmadan nasıl duracağım, orasını Allah bilir."

"Eve geldiğimizde orasını düşünürüz bence." göz kırptığımda sırıttı.

"Çok fenasın."

İkimizde güldüğümde bizi ayıran abimin araması oldu. Aşağıda olduklarını ve hemen inmezsek Semih'i bagaja gömeceğini söylemişti.

Bunu duyan Semih'in kıpkırmızı kesilmesi, benim aceleyle telefonumu cebim varmış gibi cebime sokmaya çalışmam ve takamadığım kolyemi Semih'in eline tutuşturmam sadece 5 dakika sürmüştü.

🪩

"Ohoo! Kimler gelmiş buraya?"

Elbisemin eteklerini tutarak yüzümdeki kocaman gülücükle Hakan abi ve Merih'in yanına ilerledim. İkisiyle de sarıldıktan sonra Merih bana şöyle bir baktı.

"Maşallah Junior Kahveci, bu ne güzellik böyle?"

En son beni gördüğünde sweat ve pantolonumla somurtuyordum çünkü.

"Teşekkür ederim, sen de çok yakışıklı olmuşsun."

"İki saat süslenemedi Evin, görmen gerek."

"Ne alakası var abi?" atışmalarına güldüm.

"Heidi nasıl? Kais Ömer?"

"İyi iyi, çok iyiler."

Hakan abi ve Merih'le biraz daha sohbet ederken izlenme hissine kapılıp etrafıma bakındım.

Semih'in abimle yengemin oturduğu yerden beni izleyip gülümsemesini görmemle ben de ona gülümsedim.

Kalp ritmimi bozuyordu.

🪩

"Çok kilo aldım sanırım ya."

illicit affairs 🪩 mert günokHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin