🎂
×
Deniz ilk kez birinden hoşlanıyor değildi. Bundan önce yönelimini fark ettiğinde de hoşlandığı birileri olmuştu gizliden gizliye. Ancak hiç şimdiki gibi hissetmemişti.
Oğuz'un yüzündeki şok ve duygu yüklü bakışları öylesine derinlerine işliyordu ki Deniz'in, kendine nefes almayı hatırlatmak zorunda kalmıştı.
"İyi ki doğdun." Birkaç adımda yaklaştı ona.
Sanki ona yaklaştıkça atmosferden uzaklaşıyor ve bu uzaklaşma onu ısıtıyordu. Ayaklarının altında zemin vardı evet ama hissetmiyordu. Öyle duygular içindeydi ki sanki uzaklaştığında azalması gereken duygular birden arttıkça artmıştı.
O an ne Fırat ne Yakup vardı ikisi için. Sanki onlara özel bir alan var olmuştu o anda ve birbirlerine bakarlarken tek bir anı bile israf etmiyorlardı. Her şey büyülüydü ve ikisi de o büyüye gizliden gizliye minnettardı.
Birbirlerinin haberi olmadan.
"Benim doğum günüm mü bugün?" Oğuz farkında olmadığı bir şaşkınlıkla sorduğunda samimi bir tebessüm yerleşti Deniz'in dudaklarına ama içinde bir yer acıdı bu soruyla.
Sanki o herkesin doğum gününü kutlamak zorundaymışta onunkinin sadece anımsanması bile çok önemliymiş gibi.
"Evet, öyle." Dedi dolmaya hazırlanan gözlerini kırpıştırarak. Bu anı mahvetmek istemiyordu.
"Hadi mumlara üfle." Fırat'ın sesiyle irkilen ikiliye bakan Yakup sertçe dirseğini karnına vurmuştu anı mahvettiği için.
"Noluyo ya?" Anlam veremeyerek yanındaki bedene bakan Fırat, Yakup'un sinirli bir ifadeyle bakan yüzüyle karşılaştı.
Yutkunurken, "Ne yaptım yine?" Dedi bıkkınca ancak Yakup öfkeli bakışlarını ondan çekip cevap vermedi.
"Dilek dilemeyi unutma. " Deniz'in uyarısıyla duraksadı Oğuz. Daha önce hiç dileği olmamıştı ama şimdi sanki vardı.
Dilek dilemedi ama muma üflerken Deniz'in tam da gözlerine baktı. Sanki herhangi bir zamanda bu dileği dilemişti ve şimdi gerçekleştiğinden tek muhattap olduğu kişi onu gerçekleştirendi.
"Yeni yaşın kutlu olsun." Deniz içten bir samimiyetle dileğini söylerken Oğuz iri elini kafasının üstüne koyup parmak uçlarıyla saçlarını sevdi hızlıca.
"Sağ ol, Denizim." Diye mırıldandı.
"İyi ki doğdun abi." Yakup hevesle abisinin yanına geldiğinde Deniz'den ayrılan bakışları sevgiyle kardeşine döndü.
"Sağ ol, kardeşim." Boştaki eliyle ensesini kavrayıp alınlarını tokuşturdu.
Hemen sonra Fırat'a da sarıldı. Pastayı kesip herkese bir dilim verdi Deniz. Koltukta o ve Yakup yan yana otururken Fırat ve Oğuz yan yana oturuyordu diğerinde.
"Nerden çıktı bu kutlama işi?" Diye sordu Oğuz pastayı yerken. Kendi doğum günü olduğunu bile unutmuştu.
"Deniz hatırladı." Dedi Yakup hevesle sesi yükselirken. "Kendi aramızda kutlama yapalım dedi."
Oğuz anında Deniz'e baktığında utangaç bir ifadeyle ona bakan gözleri gördü. İçi öylesine sevgi ve şefkat doluydu ki bakışlarından taşıyor olabilirdi bu hisler.
"Eyvallah." Deyişinde bile farklı bir tını vardı.
"Ben bir üstümü değiştireyim." Dedi pastasının son lokmasını da yerken. Üstü başı toz içindeydi bu yüzden daha fazla böyle oturmak istememişti.
Odasına giderken duyduğu konuşmalarla evin içi sanki ilk kez yuva olmuş gibi hissetti. Bu sesi milyon kere tercih ederdi sessizliğe.
Odasına girdi, ışığı açtı ve montunu çıkardı. Dolabından siyah bir eşofman ve tişört çıkarırken üzerindeki kazağın ense kısmını tutarak çıkardı ancak gözlerini açmasıyla gördüğü manzarayla kalakaldı.
Deniz'in elinde gördüğü çiçekler baş ucunda yıllardır boş olan dekor vazonun içindeydi çünkü.
Siz de benim çiçeğimsiniz🪻
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kitap| Gay
Teen FictionDeniz: Kanka al şu ülkücü abini başımdan yemin ederim ocaklarına molotof atıcam artık 08/11/2024: Mahalleabisi #1 08/11/2024: Gay #1 09/11/2024: bxb #1 16/11/2024: ülkücü #1