Ölmek İçin Çok Gencim!

5.7K 398 25
                                    


BANA AİTSİN 2 çıkmış bulunmakta arkadaşlar. Bakmanızı rica ederim. Arada fazla süre bıraktım yazmak için farkındayım. Ama yazamaya hiç fırsatım olmadı kusura bakmayın. Yorumlarınızı bekliyorum canlarım. Keyifli okumalar.

SİZLERİ SEVİYORUM :))



BERİL AKGÜN

Bugün beni istemeye geliyorlardı. Sanki gerçek bir  isteme olacakmış gibi teyzemler, amcamlar, annemin arkadaşları dolmuştu eve. Benimse bir Merve vardı. Yiğit' in dedesi ve amcası gelecekti istemeye. Bir de onları inandırmak var. Ablam ve Gamze abla zümrüt yeşili ince askılı, dizimin üzerinde biten bir elbise giydirmişlerdi bana. Altına da mat siyah stiletto ayakkabı giymiştim. Saçlarıma kalın maşa yaptım. Yeşil gözlerim, esmer tenim ve yeşil elbisemle gayet güzel görünüyordum. Neden bilmiyorum ama heyecanlıydım. Gerçi olmamam saçma olurdu. Tamam belki gerçek değil ama bunu tiyatro sahnesinde oyun oynayacakmış gibi düşünün benimki öyle bir heyecan.

Kapı çaldığında ne yapacağımı bilemedim. Kapıyı benim mi açmam gerekiyordu yoksa içeri mi geçmeliydim bilmiyorum ama annem ;

" Kapıyı aç kızım ellerinden öp. " dediğinde.

Ellerim titremeye başladı. Hayır bu kadar heyecanlı olmam normal değildi. Ama kendime hakim olamıyorum. Kapıyı açtığımda yaşlı ve yüzünde tatlı bir gülümseme olan adam ve hemen onun arkasında biraz şişman, suratı asık olan ve eşi olduğunu tahmin ettiğim kadın -ki saçlarını daha nasıl abartabileceğini düşünemiyorum.- Arkada da Yiğit vardı ve yine sırıtıyordu. Dediğimi yaparım der gibi bakıyordu. Onları içeri davet edip ellerini öptüm ve salona yönlendirdim. Yiğit'e hiç pas vermeden mutfağa gittim. Şu an bozulduğuna ve sinir olduğuna eminim. Yaşasın Gıcıklık! Mutfağa geçtiğimde ablam ve Gamze abla misafirlere verilecek yemek tabaklarını hazırlıyorlardı. Merve'de yavrum, miniciğim gözleri dolu dolu onları izliyordu. Yine eski sevgilisi aklına gelmişti. Şerefsiz çocuk. Üniversiteyi kazandığı gibi kızı terk etti gitti. Birde ertesi gün yeni sevgilisiyle resim paylaşmalar. Nispet yapmalar. Kimden neyin öcünü alıyordu bu çocuk. Sanki Merve ona bir şey yapmıştı. Burada ki en masum kişi Merve'ydi. Sandalyeye oturup ablamın kahveleri yapışını izledim. Malum içeride ne konuşulduğunu biliyorum ama duyamadığım için şu an kaçıncı bölümü konuşuyorlar bilmiyorum. Acaba istendim mi? Yoksa verildim mi?

Neyse canım. Her halükarda çakma bir evlilik olacak zaten. Annem mutfağa yanımıza gelip kahveleri getirmemi istedi. Ablam bana tepsiyi uzatırken;

'' Unutma sakın. En arka sağda ki Yiğit'in. '' dedi.

Ona alaylı bir gülümseme gönderip içeri gittim. Sırayla kahveleri dağıtıp en sona Yiğit'in kahvesini verdim. Bana kocaman gülümseyerek kahvesinden bir yudum aldı. Kapı kenarından vereceği tepkiyi izlerken şaşkınlıkla kaşlarını yukarı kaldırdı. Ne olmuştu ki? Sırıtarak kahvesinden ikinci yudumunu almasını beklerken Yiğit'in amcası öksürmeye başladı. Kahretsin! Yanlış kahveyi vermiştim adama. Ne yapacağımı bilemez hale öylece bakarken annem;

'' Kızım su getirsene. Ne bakıyorsun. '' dedi.

Hemen mutfağa geçtim. Ablam, Gamze abla ve Merve neredeyse gülmekten yere yatacaklardı. Hemen bir bardağa su doldurup içeri götürdüm. Amca suyu içtikten sonra gülmeye başladı. O gülünce bu sefer bende gülmeye başladım. Bu sefer herkesin suratında bir gülümseme oluştu. Yiğit'in amcası;

'' Ne şanslı adamsın oğlum bundan da yırttın. '' dedi.


Geceyi başka bir kazaya yol açmadan bitirdim. Fakat aklımda sadece bir hafta sonra evleneceğim kalmıştı. Babam zaten bu tür şeyleri annemin kararına bırakırdı. Anlaşılan anneminde aklına birileri girmişti. Bunu daha fazla üstelemeden odama girdim. Zaten gerçek bir şey değildi. İstersem yüzünü bile görmezdim.Ondan sonra dışarı çıkardım ve o geldiğinde odama çekilirdim. Ayrıca üniversite işini de garantiye alıyorum. 

KÜÇÜK SIRHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin