Akın ile Deren ekip arabasına bindiklerinde Akın konuşmuyordu. Deren'in gözlerinde gördüğü parıltıyı yanlış anlamış, onun Hakan Başkomiser ile birlikte olduğu için bu kadar keyifli olduğunu sanmıştı. Deren ise tam konu açacakken Akın'ın terslemesi ile susmuştu.
Neler oluyordu bu adama? Yoksa ilgisini anlamış ve engellemeye mi çalışıyordu. Deren utançla başını camdan dışarı çevirdi. İyi o zaman, dedi. Ben de aşkımı içimde yaşarım. Gün gelir unuturum.
Olay yerine ulaştıklarında da inceleme ve ifadelerin alınmasını bitirdiklerinde de Akın'ın yüzü değişmemişti.
Büroya döndüklerinde ikisi de asık yüzlerle masalarına geçtiler.
*****
Handan, masanın arkasına geçtiğinde artık tahammülünün sınırına geldiğini hissediyordu. İkili bir yaşama daha ne kadar dayanacaktı? Cenk telefon açmış, birazdan İzmir'e gitmek için yola çıkacağını ve beş gün olmayacağını söylemişti. Üstelik aynı katta üç oda ara ile çalışmalarına rağmen odasına gelmeye gerek bile görmemişti.
Handan, evliliğinin bittiğini görüyor ama düzeltmek için bir şey yapamıyordu.
Cenk ile ilk tanıştığında onun çok çekici bir erkek olduğunu düşünse de aralarında sadece iş ilişkisi olmuştu. Eski şirketinden kopartmış kendisi ile çalışması için oldukça cazip teklifler sunmuştu. Kariyeri her şeyden önemli olan Handan teklifi değerlendirmiş ve geleceği için uygun bir terfi olduğuna karar vererek kabul etmişti.
İlk aylar sadece patron çalışan ilişkisi bir süre sonra iş toplantıları ve iş yemekleri yüzünden daha samimi bir hal almıştı. Yine de o samimiyeti yanlış yorumlamak istemeyen Handan uzak durmuştu. İşe girişinin üstünden dokuz ay geçmiş, şirket yılbaşından iki gün önce tüm çalışanların katıldığı bir yemek vermişti. O gece kendisini eve bırakan Cenk ilk kez öpmüştü. Handan verdiği karşılığı çok iyi hatırlıyordu. Önce çekingen sonra istekli... Sonra kendini yavaşça geri çekmiş, derin nefes almış iyi geceler demiş ve evine girmişti. Amacı sadece tek bir öpücük ile bırakmak, o gece alınan alkole mahsus bir yakınlık olarak yorumlamaktı.
Ocak ayının sonuna kadar Cenk de bir daha kendisine yaklaşmamış, hatta o geceyi anımsatacak ne bir söz ne bir imada bulunmamıştı. Handan alınan alkole yorduğu olayı unutmuştu. Daha doğrusu unutmak istemişti.
Ocağın son günü gittikleri iş yemeği çok başarılı geçmiş, ertesi güne sözleşmelerin imzalanması için randevular alınmıştı. Konukları gittikten sonra Cenk kendisine birer içki daha içmeyi teklif edince kabul etmişti. İçki sayısının kaçta bittiğini bilmiyordu ama yaşadıkları için alkollüydüm yalanını kullanamayacağını iyi biliyordu. Çünkü o gece yaşadığı her şeyi anımsıyordu. Sabah Cenk'in yanında uyandığında utanmış ama pişmanlık duymamıştı. Tek düşündüğü bu yaşanan gecenin iş ilişkilerine nasıl etki edeceği olmuştu.
Cenk uyandığında ise yatağındaki kadını yeniden kollarına çekmiş, akşam kaldıkları yerden devam etmişti. Handan o günden sonra neler olacağını bilmeden girmişti o kolların arasına.
Aralarında hiç konuşulmamış tek şey duygulardı. O geceden sonra birlikte olmaya devam etmişler, paylaştıklarından memnun sorgusuz sualsiz bir hayat yaşamaya başlamışlardı.
Handan, Cenk'e âşık olduğunu biliyor ama bunu dile getiremiyordu.
Cenk ise eski hayatına devam ediyor, akşamları ise Handan'ın yanına geliyordu. Sık sık iş yemeklerine birlikte çıkan çift bir süre sonra iş yemeği haricinde de baş başa görülünce gazeteler ilişkilerini yazmaya başlamıştı. Handan'ın ilk kez ikisini gazetede gördüğünde ağlaması ve bunu Cenk'ten gizleme çabası sonuçsuz kalmış, gözyaşlarını gören Cenk, "Yarın, nikâh işlemlerini başlatalım. Nasılsa bir arada çok iyiyiz. Yatakta da sorunumuz yok. Madem gazetelere düştük, biz de onların çenesini kapatırız." demişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAHVE FALIMDA CİNAYET VAR!
AdventureCinayet Masasının çevik polisi Hakan Çevik... İşinde taviz vermeyen, kurallara bağlı bu polisin bile 'hayır' diyemeyeceği güçler var. Nil Aydıner, eczacılık yaparken bir de Yosun Güzellik Merkezinin sahibi oldu. Kahve fincanını bahane ediyor ve bi...